Uzun bir lig maratonundan sonra, hala ne için icat edildiği belli olmayan Süper Final’in sonuna doğru gelirken, Galatasaray’ın kaybetme lüksü yoktu. Ancak sarı kırmızılılar 4 gün önce rahat bir mücadele sonrasında deplasmanda yendiği rakibini, evinde yenmenin zorluğunu biliyordu. Zira bu sezon deplasmanda 2 kez yendiği Trabzon’u evinde geçememiş hatta beraberliği zor kurtarmıştı.
Fatih Terim Arena’da geçen maçtaki kadroda değişiklik yapmamış. Trabzon ise Avni Aker’de yokluğunu büyük ölçüde hissettiği Burak ile ikinci yarıda oyuna giren Alanzinho ile maça başlamıştı. Galatasaray karşılaşmanın ilk yarısında geçen maça göre daha az gayretli ve daha beceriksizdi. Sarı kırmızılılar daha çok topa sahip olmasına rağmen kale önünde etkili olamadı. Bunda uzun süre aynı kadroyla oynamanın yorgunluğu vardı. Trabzon ise bu kez daha dikkatli daha etkiliydi. İlk yarının sonunda hakemin yanlış devam kararı ile pozisyon bulan Burak’ın topu Muslera’ya teslim etmesi maçın kırılma dakikasıydı. Tolga Özkalfa’nın Semih’e yapılan faulu es geçmesi az daha maçın kaderini değiştirecekti.
Galatasaray ikinci yarıya biraz daha hızlı ve baskılı başladı. Sanırım Terim ekibine kazanmaları gerektiğini bir kez daha tekrarlamıştı. Maçın hareketlenmesi sertlikleride beraberinde getirdi. Maçın hakemi ikinci yarının ilk çeyreğinde 5 sarı kart gösterdi. Kazanmaktan başka alternatifi olmayan Terim, Aydın ve Baros değişiklikleriyle oyunu rakip sahaya yıktı. Bu dakikadan sonra sarı kırmızılılar rakip sahada daha çok pozisyon buldu. Dün gece Arena’da tarih yine tekerrür etti. Sarı kırmızılılar, Trabzonspor’u 3. kez yenemedi. Bu beraberlikle Galatasaray şampiyonluk yolunda ezeli rakibi Fenerbahçe karşısında bütün avantajlarını yitirdi.