Çöpçatanlık programları RTÜK baskısıyla -ağır cezalar- sonlandırıldı. Bu defa yerlerine ne kadar kaçma, kaçırma ve cinsel taciz varsa monte edildi. Bunların bir kısmı da kısa sürede tasfiye oldu. Örneğin Yasemin Bozkurt'un sunduğu "Hayatın Penceresinden" çok çabuk havlu attı. Bir seneye yakın birlikte çalıştığımız bu hanımefendiden bir şeyler elde edeceğini sananlar yanıldılar. Yasemin'le faili meçhul cinayetleri aydınlatmak mümkün değildi. Olmadı.

Hande Ataizi, her göründüğü kanala ceza kestirdi. Seda Akgül, hâlâ "Kısmetse Olur"un enkazı üstünde. "Her Şey Gerçek"ten de hayal kırıklığı. Seda kanal ve format aramayı sürdürüyor.

Beni şaşırtan Balçiçek İlter. "Olay Yeri"nde kayıp ihbarlarını değerlendiriyor. Fena değil. Aynı lafları "Esra Erol'da" için söylemem mümkün.

Asıl bombalar

Seda Sayan ile Uğur Arslan ikilisinin adlarını verdiği yapım, reklam kesintisi cezalarına rağmen devam ettiriliyor. Yaptıkları, bazı konuları yakalayıp, bunu sürdürmek. Birkaç gün önce bir başlık dikkatimi çekti; "Kızın babası Yoğurtçu Bayram mı?" Bir Roman şarkısı olan "Hamamcı Teyze"yi hatırladım. Hatta O Ses Türkiye'deki İzmirli hamamcı Selda'nın Athena Gökhan'a selam gönderişini de anımsadım. Yoğurtçu meselesini BKM gözüyle izlemeye başladım. Ortada her gün çeşit çeşit yalanlar uyduran bir kadın var. "Bana çorba içirdiler, kendimi kaybettim" diyor. Ertesi gün "çayıma bir şey attılar gerisini hatırlamıyorum" şeklinde konuşuyor. Çocuğun peydahlanmasına neden olan tezgâhı aklınca kabul ettirmeye çalışıyor. Yalan üstüne yalan. Tabii yersen. Bu zavallı tip günlerce "kızım kocamdan" diye ısrar etti. Yapılan DNA testi tam tersini ortaya koyunca bu kez Yoğurtçu Bayram'ı suçlamaya döndü. Onca konu komşunun tanıklığı arasında tek doğru söyleyen yüzüne hayalet maskesi takılmış yoğurtçu. Hatta, DNA testi için itirazsız tükürük örneği verdi. "Olumlu çıkarsa, kıza hemen sahip çıkarım" diye garantiyi bastırdı. Sonucu tüm izleyiciler gibi -Çarşamba- ben de merak ediyorum. Konuşmalardan çıkardığıma göre masum kızcağızın -adını özellikle vermiyorum- babası kesinlikle Yoğurtçu Bayram.

Öyle konuşmalar yapıldı ki stüdyoda iki kişi daha olmalıydı; "Nuri Alço ve Tecavüzcü Coşkun". Seda-Uğur ikilisinin işi uzatma formülleri de hazır. Konu başa alınıp devamlı tekrarlanıyor. Uygun zamanlamalarda örneğin, hazır bekleyen eski karı kocalar ekrana sürülüyor. Bu defa çocuk kaçırma mizansenlerine geçiliyor.

Her zaman belirttiğim gibi ekranların tepeden denetimine karşıyım. Ancak bu tip ahlaksızlıkları kazara FOX TV ya da Halk TV yayınlasa ne olur? RTÜK kesinlikle en ağır müeyyideleri uygular. Bırakın para cezasını yayın lisanslarını bile iptal eder. Burada ölçü ekranın iktidar yanlısı veya karşıtı olması. Mevcut değerlendirmeyle daha pek çok yoğurtçu, şıracı ve bozacının belden aşağı icraatını izleriz!

***

Kırmızı alarm

Bugünü gırgır-şamata ile geçirmek istemiştim. Öyle başladım ama Eğrisi Doğrusu'nu seyredince sonunu getiremedim. Taha Akyol ve Emin Çapa'nın karşısına Erol Bilecik oturmuştu. TÜSİAD Başkanı gülen bir yüzle de olsa Türkiye'nin ekonomik tablosundaki kötü gidişi iyi anlattı. Karamsarlığa sebep olan ana nedenin dış borçlar olduğunu vurguladı. Diğer sebepleri ise şöyle sıraladı;

1- Mali politika iyi yönetilemiyor.

2- Siyasi söylemlerin sertliği havayı daha fazla bozuyor.

3- Döviz-faiz-enflasyonun birlikte yükselişi engellenemiyor.

Bu yüzden dünyada en fazla değer kaybeden para TL oluyor. İthalat dövize endeksli. Bu nedenle açık artmayı sürdürüyor.

Bir konuda da memnuniyetimi dile getirmek istiyorum 11 haftadır "Türk'ün Ateşle İmtihanı" belgeseline yüklenen Taha Akyol'un Eğrisi Doğrusu'na tekrar başlamasına sevindim. Hele yanına bu defa Emin Çapa'yı almasını beğendim. Çapa, gerçekten çok iyi ekonomist. CNNTURK'teki bazı isimlerin kurduğu tezgâhlara rağmen ayakta kalmayı başardı.

...

ÖZEL NOT: Sayın Gürcan Dağdaş'ın yolladığı mesaja teşekkürü borç biliyorum. "Sevgiyi sadece bir sözcük olarak değerlendirmeyen yüreğinize sağlık. Bu vesileyle merhum Şakir Süter'e de rahmet dileklerimi yolluyorum" diyor.