Avrupa Birliği IPA Programı kapsamında başlatılan, "Türkiye'deki İçme Suyu Kaynaklarının ve Arıtma Tesislerinin Değerlendirilmesi Projesi"nin kapanış toplantısında konuşan Veysel Eroğlu, suyun hayatın devamı için büyük önem taşıdığına işaret etti.
Eroğlu, kurumların en önemli görevinin vatandaşa yeterli miktarda su temin etmek olduğunu, susuzluğun ülkeler için büyük sorunlar yaratabildiğini söyledi.
Dünya Sağlık Örgütü'ne göre, salgın hastalıkların yüzde 90'ının sağlıksız ve yetersiz sudan kaynaklandığını aktaran Eroğlu,Türkiye'de susuzluğun sıkıntılarının geçmiş dönemlerde yaşandığını belirtti. Eroğlu, "Çok büyük göçler neticesinde yeterli şekilde içme suyu getirilemediği, alt yapı yatırımları yapılamadığı için genelde bizlerden önce büyükşehirler, hep su sıkıntısı çekmiştir" dedi.
Eroğlu, kendisi İSKİ Genel Müdürü olmadan önce İstanbul'da yeterli su olmadığına, şehre 15 günde bir su verilebildiğini söyleyerek, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olduğu dönemde kendisine muhtarları toplayarak, taleplerini dinlemesi talimatı verdiğini söyledi.
'SU ÇOK ÖNEMLİ, SUDA BÜYÜK DÜŞÜNMEK LAZIM'
Göreve gelmesinden kısa bir süre sonra "su kesintisi olmayacağını" ilan ettiğini hatırlatan Erdoğan, sözlerine şöyle devam etti:
"Su çok önemli. Suda büyük düşünmek lazım. Birincisi, planlamaları yanlış yaptık. Nüfus tahminlerini çok kere yanlış yaptık. Ben, bütün geçmiş raporlara baktım. İstanbul için nüfusu ne tahmin etmişler diye? En fazla tahmin eden 2040 yılı nüfusunu 3,5 milyon tahmin etmiş. Şimdi İstanbul nüfusu ne kadar? 15 milyon. Büyük düşünmemiz lazım. 35 milyon nüfusun su ihtiyacını karşılayacak kadar suyu hazır edelim, su fazla gelirse fazla olsun."
Su için yatırımın önemli olduğunu söyleyen Eroğlu, "Hiçbir vatandaşı susuz bırakmaya hakkımız yok. Herkese su vermek durumundayız. Musluğu açtığı zaman, istediği anda, gece yarısı dahi musluğu açıp, su içebilmeli. Hükümetimiz bunu sağladı" dedi.
'81 İLİMİZLE İLGİLİ EYLEM PLANI HAZIRLADIK'
Kentlerde su sıkıntısı yaşanmaması için çalışmalarını sürdüreceklerini ifade eden Eroğlu, "81 ilimizle ilgili büyük bir eylem planı hazırladık. Planda, şehirlerin mevcut su kaynakları, onların kalitesi, 2071 yılına kadar nüfus ve su ihtiyaçları var. Arz ve talep grafiklerini çizerek, bütün şehirlerin, 2071'e kadar planlamalarını yaptık. Mühendis arkadaşlar, düşününce büyük düşüneceksiniz. Günübirlik çözümler, en kötü çözümdür. Dolayısıyla bizim prensibimiz, en az 30, 40 yıl sonrasının ihtiyaçlarına göre plan yapmaktır" diye konuştu.
Suyu kaynağından musluğa kadar kontrol etmek gerektiğinin altını çizen Eroğlu, "Vatandaşlarda nedense 'şebeke suyu içilmez' diye bir kanaat var. Ama ben biliyorum, çoğu şebeke suyu, satın aldıkları damacana sularından çok daha kaliteli" dedi.
Şehirlerde su kayıplarının çok fazla olduğunu söyleyen Eroğlu, bununla ilgili yönetmelik çıkardıklarını ve konunun takibini de yapacaklarını vurguladı. Eroğlu, "Suyun kaynağından başlayarak içme suyu arıtma tesisi, içme suyu depoları, içme suyu şebekesi, ev bağlantıları ve bina içi tesisatları dahi kontrol etmemiz lazım. Bunlar dört dörtlük olursa su kirlenmeden musluğa kadar ulaşır. Bu da çok zor birşey değil" ifadelerini kullandı.
