AKP'nin ünlü müsteşarının Rumları bayram ettirecek sözleri ortaya çıktı

AKP'nin ünlü müsteşarının Rumları bayram ettirecek sözleri ortaya çıktı
Makarios Drusiotis'in yeni kitabı Crans Montana'da, Türk Dışişleri Bakanlığı Müsteşarı Feridun Sinirlioğlu'nun Rum müzakereci Mavroyanis’e söylediği iddia edilen sözler gündeme bomba gibi düştü.

Editör: Özlem Kıral

KKTC eski Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş’ın danışmanı Sabahattin İsmail’in paylaşmasıyla gündem olan Crans Montana isimli kitaptaki bir kısım tepki topladı.

Kıbrıslı araştırmacı yazar Makarios Drusiotis, Crans Montana isimli yeni bir kitap kaleme aldı. Kitapta 2014 yılında yapılan Dışişleri Bakanlığı eski Müsteşarı Feridun Sinirlioğlu ile Rum müzakereci Mavroyanis’in arasında geçen görüşme de yer alıyor.

O görüşmeye dair kitaptaki detayları emekli Tümamiral Cem Gürdeniz de Twitter hesabından paylaştı.

Paylaşımında, "Dilerim Dışişlerimizin vatansever diplomatları gelecek nesillerin jeopolitik çıkarlarını tarihimiz ve ulusal onurumuzun hak ettiği çerçevede korumaya devam ederler" ifadelerini kullanan Gürdeniz tweetinde şu satırlara yer verdi:

Kıbrıslı Rum araştırmacı yazar Makarios Drusiotis’in yeni çıkan kitabı Crans Montana’da 27 Şubat 2014 tarihinde Türk Dışişleri Bakanlığı Müsteşarı ile Rum müzakereci Mavroyanis’in yaptığı görüşmeler detaylı yer almış. Bu görüşme kayıtları doğru ise Annan Planı rezaletinden hiç ders alınmamış ve aradan geçen on yılda üst hariciye bürokrasisinin aynı hatalı çizgide devam etmiş olduğunu söyleyebiliriz. Bir Türk müsteşarın Rum heyet karşısında mütareke dönemi ezikliğini aratmayacak ruh hali içinde KKTC devlet başkanına Türk toplumu lideri demesi; Kıbrıs’ın jeopolitik önemi yoktur iddiasında bulunması; Kıbrıslı Türkler Kıbrıs Rumlarına daha yakındır söylemini dile getirmesi kabul edilemez. Bu açıklamalar için kimden yetki ve onay alınmıştır. Anadolu, KKTC ve Mavi Vatan bütünlüğünü ortadan kaldıracak bu yaklaşım milli çıkarlarımızı yok edici boyuttadır. Dilerim Rum diplomatın iddiaları yalanlanır. Dilerim Dışişlerimizin vatansever diplomatları gelecek nesillerin jeopolitik çıkarlarını tarihimiz ve ulusal onurumuzun hak ettiği çerçevede korumaya devam ederler

cem-guuuuurdenizzzz.jpg

Sabahattin İsmail ise paylaşımında şu ifadelere yer verdi:

Dışişleri Bakanlığı eski Müsteşarı Feridun Sinirlioğlu,2014'de Rum müzakereciye neler söyledi, DİB diplomatları hakkında neler anlattı?

CB Eroğlu'na nasıl baskı yaptı, Müzakereci Osman Ertuğ niye istifa etti?

DİB'ndaki Amerikancı ekolün yaptıklarını okuyunca şok olacaksınız.

Druşiotis’in, Sinirlioğlu hakkındaki iddiaları

Makarios DRUŞİOTİS, Güney Kıbrıs’ın en iyi araştırmacılarından biridir.

Son kitabı “Crans Montana”nın Türkçe çevirisi, Kasım 2022’de, Galeri Kültür Yayınları tarafından yayınlandı.

368 sayfalık kitapta, birinci el kaynaklara dayanarak, Crans Montana’da çözümünün nasıl, neden ve kimler tarafından engellendiğini belgeliyor.

Kitabın 93. Sayfasında şok edici bilgiler var.

Rum müzakereci Mavroyannis ve müzakere heyeti üyesi Polis Poliviu 27 Şubat 2014’de Ankara’ya bir ziyaret yaparak Dışişleri Bakanlığı müsteşarı Feridun SİNİRLİOĞLU ile görüşmüştü. Mavroyannis, adaya döndükten sonra, 13 Mart 2014’de Rum Ulusal Konseyi toplantısına katılarak bilgi verdi. Ayrıca bir bilgi notu hazırlayarak Anastasiadis’e sundu. Bu bilgi notu sonraki yıllarda, Anastasiadis’in talimatı ile kitabın yazarı Makarios DRUŞİOTİS’e de verildi.

DRUŞİOTİS, 13 Mart 2014 tarihli Rum Ulusal Konseyi tutanaklarından ve Anastasiadis’e verilen bilgi notundan Mavroyannis’in anlattıklarını şöyle aktarıyor:

“.... 13 Mart’ta Mavroyannis, Ulusal Konsey’e Ankara ziyareti ve Sinirlioğlu ile yaptığı görüşme hakkında bilgi verdi..... Mavroyannis, muhatabının..... kendilerini zorda bırakacak terminolojiyi kullanmamak adına, çok dikkatli davrandığını dile getirdi. Anastasiadis’ten CUMHURBAŞKANI olarak söz ederken, Eroğlu’ndan bahsettiğinde, KIBRISLI TÜRK LİDER dediğini belirtti. Esas olarak SİNİRLİOĞLU, Türk Dışişleri Bakanlığında iki düşünce olduğunu, bunlardan birinin ORDUDAN ETKİLENEN SERT ÇİZGİDE DURAN DERİN DEVLET EKOLÜ, ötekininse, KENDİSİNİN DE İÇERİSİNDE BULUNDUĞU “KIBRIS, SORUNUNU TÜRKİYE ‘YE BİR AĞIRLIK OLARAK GÖREN VE BUNDAN KURTULMAK İSTEYEN “ ekol olduğunu açıkladığını söyledi... Mavroyannis, Sinirlioğlu’nun açıkladığı görüşleri şöyle özetlemişti:

“ Mevcut durumun sürdürülebilir olmadığını netleştirdi. Bizi birleştiren şeylerin ve kültürel özelliklerin çok olduğunu, ayıran unsurların ise az olduğunu sürekli vurguladı. KIBRIS TÜRK TOPLULUĞUNUN, TÜRKİYE’YE GÖRE, KIBRIS GREK TOPLULUĞUNA ÇOK YAKIN OLDUĞUNU VE KIBRISLI TÜRKLERLE TÜRKİYE ARASINDAKİ FARKLILIKLARIN DAHA FAZLA OLDUĞUNU ISRARLA ORTAYA KOYDU...Mavroyannis Sinirlioğlu’yla yaptığı özel sohbeten de değindi.....

SİNİRLİOĞLU İÇTE FARKLILIKLAR OLDUĞUNU KABUL ETTİ. “FAKAT TÜRKİYE’NİN BUGÜNKÜ JEO POLİTİK YAKLAŞIMINDA KIBRIS SORUNUNUN EBEDİLEŞMESİNE YER OLMADIĞINI..... “ söyledi....

*

Makarios DRUŞİOTİS’in aktardığı Sinirlioğlu’nun bu sözleri, (eğer doğru ise) büyük bir skandaldır.

Koskoca Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanlığı müsteşarının, gayrı meşru, işgalci, savaş suçlusu, soykırımcı, gaspçı cüce Rum devletinin bir memuru karşısında sergilediği tavır ve söylediği sözler çok hatalıdır.

TC Dışişleri müsteşarının kapalı kapılar ardında, Rum müzakereciye konuşurken, gayrı meşru Rum yönetimi Başkanından “Cumhurbaşkanı”, KKTC Cumhurbaşkanından “Toplum lideri” olarak söz etmesi inanılır gibi değildir.

Dilerim sn. Sinirlioğlu gayrı meşru cüce Rum devletinin bir memuru karşısında böyle bir BOŞBOĞAZLIK yapmamıştır.

Dışişleri Bakanlığında “katı derin devlet ekolü” ile “Kıbrıs’ı Türkiye’nin sırtında yük olarak görüp bu yükten kurtulmak isteyenlerin ekolü olduğunu” iddia etmek kendisinin de bu ikinci ekol içinde olduğunu söylemek bir Türk diplomatının sözleri olamaz

İddialar içinde en ağırıma giden şey ise Sinirlioğlu’nun "Kıbrıs Türklerinin, Türkiye Türklerine göre, Kıbrıs, Rumlarına daha yakın olduğunu ve Türkiye Türklerinden çok farklı olduğumuzu ” söylediğinin ileri sürülmesidir.

Oysa biz aynı kökten, aynı milletten, aynı dilden, aynı topraklardan, aynı milli tarihten gelen gerçek kardeşleriz. Bu nasıl bir nifaktır, nasıl bir iştir.

Bu safsata aslında, ABD ve Rum-Yunan kara propaganda merkezlerinin uydurduğu bir psikolojik savaş sloganıdır

Bu saçmalığı ilk kez bana, Annan Planı referandumu öncesinde, HAYIR kampanyası yürüttüğümüz VOLKAN Gazetesi’ne gelen ABD Büyükelçiliği Türk işleri masası yetkilisi söylemişti

Köyleri gezerek EVET kampanyası yapan ABD Büyükelçisi ve ABD Kıbrıs Özel Temsilcisi Weston aleyhine “YANKEE GO HOME” manşeti atmıştık. Bu manşet üzerine gazetemize gelen ABD’li diplomat " DNA araştırması yaptık. Kıbrıs Türklerinin, Türkiye Türklerine göre, Rumlarla daha çok benzeştiğini gördük” deyince, ona ağzının payını verip kapıyı göstermiştik.Aynı safsatayı Sinirlioğlu’nun da söylemesi,onun olası bağlantılarını da ortaya çıkarmıştır

DRUŞİOTİS’İN kitabında Mavroyannis’in ağzından, Sinirlioğlu’na atfettiği sözleri doğru bulmak mümkün değildir

Ancak şu da bir gerçek ki, SİNİRLİOĞLU, gerek 11 Şubat 2014 Eroğlu-Anastasiadis ortak açıklama metninin kabul edilmesinde, gerekse Crans-Montana sürecinde akıl almaz tavizlerin verilmesinde belirleyici rol oynamıştır. Hatta, ortak açıklamayı kabul etmemekte direnen Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu ve müzakereci Osman Ertuğ’a baskı yapmak için,dönemin Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu ile KKTC’ye gelmiş ve Amerikalılarla Rum yönetiminin birlikte hazırladığı metni kabul etmeleri için onlarla sert tartışmalar yapmıştı Rivayete göre, Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu ile bir görüşmesinde, cep telefonundan ABD Büyükelçisini de aramış ve telefonu Eroğlu’na uzatarak, “bak konuş, Amerikalılar belgenin kabulünde çok ısrarlı" demişti

Neticede Davutoğlu ve Sinirlioğlu’nun baskıları sonucu belge kabul edilince, müzakereci Osman Ertuğ da tepki olarak görevinden istifa etmişti.

O dönem ABD Başkan yardımcısı olan şimdiki başkan Biden de belgenin kabulünün ardından Mayıs 2014’de Güneye gelerek Anastasiadis’e destek vermiş, sonra ilk kez, Kuzeye geçerek Cumhurbaşkanı Eroğlu ile Cumhurbaşkanlığı çalışma ofisinde görüşmüştü.

Türkiye Dışişleri Bakanlığı, son 75 yılda, Milli Kıbrıs davamızı sıfırdan alıp bugünlere taşıyan çok değerli diplomatlara sahip olmuştur. Onların adları tarihe ve gönüllerimize altın harflerle kazınmıştır. Hepsini saygı ile, minnetle, şükranla anıyorum

Umarım bu şerefli Bakanlığın bir üyesi olan Sinirlioğlu,bir an önce detaylı bir açıklama ile Duruşotis’in Rum Ulusal Konseyi tutanaklarında ve Mavroyannis’in bilgi notunda yer alan bu iddiaları yalanlar İşte kitabın ilgili bölümleri.

Buradan da okuyabilirsiniz. Okuyunca kahroldum, şok oldum, çok çok üzüldüm. Bir ara TC Dışişleri Bakanlığı ve BM Daimi Temsilciliği de yapan Sinirlioğlu bu kitapta yazılan iddialarla ilgili mutlaka açıklama yapmalı.

1.jpg

2.jpg

3.jpg

4.jpg

5.jpg

6.jpg

7.jpg

8.jpg

9.jpg

10.jpg

11.jpg

12.jpg