Otellerin, restoranların, bindikleri araçların isimlerini yazıyorlar: Kim bu reklamcı gazeteciler!

Otellerin, restoranların, bindikleri araçların isimlerini yazıyorlar: Kim bu reklamcı gazeteciler!
Hürriyet yazarı Ahmet Hakan ve Cihan Şenözlü ile Posta Gazetesi'nde Hakan Çelik, bugünkü köşelerinde yaptıkları reklamlarla dikkat çektiler.

Medya dünyasında zaman zaman görülen reklamcı gazetecilik örneği, bugün yine kendini gösterdi. Daha önce bir çok ismin köşesinde yaptığı 'tanıtımlar' hafızalardaki yerini korurken, üç isim bugünkü köşelerine 'tanıtım' yaparak reklamcı gazeteciliğe yeni örnekler sundular.  

Hürriyet yazarı Ahmet Hakan köşesinde "Cabbar" adlı bir mekanın reklamını yaptı. Hakan köşesinde, “Reklam yapıyorsun” mu dediniz? Evet, yapıyorum. Şu zor zamanda çok büyük masraflarla açılan bu tür girişimlere destek olmak görevimiz." ifadelerini kullandı.

Hakan'ın yazısının ilgili bölümü şu şekilde;

PANDEMİ döneminin ilk doğru dürüst yemekli sosyalleşmesini gerçekleştirdim geçen akşam.

Nişantaşı’nda üç gün önce açılan “CABBAR” adlı mekâna attım kendimi.

*

Adıyla beni avlayan “CABBAR”...

Kibar, şık, nezih, deneysel ama bir o kadar da mütevazı bir ocak başı...

İtalyan mutfağına da hâkim olan Mardinli şefimiz, geleneksel ocak başı ürünlerini fazla abartmadan yorumlamış...

Durun, “Yorumlamış” dedim diye hemen telaşlanmayın, aslına epey sadık kalınmış bir yorumdan söz ediyorum.

Sonuç? Tuhaflık yok, yadırgama yok. Aksine “Hiç de fena değil” dedirtiyor.

*

Ferahfeza bahçesiyle, birbirine uzak masalarıyla tam bir pandemi süreci restoranı olmuş “CABBAR”.

*

“Reklam yapıyorsun” mu dediniz?

Evet, yapıyorum.

Şu zor zamanda çok büyük masraflarla açılan bu tür girişimlere destek olmak görevimiz.

Hürriyet'te köşesine reklam taşıyan bir başka isim ise, Cihan Şenözlü oldu. Şenözlü, Bodrum'da kaldığı otelin ve bir plajın adını belirtip övgüyle bahsederken, balık yediği mekanın adının vermemesi dikkat çekti.

Şenözlü'nün yazısı şu şekilde;

Hem virüs korkumu yenmek hem de otellerdeki hijyen kurallarını görmek için Yalıkavak’taki Avantgarde Otel’de konaklama yaptım.
Ne yalan söyleyeyim herkes gibi bende de otel fobisi oluşmaya başlıyordu fakat hijyen kurallarının en üst seviyede tutulduğunu görünce “İyi ki gelmişim” dedim.
Otelin giriş kapısında sizi dezenfektan makinesi ve ateş ölçer karşılıyor.
Yerlerde sosyal mesafe kuralını hatırlatan yapıştırmalar var.
Personelin hepsi maskeli bir şekilde hizmet veriyor.
Odalar çıkış işleminden 24 saat sonra yeni müşteriye veriliyor.
Çünkü odalar her konaklama sonrası dezenfekte ediliyor.
Odada kullanılan çarşaf ve havlular, 90 derecede yıkanıp paketleniyor.
Kat görevlileri de maske ve eldiven takarak odaları temizliyor.
İçim bir rahat etti ki sormayın.
Otel yöneticileri ve çalışanların özverisi ayrıca dikkatiyle sorunsuz bir yaz geçireceğiz gibi gözüküyor.

Görevliler sıkı takipte

Saat 00.00 kuralına göre hizmet veren mekanlar, Bodrum’da da sıkı bir şekilde takip ediliyor.
Geçen akşam bir balıkçıda akşam yemeğimizi yerken saatin 23.59 olmasıyla beraber polis ekipleri geldi. Işıkları yanan mekanları girip kontrol eden polisler, bizi de hızlıca hesabımızı ödeyip kalkmamız konusunda uyardı.
Bodrum gibi yazlık bir yerde bu kurala uyulması muhteşem bir şey.

İlk happy hour partisi

“Bu sezon nasıl eğleneceğiz? Beach partileri nasıl yapılacak? Nasıl dans edeceğiz?” diye düşünürken Gündoğan’daki Sahne Beach sezonun ilk akşamüstü partisini verdi.
Loca hizmetiyle yapılan partiyi plajın işletmeciliğini üstlenen Sarp Yaman’a sordum.
Yaman, “Localar arasındaki ölçüleri bile metreyle kendim aldım” dedi. Sezonun ilk partisi hayırlı olsun, kurallara göre parti yapmak da zor olmayacak gibi gözüküyor.

Diğer yandan Posta yazarı Hakan Çelik'in ise, Türkiye'de satışa sunulan Ford Kuga aracının tanıtımını yaptı. Çelik, "Ford, Avrupa’da en çok satan SUV modeli olan Kuga’yı bütünüyle yeniledi. Kuga, tamamen yenilenen daha geniş iç mekan ve konfor sunan, şık tasarım ve teknoloji detaylarıyla öne çıkıyor." ifadelerini kullandı.