Biz vatandaşlar yukarıdaki dövüşmeleri, kavgaları, ihale usulsüzlüklerini izlerken aslında aşağıda halkın parasını, bizlere göre büyük büyük onlara göre ufak ufak tırtıkladıklarının farkında değiliz.

Bugün size o "ufak" tırtıklamaları anlatacağım.

Aslında anlatacaklarımın sonu yok. Benzer ihalelerde tek bir ufak belediyeden o kadar çok paralar kazanmışlar ki büyük resme baktığınızda bu ülkenin başına çökmüşler ve hazineyi boşaltıyorlar.

Ürgüp Belediyesi''nden bahsediyorum.

AKP yönetimindeki Ürgüp Belediyesi''nin 2020 yılı Denetim Komisyon Raporunun sonucunda birçok usulsüzlük belirlenmiş.

Komisyon üyeleri CHP Nevşehir İl Başkanı Kamil Gülmez, İYİ Parti Nevşehir İl Başkanı Ömer Ay, CHP Ürgüp İlçe Başkanı Fulya Gülşen Altınsoy ve İYİ Parti İlçe Başkanı Yakut Karagöz, CHP Ürgüp İlçe Başkanlığında ortak basın toplantısı düzenlemişti.

Yaptıkları basın açıklamasındaki son tespit maddesi şöyle:

"Ürgüp Belediyesi tarafından yapılan ihaleler temel ilkelere uyulmadan yapılmıştır. Rekabetin sağlanamaması, yaklaşık maliyetlerin araştırılmaması, eşik değerlerin altında kalmak için ihalelerin bölünerek yapılması nedeni ile kamu zararına neden olunmuştur."

Ama önce denetim komisyonunda bulunan ve yolsuzlukları usulsüzlükleri tespit eden 2 AKP''li ile bir CHP''li belediye meclis üyelerini tebrik ediyorum. CHP ve İYİ parti bununla yetinmeyip bir de suç duyurusunda bulunmuşlar.

Peki, denetim sonucunda ne bulmuşlar…

Gelin denetim komisyonu raporunda neler var hep birlikte bakalım.

İhale Kayıt No: 2020/369860

İşin konusu inşaat malzemeleri alım işi. İhale pazarlık usulü yapılmış. İhale kapsamında 650 metrekare ocak taşı, 1200 metreküp kum ve 500 adet çimento alımı yapılmış.

İhaleye Mavi Mimarlık, Osmanlı Yapı Elemanları teklif vermiş (ki en az üç teklif olması lazım) işi Osmanlı Yapı adlı firma 257 bin TL bedel ile almış.

Ne var bunda diyeceksiniz…

Devam edelim.

Anlatacağım.

Sözleşmeye göre 1 metreküp ocak taşı 180 TL''ye alınmış, 1 metreküp kum 50 TL, 1 adet çimento 16 TL''den alınmış. Denetim komisyonu bir piyasa araştırması yapmış ve 1 metreküp ocak taşının 80-90 TL olduğunu tespit etmişler. Yani sözleşme ile piyasadaki fiyat farkı 90-100 TL. Yani 65 bin TL fazladan para alınmış.

Başka bir ihaleye daha bakalım

İhale Kayıt No: 2020/519524

İhale numaralarını veriyorum ki inanmayan girip baksın…

Bu da inşaat malzemeleri alım işi. İhale yine 21-f''ye göre yapılmış. Yine iki katılımcı var. Yine Mavi Mimarlık ve Gürlek Hafriyat…

Yine ocak taşı alınacak. Bu sözleşmede ocak taşı kaçtan alınmış? 200 TL. Piyasada ne kadar 80-90 TL. İşin tuhafı bu malzemeler alınmış mı alınmamış mı o da belli değil. Alınmış ise nerede ne kadar kullanılmış kayıtlarda yok.

Devam edelim.

İhale Kayıt No: 2020/608214.

İhale konusu "Ladin alım işi." İhale yine 21-f''ye göre yapılmış. Neva Solar adlı firma ile sözleşme gerçekleştirilmiş. Sözleşme bedeli 318 bin TL. Sözleşmeye göre 1 adet Ladin fidanı 212 TL''den alınmış. Buna nakliye de dahil değil.

Denetim komisyonu araştırmış, piyasadan fiyat almışlar. Kaç lira: 70-100 TL. Yani Belediye pazarlık usulü yapmış olmasına rağmen iki katından fazla fiyata almış. Daha kötüsü, tespite göre Ladinler de kurumuş!

Hangisini yazayım inanın şaşırdım.

Denetim komisyonu belediyenin yaptığı 500 adet doğrudan alımlar ile ilgili hepsini denetleyememiş, içinden bazılarını rastgele seçmiş.

Çıkan sonuçlar felaket.

Tek tek yazayım…

Wallwasher marka aydınlatma tanesi 650 TL''den alınmış, piyasa fiyatı 200 TL.

24''lü Wallwasher marka aydınlatma tanesi 750 TL''den alınmış, piyasa fiyatı 300 TL.

9''lu ve 12''li Wallwasher marka aydınlatma tanesi 650 TL''den alınmış, piyasa fiyatı 175 TL.

Bir diğer alım da 120 metreküp ocak taşı ile duvar yapılmış. 1 metreküp duvar 500 TL''ye mal olmuş. Piyasa fiyatı ise 250 TL.

Sormuş komisyon ama mantıklı açıklama gelmemiş.

Diğer bir doğrudan alımda da 1250 metre beton bordür taşı yapıldığı, 1 metre fiyatının 24 TL olduğu anlaşılmış. Piyasadan sorulunca fiyatının 12 TL olduğu öğreniliyor.

Raporda da şu cümleye yer verilmiş:

"Piyasa fiyatının çok üzerinde neden daha pahalı ürün alımının tercih edildiği, tarafımıza gösterilen evrakların incelenmesinden anlaşılamamıştır."

İnanın bunun sonu yok.

Sayfalarca yazabilirim.

Sadece Ürgüp Belediyesi''nden bahsediyorum.

Bu ülkede iktidar değişimi yeterli olmayacak.

İktidar değişimi ile birlikte ahlak depremi yaşanması gerekiyor.

Belediyeler harcadıkları paranın babalarının parası olmadığını, alın teri ile çalışıp vergilerini ödeyen yurttaşların ve çocuklarımızın parası olduğunu idrak etmesi gerekiyor.

İdrak edebilirler mi, sanmam.

Çünkü toplu bir yozlaşmanın eseri bu…

Nasıl Marmara Denizi''nde yıllardır süren kanalizasyon deşarjları müsilaj sorunu yarattıysa, bugün de yıllardır süregelen yozlaşma, artık karşımıza her yerde çıkıyor; Köy muhtarlıklarından büyükşehir belediyelerine, hatta bakanlıklara kadar.