Şara'nın gündeminde Suriye'ye yönelik ABD yaptırımlarının tamamen kaldırılması var. Bu yaptırımların en başında kuşkusuz Suriye ile işbirliği yapmak isteyen ülkeleri de hedef alan Sezar yasası olarak bilinen Sezar Suriye Sivil Koruma Yasası geliyor. Bu yasa, 2019 yılında Trump'ın ilk döneminde devreye girmişti.
Trump ve Şara ilk kez Mayıs ayında Riyad'da düzenlenen körfez İşbirliği Konseyi toplantısında bir araya gelmişti. Şara'yı "Çekici, yakışıklı, savaşçı" gibi kelimelerle öven Trump ardından Suriye'ye yönelik yaptırımların kaldırılması emrini vermişti. Fakat Sezar Yasası hala yürürlükte ve kaldırılması için Kongre'de oylamaya gidilmesi gerekiyor.
KONULARDAN BİRİ BİRİ SDG: FİDAN DA WASHINGTON'A GİDİYOR
Suriye’nin savaş sonrası yeniden inşa süreci, yabancı yatırım ve ekonomik iş birliği fırsatları, Suriye üzerindeki ABD yaptırımlarının kaldırılması veya hafifletilmesi, IŞİD'in Suriye’de hala var olan unsurlarıyla mücadeleye yönelik ortak çabalar, Suriye’deki farklı silahlı grupların merkezi hükümetle entegrasyonu ve ordunun tek komuta altında birleştirilmesi gibi konuların masada olacağı konuşuluyor.
Özellikle, terör örgütü SDG’nin Şam yönetimine entegrasyonu, Suriye’nin ABD liderliğindeki IŞİD karşıtı koalisyona katılması, İsrail ile ilişkiler ve bu ülkeyle savunma iş birliği gibi konuların öncelikli olması bekleniyor.
Eş-Şark News muhabiri Hiba Nasır'a göre Trump, yaptırımların kaldırılmasının Türkiye'nin ve "aslında İsrail'in de talebiyle" gerçekleştirildiğini belirtti. Bu iddia gündeme gelmişken Dışişleri Bakanlığı'ndan da bir açıklama geldi. Bakanlığın sayfasından ve X hesabından yapılan açıklamada, "Sayın Bakanımız, 10 Kasım 2025 tarihinde ABD’ye bir ziyaret gerçekleştirecektir," ifadeleri yer aldı. Ancak Fidan'ın ABD'ye ne amaçla gideceği, hangi temaslarda bulunacağı veya ülkede kaç gün kalacağına dair herhangi bir ayrıntı verilmedi.
SURİYE'NİN DMUK KATILIMI
ABD'nin Suriye Özel Temsilcisi ve Türkiye Büyükelçisi Tom Barrack, ziyaretin gündeminde neler olacağından bahseden bir açıklamada bulunarak, ziyaretin amaçlarından birinin Suriye'nin ABD liderliğindeki terör örgütü IŞİD'le Mücadele Uluslararası Koalisyon'a (DMUK) katılması olduğunu ifade etmişti. Bu, bölgedeki birçok konu için kritik bir öneme sahip. Bu adım şüphesiz, terör örgütü SDG'yi yakından ilgilendiriyor. Eğer, Suriye hükümeti DMUK'a katılırsa bu IŞİD'e karşı savaşta SDG'ye sağlanan desteğin büyük bir kısmının çekileceği anlamına geliyor.
TRUMP YÖNETİMİ SURİYE'YE İSRAİL ANLAŞMASI İÇİN BASTIRIYOR
ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio Mayıs ayında yaptığı bir açıklamada Suudi Arabistan ile İsrail arasında olası bir normalleşmeyle ilgili olarak, "Yıl sonuna kadar birkaç ülkenin daha İbrahim Anlaşmalarına katılmaya istekli olduğu yönünde iyi haberler alabiliriz" ifadelerini kullanmıştı.
Bu ülkelerden birinin Suriye olabileceği yönünde görüşler medyada yer alırken, Suriye'nin Suriye'nin BM temsilcisinden bir açıklama geldi. Temsilcisi, el-Arabiya'ya verdiği demeçte, ''İsrail ile güvenlik anlaşması her an duyurulabilir" dedi. ''İsrail ile güvenlik anlaşması konusunda yürütülen görüşmeler şu anda teknik düzeyde olup, bölgeler, asker sayısı ve her iki tarafın endişeleri ile ilgilidir" ifadelerini kullanan yetkili, ''anlaşmanın, BM güçleri aracılığıyla 1974 yılında imzalanan anlaşmaya dayanan bir güvenlik anlaşması'' olduğunu belirtti.
İsrail'in önde gelen gazetelerinden Haaretz, Trump'ın, Suriye ile İsrail arasındaki güvenlik sözleşmelerinin ve Şam yönetimini İbrahim Anlaşmalarına katılması da dahil olmak üzere kapsamlı anlaşmaların son rötuşlarını yaptığını kaydetti.
ZİYARET ÖNCESİ KRİTİK ADIM
Donald Trump yönetimi, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’ne sunduğu bir karar tasarısıyla hem Şara’ya hem de Suriye İçişleri Bakanı Enes Hattab’a yönelik yaptırımların kaldırılmasını sağladı. Böylelikle ABD, Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed Şara'yı küresel terörist yaptırım listesinden çıkarmış oldu.
Şara, Eylül ayında henüz yaptırımlar devredeyken ABD'nin New York kentinde BM Genel Kurulunda 46 yıl sonra konuşma yapan ilk Suriye lideri olmuştu.
Şara'nın başında bir zamanlar ABD ABd hükümeti tarafından konuşmuş 10 milyon dolarlık bir ödül vardı.