Paris Saint-Germain, çarşamba gecesi kendi sahasında Arsenal’i ağırlayarak UEFA Şampiyonlar Ligi’nde tarih yazma fırsatını bir kez daha yakalayacak. İngiltere’de oynanan ilk maçı 1-0’lık skorla kazanan Fransız temsilcisi, bu avantajla ikinci maça çıkacak. Eğer turu geçmeyi başarırsa, PSG 2020 yılında Lizbon’da oynadığı ilk finalin ardından, beş yıl sonra bir kez daha Şampiyonlar Ligi finalinde sahne alacak. Bu karşılaşma, Fransız kulübü için yalnızca sportif bir mücadele değil, aynı zamanda yıllardır Avrupa’nın zirvesine ulaşma hayalinin yeniden canlanması anlamına geliyor.
![]()
RÖVANŞA TARTIŞMALI HAKEM
Bu tarihi karşılaşmanın hakemliği için UEFA’nın görevlendirdiği isim ise dikkatleri başka bir yöne çekti. Almanya Futbol Federasyonu’ndan Felix Zwayer, PSG-Arsenal rövanş maçını yönetecek. Zwayer’in yardımcıları olarak yine Alman hakemler Robert Kempter ve Christian Dietz görev alacak. Bu atama futbol dünyasında büyük tartışmaları da beraberinde getirdi.
Çünkü Zwayer, Şampiyonlar Ligi’nde bugüne kadar ne bir çeyrek final ne de yarı final yönetti. Daha önce en üst düzeyde bu seviyede bir tecrübesi olmayan bir hakemin böylesine önemli bir mücadeleye atanması UEFA’nın tercihleri hakkında soru işaretleri doğurdu.

2005’TEKİ YOLSUZLUK SKANDALI UNUTULMADI
Felix Zwayer’in kariyerindeki en karanlık sayfa ise 2005 yılına dayanıyor. Almanya’nın üçüncü liginde yaşanan bir yolsuzluk skandalı kapsamında adı geçen Zwayer, rüşvet aldığı gerekçesiyle altı ay süreyle futboldan men edilmişti. Bu olay, Alman futbolunun o dönem yaşadığı en büyük etik krizlerden biri olarak hafızalara kazınmıştı.
Aradan geçen yıllara rağmen bu olay, Zwayer’in adının geçtiği her ortamda yeniden gündeme geliyor. Özellikle böyle yüksek profilli bir maçta görevlendirilmesi, UEFA’nın hakem seçimindeki şeffaflığını ve etik kriterlerini yeniden tartışmaya açtı.

LİVERPOOL-LİLLE MAÇINDAKİ PERFORMANSI SORGULANIYOR
Felix Zwayer, son olarak Avrupa Ligi’nde oynanan Liverpool-Lille karşılaşmasını yönetmişti. O maçta verdiği bazı kararlar İngiliz basını ve futbol yorumcuları tarafından yoğun şekilde eleştirilmişti. Bu nedenle, PSG-Arsenal maçında vereceği her karar daha da fazla dikkat çekecek.

MİLLİLERİMİZE İLLALLAH ETTİRMİŞTİ
Felix Zwayer, 2022 Dünya Kupası Avrupa Elemeleri play-off turunda A Millilerimiz ile Portekiz arasında oynanan karşılaşmada gösterdiği yönetimle kamuoyunun haklı tepkisini çekti. Maçta Portekiz lehine verdiği tartışmalı kararlar, özellikle VAR sisteminin devreye girmemesiyle birleşince büyük eleştirilere yol açtı.
En çok konuşulan anlardan biri, Cengiz Ünder’in ceza sahasında kural dışı bir hareketle düşürülmesine rağmen penaltı verilmemesiydi. Ayrıca pozisyonların değerlendirilmesinde tutarsızlıklar ve faul standardındaki eşitsizlikler gerek yerli gerek yabancı basınında geniş yankı buldu. Spor medyası, Zwayer’in geçmişindeki yolsuzluk vakasına dikkat çekerek, bu tür karşılaşmalara atanmasının yanlış olduğunu savundu. Bazı köşe yazarları ise UEFA’nın böylesine önemli maçlara güvenilirliği tartışmalı hakemleri görevlendirmesinin hem spor etiğine hem de milli takımların kaderine zarar verdiğini ifade etti. Sosyal medyada da geniş yer bulan tepkiler, Zwayer’in Türkiye karşısındaki kararlarının kasıtlı olabileceği yönünde iddiaları beraberinde getirdi. Bu süreç, Zwayer’in Türk futbol kamuoyundaki güvenilirliğini ciddi biçimde zedeledi.

UEFA’DAN ÇİFTE STANDART ELEŞTİRİSİ
Birçok futbol otoritesi, Inter ile FC Barcelona arasında oynanacak diğer yarı final maçına Polonyalı üst düzey hakem Szymon Marciniak’ın atanmasını, UEFA’nın çifte standardı olarak değerlendiriyor. Marciniak, Dünya Kupası finali de dahil olmak üzere birçok büyük maçı yönetmiş deneyimli bir isim. Buna karşın, henüz büyük bir Şampiyonlar Ligi maçında görev almamış Zwayer’in seçilmesi, özellikle sosyal medyada büyük tepki topladı.

GÖZLER SAHADA OLDUĞU KADAR HAKEMDE DE OLACAK
Çarşamba gecesi Paris’te sadece oyuncular değil, maçın hakemi Felix Zwayer de mercek altında olacak. PSG ve Arsenal’in kaderini belirleyecek mücadelede, hakem kararlarının maçın seyrine etki etmesi halinde tartışmaların daha da büyümesi kaçınılmaz. UEFA'nın, böyle kritik bir karşılaşmaya deneyimsiz ve geçmişi tartışmalı bir ismi ataması futbolseverler tarafından uzun süre konuşulacak gibi görünüyor.
