Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
Armağan KULOĞLU

Armağan KULOĞLU

Rusya köşeye sıkışırsa

Rusya köşeye sıkışırsa

Devam eden savaşta, Rusya istediği sonuca ulaşamamış, Ukrayna da, ABD/Batı''nın verdiği destekle savaş azim ve iradesini muhafaza etmiştir.

Ukrayna''nın askerî ve sivil kayıpları fazla olup, ülke büyük tahribata uğramıştır.

Rusya da, başlangıçtaki stratejik hatalar ve ABD/Batı''nın Ukrayna''ya sağladığı malzeme, istihbarat, teknik ve taktik destekten dolayı güç kaybına uğramıştır.                                                                                                                                          

ABD de, savaşı uzatarak ve yaptırımlarla zayıflatarak Rusya''nın küresel güç olmasını engelleyip Çin''le mücadeleyi daha uygun şartlarda yapmak istemektedir.

ABD NATO''yu kullanıyor

ABD bunun için, NATO''yu kullanarak gücü arttırmayı ve mücadeleyi Avrupa topraklarında gerçekleştirip riski de azaltmayı ön görmekte, Rusya''ya daha da yaklaşarak onu kuzeyden, batıdan ve güneyden sıkıştırmaya, doğudan da müttefikleriyle kuşatmaya, bu süreçte Çin''i de Tayvan''a angaje etmeye çalışmaktadır.

Bu nedenle NATO''nun genişlemesine önem vermektedir. Soğuk Savaş sonrası 16''dan 30''a ulaşan üye sayısını, İsveç, Finlandiya, Ukrayna, Gürcistan, Moldova ve Bosna-Hersek''in de katılımıyla, 36''ya çıkarmayı planlamaktadır.

Rusya tehdidi önlemek istiyor

Rusya, Soğuk Savaş sonrası NATO''nun genişlemesini engelleyememiştir. Ukrayna''ya müdahale etmesinin sebebi, tehdit olarak gördüğü bu genişlemeyi durdurmaktır.

ABD/NATO tarafından yüreklendirilerek NATO''ya katılım düşüncesi hareketlenen İsveç ve Finlandiya, bu konuda bir arayış içindedir. Rusya da, böyle bir teşebbüsün sonuçlarının olacağını ve Avrupa''nın güvenliğine hizmet etmeyeceğini açıklayarak gözdağı vermeye çalışmıştır.

Transdinyester, Moldova resmî sınırları içinde, Sovyetlerin dağılmasıyla tek taraflı bağımsızlığını ilan eden, Rusya''nın etkinliğinde, Odessa''ya 40 Km. mesafede De facto bir cumhuriyettir. Rus nüfusun çoğunlukta olduğu Moldova doğusundaki bu ayrılıkçı bölge kaynamaya başlamıştır.

Rusya, bu bölgeden Ukrayna''daki güçlerini takviye etmeye, diğer taraftan da Moldova''nın NATO üyeliğini önlemeye çalışmaktadır. Odessa''yı işgal ederse, oradan Transdinyester''e bir irtibat kanalı da açabilir.

Rusya sıkıştıkça hırçınlaşıyor

Rusya, savaş uzadıkça yıpranmakta, yıprandıkça da Ukrayna''ya daha fazla zarar vererek savaş azim ve iradesini kırmak için askerî ve ekonomik değeri yüksek sanayi tesislerinin yanında sivil tesis ve yerleşim merkezlerine de saldırılar düzenlemektedir.

Savaş devam ederken sık sık gündeme gelen nükleer silah tartışması yeniden alevlenmiştir. Savaşın, dünyadaki krizlerin ve belirsizliklerin Üçüncü Dünya Savaşı riskini arttırdığı da dile getirilmektedir.

Rusya devlet televizyonunda analistler, Rusya''nın, İngiltere, Fransa ve Almanya''da nükleer füzeyle vurabileceği şehirleri haritada göstermiştir. Programa konuk olarak katılan bir siyasetçi de, Avrupa''nın buna nükleer silah ile karşılık verebileceğini, savaş bu noktaya gelirse kimsenin sağ kalmayacağını söylemiş, bir diğeri de, bu durumda her şeye sıfırdan başlanacağını ifade etmiştir.

Rusya''nın sonuca ulaşmak için, Ukrayna''da topyekûn savaş, Rusya''da da seferberlik ilan edilebileceği öne sürülmektedir. Rus Dışişleri Bakanı Lavrov''un "Batı yeni jeopolitik gerçekleri ne kadar erken anlarsa o kadar iyi olur" sözü dikkat çekicidir.

***

Rusya''nın, iç ve uluslararası kamuoyu nezdinde, amacına ulaştığı ve prestijini kurtardığı intibaını oluşturmadan ve hâlâ küresel güçlerden biri olduğunu göstermeden savaşı sonlandırması beklenmemelidir.

Rusya''nın, savaşı kaybettiği ve itibarını tamamen yitirdiği algısı yaşamaya başlaması halinde, "köşeye sıkışmışlık duygusuna" kapılması ve bu durumda her şeyi göze alıp nükleer silaha başvurması ihtimal dahilindedir.

Türkiye, her iki ülkeyle de diyaloğunu sürdürmüş, müzakerelerde ve mutabakatta kolaylaştırıcı rol oynamakla tarihi bir rol üslenmiştir. Sıkıntılı ve zor bir durum olmasına rağmen görüşmelerde, Ukrayna''ya özellikle ABD''nin kışkırtmalarına fazla itibar etmemesi, Rusya''ya da tahriklere kapılmayarak itidalli davranması için çaba sarf etmesi uygun olabilir.

Bir an önce her iki tarafı da tatmin edebilecek bir yol bulunması, bölgesel ve küresel barışa büyük katkı sağlayacaktır.

Yazarın Diğer Yazıları