Anavatan Türkiye''de birbiri ardına adeta planlanmış bir şekilde çıkan orman yangınları ve bu yangınlar nedeniyle hayatını kaybeden kardeşlerimiz ile doğaya verilen zarar yüreklerimizi kanatmaktadır. Yangınların PKK ve FETÖ terör örgütleri ile bağlantısı, sürdürülmekte olan soruşturma neticesinde belirlenecektir. Özellikle Türkiye turizminin en önemli bölgelerinde başlayan yangınlarda, Covid-19 salgını nedeniyle olumsuz şekilde etkilenen ekonomimize bir darbe daha vurulmasının hedeflendiği oldukça nettir. Türkiye''nin düşmanları iş başındadır. Türkiye''nin son yıllarda emperyalist Batı''ya, özellikle AB ve ABD''ye, boyun eğmeyen bağımsız dış politika yürütmesi Türkiye''yi hedef haline getirmiştir. Bölgemizde ve Kıbrıs''ta oyunları ve planları bozulan ülkeler Türkiye''ye ders vermek istemekte ve Kıbrıs''ta, Doğu Akdeniz''de, Ege''de kısaca bölgemizde geri adım atarak ödün vermesini sağlamaya çalışmaktadır. Türk halkı olan biteni iyice anlamalı, iç siyasi gailelerle yapılmakta olan tartışmalara, iktidar savaşlarına kulak vermemeli ve emperyalizmin düşmanlıklarına karşı uyanık olmalıdır. Türkiye büyük bir sınavdan geçmektedir. Anavatan Türkiye''de iç savaş çıkarmaya, ülkeyi bölmeye yönelik girişimlerin başarısız olması için gereken ne varsa yapılmalıdır. ''Ateş terörüne'' karşı birlik, beraberlik ve dayanışma içerisinde olunmalı, yaralar süratle sarılarak Türk milletinin gücü dünyaya gösterilmelidir.

BM terörü Kıbrıs''ta devam!

Kıbrıs''ta Birleşmiş Milletler''in (BM) Kıbrıs Türk halkını yok saymaya ve Rum tezlerine destek vermeye yönelik karar üretme politikası, ''siyasi terörü'' sürmektedir.

Geçtiğimiz günlerde Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK), Kıbrıs''taki Birleşmiş Milletler Barış Gücü (BMBG-UNFICYP) misyonunun görev süresini 6 ay daha uzattı. KKTC Cumhurbaşkanlığı, Dışişleri Bakanlığı ve Anavatan Dışişleri Bakanlığı Kıbrıs''ta konuşlu Birleşmiş Milletler Barış Gücü''nün (BMBG) görev süresinin uzatılması kararına tepki gösterdi, kararla ilgili KKTC makamlarının rızasının ve onayının bir kez daha alınmamasını eleştirdi.

BM, BMBG''nin görev süresinin uzatılması için sadece Güney Kıbrıs Rum Yönetimi(GKRY) makamlarını muhatap alıp gerekli istişarede bulunurken, KKTC makamları ile tamasa geçilmemesi, Kıbrıs Türk halkını ve demokratik yollarla seçtiği makamlarını yok saymayı sürdürmesi artık bardağı taşırdı. Kıbrıs Türk halkının varlığını ve iradesini, binbir meşakkatle kurduğumuz devletimizi ve eşit statümüzü tanımamakta ısrar edenlerle temasımız hemen kesilmelidir… Bizi tanımayanı biz de tanımamalıyız… Kıbrıs Türk halkını yok sayan, eşit davranmayan, Rum-Yunan ikilisinin şer planlarının destekçisi BM''ye gerekli ve unutamayacağı ders verilmelidir. KKTC sınır kapıları BM''ye kapatılmalı ve BM görevlilerinin KKTC''ye girişleri yasaklanmalıdır. 27-29 Nisan tarihleri arasında Cenevre''de gerçekleştirilen BM Genel Sekreteri Antonio Guterres''in başkanlık ettiği 5+1 gayriresmî toplantısında BM kayıtlarına geçirilen egemen eşitliğe dayalı iki devletli çözüm modeli ile 6 maddelik öneri paketinde müzakerelerin yeniden başlaması için uluslararası statümüzün tanınması talebimize uygun, buna paralel cesur ve kararlı adımlar atılmalıdır. BM''nin Rumcu tavrını protesto açıklamaları ile sınırlı kalınmamalı, bu durum bir iki lafla geçiştirilmemelidir.

Duayen emekli Büyükelçimiz Tugay Uluçevik, BMGK''nin KKTC makamlarına danışmadan aldığı kararla ilgili sosyal medyada görüşünü paylaştı ve bunu ayrıca bana gönderdiği notla da duyurdu.. Siz değerli okurlarımla paylaşıyorum; Uluçevik şunları yazmış:

"Kıbrıs''taki BM Barış Gücü''nün (UNFICYP) görev süresinin BMGK tarafından uzatılması hakkındaki 29 Temmuz 2021 tarihli ve 2587 sayılı karar hakkında KKTC Dışişleri Bakanlığı tarafından yapılmış olan açıklama konusunda Facebook''ta düştüğüm kısa notu aşağıda saygılarımla paylaşıyorum: "Bu kadar söze hiç lüzum yoktu. ''Egemen eşitlik temelinde iki devletli çözüm'' hedefi ve politikası açıklandığına göre artık bu defa KKTC''nin açıklaması zorunlu hale gelmiş tek karar vardı: O da ''BM Barış Gücü''nün KKTC''nin ülkesinin sınırları içindeki görevi ve faaliyetleri 31 Temmuz 2021 saat 24:00''de sona erecektir.'' İnandırıcılık için bu zorunluydu. UNFICYP''in görev süresinin uzatılma prosedüründe 1964''ten itibaren ilgili bütün taraflarla istişare edilmiş; uzatma için rızaları alınmış; BMGS bunu raporunda yayınlamış ve BMGK da kararında bunu ifade etmiştir.                                                                                                                                                                                                                         2000''li yıllardan itibaren Kıbrıs Türk tarafıyla (KKTC) istişare edilmez olmuştur. Kıbrıs Türk tarafıyla istişare edilip uzatma için mutabakatının sorulmaması tek başına Türk tarafının görev süresini KKTC''de sona erdirmesi için yeterli ve geçerli gerekçedir. UNFICYP Türk tarafının yıllardır karşı olduğunu açıkladığı 4 Mart 1964 tarihli ve 186 saylı BMGK kararına göre kurulmuş ve faaliyet göstermektedir. 186 sayılı karar 1960 Anayasası''na aykırı biçimde Ada''da sadece Rumlardan oluşan bir sözde Hükûmeti, Kıbrıs Türk halkını da temsil eden Kıbrıs Cumhuriyeti''nin yasal Hükûmeti olduğu varsayımına dayanmıştır."

Bir taraftan emperyalizmin ''ateş terörü'' diğer taraftan ''BM''nin siyasi karar terörü'' Türkiye ve Kıbrıs Türk halkını hedefine koymuştur. İnatla mücadelemizi sürdüreceğimiz, haklarımızdan geri adım atmayacağımız dost düşman tarafından bilinmelidir.