Akdeniz diyeti, meyve, sebze, tam tahıl ve sağlıklı yağları ön plana çıkarıyor. Kırmızı etten uzak durmak, süt ürünleri ve yağsız proteinleri ılımlı tüketmek ise diyetin temelini oluşturuyor. Araştırmalar, bu beslenme şeklinin insülin duyarlılığını artırdığını ve iltihaplanmayı azalttığını gösteriyor.

Harvard T.H. Chan Halk Sağlığı Okulu’ndan Profesör Frank Hu, “Küçük ama sürekli değişiklikler, milyonlarca diyabet vakasını önleyebilir” diyerek diyetin gücüne dikkat çekiyor.

BASİT YAŞAM TARZI DEĞİŞİKLİKLERİYLE DAHA BÜYÜK FARK

İspanya’da yapılan PREDIMED-Plus çalışmasında 4.746 katılımcı altı yıl boyunca takip edildi. Müdahale grubuna sadece Akdeniz diyeti değil, aynı zamanda günde yaklaşık 600 kalori azaltımı, tempolu yürüyüş, denge ve kuvvet egzersizleri ve profesyonel kilo kontrol desteği sağlandı.

Sonuçlar çarpıcı: Müdahale grubundaki katılımcılar, tip 2 diyabet riskini yüzde 31 daha az yaşadı. Ortalama 3,3 kilogram kayıp ve bel çevresinde 3,6 santimetre azalma elde edildi. Kontrol grubunda ise bu değerler çok daha düşük kaldı.

GÜNLÜK HAYATTA UYGULANABİLİR ADIMLAR

Bu araştırma, sağlıklı yaşamın karmaşık formüllere gerek duymadığını gösteriyor. İşte birkaç öneri:

  • Öğünlerde sebze ve tam tahıllara ağırlık verin.
  • Günlük yürüyüş veya hafif egzersizleri rutininize ekleyin.
  • Kırmızı et tüketimini sınırlayın, yağsız protein ve süt ürünlerini ılımlı tüketin.
  • Kalori alımınızı küçük adımlarla azaltın.

Profesör Miguel Martínez-González, “Her 100 kişiden yaklaşık üç kişinin diyabet gelişimini önlemek mümkün. Bu, küçük değişikliklerle büyük sağlık farkı yaratabileceğiniz anlamına geliyor” diyor.

ARAŞTIRMANIN DESTEKÇİLERİ

Çalışma, Avrupa Araştırma Konseyi, İspanyol Ulusal Sağlık Enstitüsü, Biyomedikal Araştırma Ağ Merkezi (CIBER) ve ABD Ulusal Diyabet, Sindirim ve Böbrek Hastalıkları Enstitüsü tarafından finanse edildi.