Süper Lig'de geçtiğimiz sezona damgasını vuran "yapı" tartışmalarıyla ilgili gazeteci Halil Özer, dikkat çekici bir yazı yazdı.

Milliyet'teki yazısından "Geçen hafta öyle bir olay yaşandı ki 'Yapı var' diyenlerin tümünü haklı çıkardı" diyen Özer, Hakan Çalhanoğlu ile ilgili transfer haberlerini hatırlatarak şunları ifade etti:

'DNA'SINA KADAR ARAŞTIRILDI'

"Önce Galatasaray için geldi denildi. Hiç sorun yok. Hatta Galatasaray on birinde hangi bölgede oynayacağı tartışmaları yapıldı. Ama olmadı. Sonra Fenerbahçe gündeme geldi. Ve ortalık yıkıldı.

Adamın DNA’sına kadar araştırılmaya başlandı. Öyle bir hava yaratıldı ki, Hakan Fenerbahçe’ye giderse futbol hayatı bitecek, ömür boyu bir yalnızlığa mahkum olacak ve daha niceleri.

Hakaretler, tehditler, yakıştırmalar, geleceğe dönük falcılıklar, adamın çoluk çocuğunu alet etmeler, beş yılda iki Şampiyonlar Ligi finali oynamış Hakan’ın futbolunu kötülemeler hepsi vardı. Zaten Hakan bir karar aşamasında. Şimdi siz bu kadar çok tepkiyi görünce o aşamada nasıl bir rota çizersiniz. Ben olsam “İtalya’ya dönerim”. O da öyle yaptı. Kararını verince de çıt yok. Herkes mutlu mesut.

hakna.jpg

Eğer bu işe TRT’de çok saydığım arkadaşlar bile gereksizce böyle tepki gösteriyorsa gerisini siz düşünün. Şunu net söyleyeyim. Sen Fenerbahçe’nin sezon boyunca her türlü nimetinden yararlanacaksın, her programının ağırlığını oluşturacak, reytinglerin Fenerbahçe olmasa eksilere düşecek olmasına rağmen bu kulüp böyle davranılmayı hak etmiyor. Haydi sezon içinde Fenerbahçe olmadan bir tane program yapın. Yapabiliyor musunuz? Bunu bile bile “Hakan Fenerbahçe’ye aman gitme.” Sana ne kardeşim sana ne. Elbette eleştiri yapacaksın ama bu başka boyut. Bu Fenerbahçe düşmanlığı. Hem de resmi düşmanlık. Sadece onlar değil. Bu konuda kafayı kıran arkadaşlar var.

Ben yapıya çok inanmayanlardan, her şeyin sahada çözüleceğine düşünenlerdenim. Ama sadece bu olay “yapı var” diyenleri sonuna kadar haklı çıkardı. Ben haksız çıktım. Ve burada beni en çok rahatsız eden de aleni bir şekilde Fenerbahçe düşmanlığının göz göre göre körüklenmesi."