Bu kavram felsefeci/filozof Niyazi Kahveci'ye ait.

Ceviz Kabuğu programında konuşurken, Kanadalı bir şirketin Kaz Dağlarında yüzbinlerce ağacı keserek altın aramasına geldi konu.

Felsefe profesörü Kahveci, "insanın teknoloji kullanarak doğaya karşı vahşet uyguladığını" söyledi.

Bu önemli bir yorum. Çünkü ona göre;

- "Toprak üzerindeki ağaçlar kesilmeden bile yer altına müdahale etmek vahşet sayılmalıdır.

- Akıl-bilim-zihin üçlemesi ile "sistemli düşünmeyi" öğrenmeli ve "bilim yapmalıyız."

- Bilim insanı "çıkarsama" yapmalıdır. Profesör olmuş bir bilim insanı, kendi toplumu üzerine yapacağı "çıkarsamalar" ve geliştireceği "kuramlar" (teoriler) ile insanlığa hizmet edebilir."

İnsan vefasız, insanlık vefalıdır

Kalitesiz kitleler "içinden değerli maden çıkan cüruflar" gibi midir?

Kendisini "Dünya ölçülerinde felsefeci, Türkiye ölçülerinde ise filozof" olarak tanımlayan Kahveci'ye göre "evet."

"Cürufsuz cevher olmaz!"

Doğa insan ilişkilerinde (mücadelesinde de diyebiliriz), insan vefasız, insanlık ise vefalıdır ona göre.

İnsan vicdanlı değildir, çünkü vicdanın ne olduğunu bile bilmemektedir.

Kahveci'ye göre, insanlar vicdanı "merhamet" olarak algılar. Oysa, ona göre "Vicdan, kendini bulmaktır, insanın kendisini bulması, insan olmasıdır."

"Vicdan, insandaki kontrol kulesidir!"

Hayvan bedenden insan üretme!

"İnsan, insanlaştırma eğitimi görmediyse animaldir, hümünal değildir!"

"İnsanlaşma, hayvan bedenden insan üretme çabasıdır!" Yoksa sığınmacı ya da kuma olur.

Beka sorunu: Kimliksiz olma

Prof. Niyazi Kahveci'ye göre, bu ülkenin sorunu "düşünüşün olmamasıdır."

Ülke her alanda "kimlik sorunu" yaşamaktadır.

Bu nedenle de, hep başkasının ürününe sarılmakta ve kendisi üretim yapamamaktadır.

"Asıl beka sorunu, kimliksiz olmamızdır."

Kahveci, "Dinlerin kimlik vermediğini" savunmaktadır:

"Dinden kimlik olmaz. İslam hiçbir zaman kimlik olmadı. Yahudilerde oldu, çünkü kimliği kendileri üretti."

Dinci zalimlerden korunmak

Filozof Niyazi Kahveci, Ortaçağ'da Papalık kurumunun uyguladığı engizisyondan örnekler vererek, "Allah dinci zalimlerin eline düşürmesin" dedi.

Filantropi yani "insan severliğin" bilimdeki önemine değinen Kahveci'nin, bugün Türkiye'de kuram yapma (loji) düzeyinde bilim yapılmadığı, ancak laborantlık gibi birincil düzeyde bilimle uğraşıldığı görüşü de dikkat çekicidir.