Marmara Denizi'ndeki ve Balıkesir'deki depremleri önceden doğru tahmin eden, en son Marmara Denizi'nde peş peşe yaşanan 5,0 ve 4,0 büyüklüğündeki 2 depremi de 8 gün önceden bildiği ortaya çıkan Prof. Dr. Şener Üşümezsoy, birkaç gün önce depremleri değerlendirmek için TGRT canlı yayına bağlandığında kanalın kendisine ait fotoğraf üzerinde değişiklik yaptığını görünce duruma sert çıkmıştı.

'BADEM BIYIKLI BİR ADAM BAĞLASINLAR'

Yer bilimci Prof. Dr. Şener Üşümezsoy, canlı yayında "Youtube'a yükleyin ama yapay zekalı bir adam koymayın, benim resimlerimden birini koyun. Eğer tipim ilgilerini çekmiyorsa bağlanmayın bana. Kendilerinin istediği gibi badem bıyıklı bir adamı bağlasınlar." tepkisinin ardından kanal, Üşümezsoy'u yayından aldı.

Üşümezsoy'un TGRT'ye tepkisinin ardından bugün aynı yayın grubuna bağlı Türkiye gazetesinden konuyla ilgili dikkat çeken bir yazı geldi.

Türkiye gazetesi yazarı Fatih Selek, Üşümezsoy'u hedef alarak daha önce televizyon kanallarıyla yaşadığı tartışmaları listeleyerek topa tuttu.

Selek'in bugün yayımlanan yazısından ilgili bölüm şöyle:

"Yer bilimci Prof. Dr. Şener Üşümezsoy... Deprem olunca ilk aranan isimlerden biri. İlmine saygımız var. Fakat kendisi son zamanlarda tuhaf söylemlerle gündeme geliyor.

* Show TV programcılarını "Sabahın köründe kaldırdınız, 1 dakikalık yayın için mi geldim? On saat konuşsam da anlamayacaksınız" diye haşladı.

* Ekol TV muhabirini canlı yayında "Uzağa git" diye azarladı, elindeki mikrofonu almaya kalktı.

* CNN Türk muhabirine "Anlamıyor musunuz?" diye bağırdı.

* TGRT Haber'de, ekrana getirilen fotoğrafını beğenmedi ve "Tipim ilgilerini çekmiyorsa bağlanmayın bana, badem bıyıklı birini bağlayın" dedi.

* Haber Türk'te söze giren sunucuya "Dinle, anlamıyorsun, bırak anlatayım" diye çıkıştı.

* NTV'de "Süre doldu, reklama geçiyoruz" diyen sunucuya "Bilim bu kadar kısa olmaz, niye çağırdınız beni?" dedi.

* Flash TV'de bağlantıda teknik problem yaşanınca "Teknik işlerinizi halledin, bilim konuşuyoruz burada" diye eleştirdi.

* Beyaz TV'de daha basit anlatmasını isteyen sunucuya "Git sen Ahmet Ercan'ı al veya birini al anlatsın. 5 dakikamız gitti boşu boşuna" dedi.

Hoca bunu hep yapıyor. Meslektaşlarımız da sineye çekiyor. Çünkü yarın yine arayacak görüş isteyecek. Elleri mahkûm. Meslek örgütleri ise sessiz.

Kimi meslektaşlarımızın meseleyi sulandırdığı oluyor ama bu, hakareti ve fırçayı gerektirmez. İşini yapan gazeteciler senin şamaroğlanın değil hoca."