Mansur Yavaş: “Ben yaptım, oldu” anlayışını değiştireceğiz

Mansur Yavaş: “Ben yaptım, oldu” anlayışını değiştireceğiz
Ankara Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Mansur Yavaş, uluslararası denetim firmaları ile anlaşarak kendi denetimlerini sağlamak istediklerini belirterek, “Ben yaptım, oldu” anlayışını değiştireceklerini söyledi.

Ankara Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Mansur Yavaş, uluslararası denetim firmaları ile anlaşarak kendi denetimlerini sağlamak istediklerini belirterek, Şimdiye kadar hiç hesap verilmedi. Hatırlarsanız Sayıştay raporlarında bir sürü hata var. Büyük büyük paralar hesaplarda görünmüyor, başka hesaplara aktarılmış falan. Sayıştay da artık bunları yayınlamıyor. Dolayısıyla insanlar görmüyor. Halbuki biz iç denetimin yanında uluslararası denetim firmalarıyla anlaşıp kendimizi denetlemek istiyoruz” dedi.

“MELİH GÖKÇEK BENİM MUHATTABIM DEĞİL”

Milli Gazete’ye konuşan Yavaş, Melih Gökçek’in kendisi hakkındaki sözlerine ilişkin “Ben onu muhatap almadıkça o sanki muhatap alınmak istiyor. Bence torun sevsin artık. Çünkü partisi şu ana kadar neden görevden alındığını açıklamadı. Görevden alınan belediyelere baktığımız zaman ya bir şekilde suç işlemiş, kayyuma devredilmiş ya da bir soruşturması var. Gökçek’le ilgili hiçbir şey yok ama Ankara’da kayyuma devredildi gibi bir görüntü oldu. Bu nedenle kendisi de açıklayamıyor, partisi de açıklayamıyor. Bunun kendisine verdiği bir etki olsa gerek, ortaya çıkma ihtiyacı hissetti. Ama asla benim muhatabım değildir” ifadelerini kullandı.

“EN BÜYÜK SORUN ULAŞIM VE BETONLAŞMA”

Ankara’nın en büyük sorununun ulaşım ve betonlaşma olduğunun altını çizen Mansur Yavaş şu ifadeleri kullandı:

“Şu anda Ankara’nın en büyük sorunu ulaşım ve betonlaşmadır. Bunun ortaya çıkardığı stres, kaos… İnsanlar artık anne, baba, çocuk 3 kişi el ele hiçbir yerde yürüyemiyor. Dolayısıyla kentte mi yaşıyor, yoksa otel gibi gündüz işe akşam eve konaklamaya mı gidiyor belli değil. Böyle bir hayat var. Hâlbuki bir kentte hayat 24 saat olmalıdır. Yaşayan bir kent olmalı. Bazı yerler kapkara duruyor Ankara’da. Halbuki burası başkent, buraya turist gelmeli, insanlar açık havalarda gezebilmeliler. Tipik bir Orta Anadolu kentlerinin biraz büyüğü havasında şu an Ankara. Yaşattığı sorunlar itibarıyla da yaşanılmaz hale geldi maalesef.

Bizim daha önceki dönemlerde paylaştığımız projelerimizden yapılmayanlar hâlâ geçerli. Ancak aradan geçen süre içerisinde yeni eksiklikleri, yeni ihtiyaçları tespit ettik. Onları da televizyonlardan, sosyal medyadan, web sayfalarımızdan paylaşıyoruz. Ben siyaset değil, projeleri konuşmak istiyorum. Yapacağımız işleri anlatmak istiyorum. Ankaralının beni seçmesi için en büyük neden; ‘Ben yaptım oldu’ zihniyetini ortadan kaldırıp, mobil uygulamalarla birebir insanlara ulaşmak. Bu uygulamalarla arzu ederseniz bir sokaktaki insanların bile görüşünü alabiliyorsunuz. Bir cep telefonu sorusuyla onların istekleri ve ihtiyaçları doğrultusunda belediye hizmetlerini yapabiliyorsunuz.”

“KATILIMCI BİR BELEDİYE ANLAYIŞI GETİRECEĞİZ”

Katılımcı bir belediye anlayışı getireceklerini belirten Mansur Yavaş “Karşılığı olmayan, insanlara hiçbir yararı olmayan birçok ölü proje gördü Ankaralı insanlar. Bunun yerine daha öncelikli insanların acil ihtiyaçlarını tespit etmek lazım. Bunu tespit etmek için yol çok; Kent Konseyi’yle tespit edersiniz, sivil toplum kuruluşlarıyla tespit edersiniz, üniversitelerle, meslek odalarıyla görüşerek tespit edersiniz. Bu yapılmadı Ankara’da, hep ‘ben yaptım oldu’. ‘Bu iyi olacak’ dendi ancak bunların birçoğunun iyi olmadığı anlaşıldı. İnsanlar kendi paralarının har vurulup harman savrulduğunu gördü. Dolayısıyla biz bu anlayıştan çıkarak, öncelikle katılımcı bir belediye başkanlığı daha sonra şeffaf, yaptığımız her işi gösteren, niçin yaptığımızı gösteren, fizibilitesini gösteren, maliyetini gösteren ve bunu hatta gösteren bir belediye başkanı olacağız. Bunun haricinde ise tabii yapılan bütün harcamaların ve işlemlerin de hesabını vermek. Çağdaş belediyelerin olmazsa olmazı bunlardır” şeklinde konuştu.

Mansur Yavaş yaptığı açıklamada sözlerini şöyle sürdürdü:

“Şimdiye kadar hiç hesap verilmedi. Hatırlarsanız Sayıştay raporlarında bir sürü hata var. Büyük büyük paralar hesaplarda görünmüyor, başka hesaplara aktarılmış falan. Sayıştay da artık bunları yayınlamıyor. Dolayısıyla insanlar görmüyor. Halbuki biz iç denetimin yanında uluslararası denetim firmalarıyla anlaşıp kendimizi denetlemek istiyoruz. Ayrıca muhalefetten de encümene üye almak suretiyle onların da hem bizi denetlemesini hem de yönetime ortak olmasını sağlayacağız. Bu şekilde insanlar iyi yönetildiğini düşünecek. Bir de istediklerinin yapıldığını gördükçe çok daha mutlu olacaklardır. Önceliklere onlar karar verecek. Avrupa’da bu kural; ödeyen karar verir şeklindedir. Para sizden çıkıyor, sizin paranızla benim bir tane Mercedes alma hakkım yok. Daha acil ne varsa onu yapmamız gerekiyor.”

İlgili Haberler