"Öğretmenler Günü" ve öğretmenlerimiz

"Öğretmenler Günü" ve öğretmenlerimiz

Yarın 24 Kasım… Yani "Öğretmenler Günü". Ortaöğretimde 18 milyon, yükseköğretimde 8 milyon olmak üzere yaklaşık 26 milyon gencimizi omuzlarına yüklediğimiz öğretmenlerin çektiği sıkıntıları görünce doğrusu eğitimimizin geleceği hakkında endişeleniyoruz.

Geçim sıkıntısı

Ücretli öğretmenleri yahut sözleşmeli öğretmenleri geçtik, günümüzde kadrolu öğretmenlerin bile aldıkları maaşlarla geçinmeleri çok zor. Elektrik, doğalgaz, su vs. faturalarını nasıl ödeyeceğini düşünen bir öğretmen, öğrencisine ne ölçüde faydalı olabilir? Hele hele büyükşehirlerde maaşının neredeyse yarısını ev kirasına vermek zorunda kalan bir öğretmenden verim beklenir mi?

Kargaşa

Bu sıkıntılar yetmiyormuş gibi bir de "Öğretmenlik Meslek Kanunu"yla öğretmenler arasında huzursuzluğa, kargaşaya yol açacak bir adım atıldı ki orada hedeflenen değişiklikler hayata geçerse (Anayasa Mahkemesi''nin söz konusu kanunu iptal etmesi bizce zayıf bir ihtimâl) eğitim sistemimizde onulmaz yaralar açılacağı muhakkak.

Ücretli öğretmen sözleşmeli öğretmen, uzman öğretmen, başöğretmen… Eğitim/öğretmenler odası bu kadar kargaşayı kaldırmaz.

Öğretmenlik kariyer sınavı

Öğretmenlik, bilginin yanında tecrübe gerektiren bir meslektir. Siz "test"le "bilgi"yi belki ölçebilirsiniz ama tecrübeyi ölçemezsiniz.

Sözünü ettiğimiz kanunu (Öğretmenlik Meslek Kanunu) ve ilgili yönetmelikleri hazırlayanların öğretmenlikten haberleri olmadığı gibi psikoloji ve sosyoloji de bilmedikleri görülüyor. Söz gelimi aynı dersi ücretli öğretmen verirse farklı, uzman veya başöğretmen verirse daha farklı bir maliyet ortaya çıkacak ki bu, öğretmenler arasında çeşitli rahatsızlıklara zemin hazırlayacaktır.

Aynı sıkıntılar öğrenci ve veliler arasında da yaşanacaktır. Bazı öğrenciler ben başöğretmende okuyorum diye kasılırken, veliler de çocuklarını başöğretmene verebilme telaşına düşecekler. Bu da gereksiz birtakım gerginliklere sebep olacaktır.

Zaten geçim sıkıntısı çeken öğretmenlerin bir de ücret eşitsizliği yüzünden morallerini bozmanın ne âlemi var?

Öğretmenin görevi

Biliyorum, bu kadar olumsuzluklar altında görev yapan öğretmenlerimizden çok fazla fedakârlıklar beklemeye hakkımız yok. Lakin yine de onların öğretmen olmanın gereklerini yerine getirmeye çalışacaklarına inanıyoruz. Onlar, "Kol kırılır yen içinde kalır" hesabı, sınıfta olduğu gibi sınıf dışında da öğretmenliğin imajına halel getirecek davranışlardan uzak duracaklardır şüphesiz.

Öğretmenlerimiz hâl ve davranışlarıyla halka ve öğrencilerine örnek olmaya elbette devam edeceklerdir.

Bizim öğretmenlerimizden beklentimiz, öğrencilerinin kafalarını bilgiyle doldurmak yerine, onların zihinlerinde "mukaddes bir ışık" parlamasına vesile olmalarıdır. Bu başarılabilirse, öğrenciler gerekli bilgiye ulaşabilmek için, kapılar kapansa bile bacadan girmeyi bileceklerdir.

Sözün özü; yanlış eğitim politikaları ve liyakatsiz yöneticiler yüzünden maalesef bugün eğitim camiamız birtakım sıkıntılarla karşı karşıya. Lakin buna rağmen öğretmenlerimizin dün olduğu gibi bugün de görevlerini hakkıyla yerine getireceklerinden şüphemiz yok.

Öğretmenler gününüz kutlu olsun efendim.

ACZİMİN GİRYESİ:

ÖĞRETMENE SAYGI

"Bana bir harf öğretenin kölesi olurum" der şah-ı merdân,

 Sana  ilim-irfan  öğreten  öğretmenleri  hep  saygıyla  an.

                                                                     (Li-müellifihi)

Yazarın Diğer Yazıları