Dünya Sağlık Örgütü'ne (DSÖ) göre, kötü beslenme alışkanlıkları, mide kanseri de dahil olmak üzere çeşitli kanser türlerinin gelişmesinde önemli bir rol oynamakta.
Kanser araştırmaları konusunda uzman bir beslenme uzmanı olan Dr. Maria Ruiz, "Yetersiz beslenme, özellikle sebze, meyve ve lif bakımından fakir bir diyet, mide kanseri riskini artıran başlıca faktörlerden biridir. Bununla birlikte, aşırı tuzlu gıdaların tüketimi, mide duvarını tahriş ederek kanserin gelişmesine zemin hazırlar" dedi.
Yetersiz ve dengesiz beslenmenin mide kanseri üzerindeki etkileri, son yıllarda yapılan birçok bilimsel çalışmada gözler önüne serildi. Özellikle, yüksek tuzlu gıdalar, işlenmiş etler ve düşük lifli besinler, mide kanseri riskini artıran faktörler arasında yer alıyor.
BİLİMSEL ARAŞTIRMALAR: MİDE KANSERİ RİSKİNE ETKİSİ OLAN YETERSİZ BESLENME ALIŞKANLIKLARI
Çin'deki Şanghay Jiao Tong Üniversitesi'nden yapılan bir araştırma, yüksek tuz içeren gıdaların mide kanseri gelişimiyle doğrudan bağlantılı olduğunu gösterdi.
Araştırmacılar, uzun süreli yüksek tuz alımının mide mukozasında iltihaba yol açarak kanser hücrelerinin çoğalmasını hızlandırabileceğini belirtiyorlar. Ayrıca, işlenmiş etlerin yüksek miktarda tüketimi ile mide kanseri arasındaki ilişkiyi de net bir şekilde ortaya koyuyorlar.
Amerikan Kanser Derneği'nde çalışan bir onkolog olan Dr. Richard L. McCulloch, "Düşük lifli, aşırı işlenmiş ve yüksek tuz içeren gıdalar, mide kanseri riskini artıran önemli unsurlardır. Özellikle işlenmiş etler, nitratlar ve nitritler içerir ve bunlar mide kanseri gelişimine zemin hazırlayabilir" dedi.
SIK TÜKETİLEN GIDALARIN MİDE KANSERİ ÜZERİNDEKİ ETKİLERİ
1. İşlenmiş Etler: İşlenmiş etler (örneğin sosis, salam, sucuk) yüksek miktarda tuz, nitrat ve nitrit içerir. Bu kimyasallar, mide mukozasında genetik değişikliklere yol açarak kanser hücrelerinin oluşumunu hızlandırabilir.
2015 yılında Dünya Sağlık Örgütü, işlenmiş etlerin "kesinlikle kanserojen" olduğunu belirtti.
2. Aşırı Tuzlu Gıdalar: Tuz, midenin asidik ortamını bozarak mukozada hasara yol açabilir. Çeşitli bilimsel araştırmalar, aşırı tuz tüketiminin mide kanseri riskini artırdığını ortaya koydu.
Oxford Üniversitesi'nde epidemiyoloji uzmanı Dr. Peter Wilson, "Yüksek tuz alımı, mide kanseri için önemli bir risk faktörü. Tuza dayalı gıdalar, mide mukozasında hücrelerin mutasyona uğrayarak kanserleşmesine neden olabilir" açıklamasında bulundu.
3. Düşük Lifli Diyetler: Lif bakımından zengin besinler, sindirim sisteminin düzenli çalışmasına yardımcı olur. Aynı zamanda mide kanseri riskini azaltan özelliklere sahip. Ancak, liften fakir bir diyetin sindirim sisteminin düzgün çalışmamasına yol açtığı ve toksinlerin vücutta birikmesine neden olduğu biliniyor.
Sindirim hastalıkları uzmanı Prof. Dr. Jennifer Hayes, "Yetersiz lif alımı, sindirim sisteminin sağlıklı çalışmasını engeller ve uzun vadede mide kanseri gibi hastalıkların riskini artırır" dedi.
4. Aşırı Alkol Tüketimi: Aşırı alkol tüketiminin de mide kanseri riskini artırdığı bilinmektedir. Alkol, mideyi tahriş ederek, zamanla kanser hücrelerinin gelişmesine yol açabilir.
DOĞRU BESLENME İLE MİDE KANSERİ RİSKİNİ AZALTMAK
Mide kanseri riskini azaltmak için sağlıklı beslenme alışkanlıklarının benimsenmesi önemli.
Beslenme uzmanı Dr. Emily Clark, "Yeterli miktarda sebze ve meyve tüketmek, lifli gıdalara yönelmek ve işlenmiş gıdalardan kaçınmak, mide kanseri riskini önemli ölçüde azaltabilir. Ayrıca, tuz tüketimini sınırlamak ve alkolü azaltmak da faydalıdır" diyerek doğru beslenmenin önemine dikkat çekiyor.
YETERSİZ BESLENME, MİDE KANSERİ İÇİN BÜYÜK BİR RİSK FAKTÖRÜ
Yetersiz ve dengesiz beslenme, mide kanseri riskini artıran önemli bir faktör.
Aşırı tuzlu, işlenmiş ve düşük lifli gıdaların tüketimi, mide kanserine yol açan genetik ve biyokimyasal değişikliklere neden olabilir.
Sağlıklı bir beslenme düzeni benimsemek, mide kanseri riskini azaltmanın en etkili yollarından biri.
Kanserin önlenmesi için sağlıklı bir diyetin önemi, giderek daha fazla bilimsel araştırma ile doğrulanmakta.
Uzmanlar, sağlıklı yaşam tarzının benimsenmesi ve dengeli beslenme alışkanlıklarının geliştirilmesi gerektiğini vurgulamakta.