"Bu tasarım ve lansman şovu için ne bedel ödendi"

"Bu tasarım ve lansman şovu için ne bedel ödendi"
Günboyu gazetesi yazarı Levent Özeren, yerli otomobil projesine ilişkin dikkat çeken bir yazı kaleme alırken, "Bu tasarım ve lansman şovu için ne bedel ödendi" diye sordu.

"Hiçbir vatan evladı, ülkesinin kalkınması için yapılacak en ufak bir hamleye karşı çıkmaz, kudurmaz, çatlamaz, patlamaz" diyerek iktidara yakın medyanın yerli otomobil eleştirilerini yerden yere vurmasına tepki gösteren Günboyu gazetesi yazarı Levent Özeren, "Neden 'yeni, yerli' diyerek pamuklara sarıp gizleyip büyük bir gizem ve sır algısı yaratarak bize sundunuz diye sormayalım mı?" dedi.

Özeren'in "Yerli oto ve Gemlik" başlıklı yazısı şöyle:

"Sağlıklı ve mutlu yeni bir yıl dileyerek, 2020'nin ilk yazısıyla merhaba.

Yeni ve yerli otomobil fabrikasının, Bursa ili Gemlik ilçesinde yapılacağı açıklandı.

Önce şunu açıklığa kavuşturalım. Hani diyorlar ya; ''Kudurun, Çatlayın, Patlayın, Kıskanın...'' falan.

Hiçbir vatan evladı, ülkesinin kalkınması için yapılacak en ufak bir hamleye karşı çıkmaz, kudurmaz, çatlamaz, patlamaz.

Fakat vatanını seven, geleceğini düşünen herkes sorgular, düşünür, daha iyisi olsun, kimse hak yemesin, yatırımlardan 3-5 kişi değil, ülkesi faydalansın ister.

İtalya'dan brandalara sarılıp getirilen otoların 2017 yılında tasarlandığı, 2018'de Çin'de fuarda sergilendiği ortaya çıktı.

"Neden 'yeni, yerli' diyerek pamuklara sarıp gizleyip büyük bir gizem ve sır algısı yaratarak bize sundunuz" diye sormayalım mı?

"Bu tasarım ve lansman şovu için ne bedel ödendi" diye sormayalım mı?

2015 yılında 40 Milyon Euro harcandığı iddia edilen, yandaş medyaya göre sipariş için kuyruğa girilen bir mazi varken, sorgusuz sualsiz inanmamızı beklemek biraz tuhaf değil mi?

Güven paranoyası var bizde arkadaş. AKP iktidarı sayesinde, her şeyi sorgular hale geldik.

Bir hafta önce söyleneni alkışlayıp bir hafta sonra tam tersi söylendiğinde yine alkışlayanlar, koşulsuz şartsız biat edenler, sorgulamanın kelime anlamını dahi bilmezler.

Hiç kusura bakmayın, çatlasanız da patlasanız da biz sorgulamaya devam edeceğiz.

Bizim tat alma duyu organımız "kudurun" diyenler kadar gelişmiş değil!

Gelelim Gemlik'e...

Deniz ve zeytin ağaçlarının kucaklaştığı Gemlik. On yıllardır ne yapılacağına karar verilemeyen, bir türlü yolu belirlenemeyen doğa harikası Gemlik.

Sanayi mi? Sayfiye mi? Turizm mi? Tarım mı? Karmaşasından sıyrılamayan, birinci derece deprem bölgesinde bulunan Gemlik!

Tarih 2017 Aralık!

OHAL kapsamında 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararname;

MADDE 13- 15/5/1959 tarihli ve 7269 sayılı Umumi Hayata Müessir Afetler Dolayısiyle Alınacak Tedbirlerle Yapılacak Yardımlara Dair Kanuna aşağıdaki geçici maddeler eklenmiştir.

''GEÇİCİ MADDE 25- Bursa İli Gemlik İlçesinin deprem tehlikesi altında bulunması ve İlçe sakinlerinin hâlihazırdaki yerleşim yerlerinden nakledilmesinin zorunlu bulunması sebebiyle..." şeklinde devam ediyor.

Kısaca "deprem riski nedeniyle, Gemlik'te risk altında bulunan yerleşim alanlarının, risk taşımayan alanlara nakledilmesi zorunlu" diyor.

Daha sonra tartışmalar üzerine, 696 sayılı kararnamedeki "zorunluluk" ibaresi;

"Bursa İli Gemlik İlçesinde deprem tehlikesi altında bulunan yapıların dönüştürülebilmesi ve yeni yerleşim yerlerinin belirlenmesi için…" şeklinde değiştirildi.

Yine Aralık 2017 tarihinde, 696 sayılı KHK'nın yayımlanması sonrası dönemim AKP'li Belediye Başkanı şöyle diyor;

“Gemlik için tarihi bir karar. İlçede bu karardan herkes çok mutlu oldu. 1999 depreminin merkezi burası olmamasına rağmen, depremi çok şiddetli bir şekilde yaşamıştık. Gemlik ilçesinin kurulduğu yer bilimsel olarak tamamen balçık zemine sahiptir. Yapılar deniz kumu ile yapıldığı için binaların taşıma gücü zayıflamıştır. 4 mahallemizdeki yaklaşık 50 bine yakın vatandaşımız büyük bir risk altındadır. Allah korusun 6 şiddetinde bir deprem olacak olsa, binlerce vatandaşımızı kaybetme riski ile karşı karşıyayız."

Şimdi biz, 2 yıl içinde gelinen noktayı sorguladığımızda "kudurmuş" mu olacağız?

31 Mart seçimlerinde AKP belediye seçimlerini kaybetti, Gemlik Belediyesi Millet İttifakı ile CHP'ye geçti.

Belediye Başkanı Mehmet Uğur Sertaslan ile görüştüm. Sözleri bizi daha çok sorgulamaya yöneltti.

Başkan diyor ki;

"Otomobil Fabrikası'nın Gemlik'e yapılacak olması, hem bir Türk vatandaşı, hem de Belediye Başkanı olarak bana gurur verir."

Bu sözünden sonra endişelerini dile getiriyor;

-Gemlik'in nüfusu 112.000

-Yeni yapılacak yatırım ile 20.000'e yakın istihdamdan söz ediliyor, bu Gemlik'in 70-80.000 göç alması demek.

-Gelecek işsiz göç dalgası ile, 5 yıl içinde Gemlik Nüfusu'nun 250.000'lere ulaşması söz konusu hale gelebilir.

-Bunla ilgili acil eylem planı hazırlıklarına derhal başlayacağız.

-İmar ve plan değişiklikleri, alt ve üst yapısı ile Gemlik'i hızlı bir şekilde yapılandırmamız gerekiyor.

Başkan'a soruyorum;

"Merkezi yönetim, Gemlik ile ilgili sizden veya sizden önceki dönemden bilgi, sunum, herhangi bir rapor istedi mi?"

-Hayır, bizim bu konuda hiç bir dahlimiz olmadı, biz de televizyonlardan, gazetelerden öğrendik.

Hal böyleyken sormayalım mı?

Bu kadar büyük bir projeyi Gemlik'te yapacağınızı açıklıyorsunuz, Gemlik ile ilgili kimlerle istişare yaptınız?

Gemlik Belediyesi, Gemlik STK'ları, Gemlik halkı ne düşünüyor?

Neredeyse bir Gemlik nüfusu daha ortaya çıkma ihtimali varken, kim veya kimler karar aldı?

2 yıl önce deprem riski nedeniyle 10.000 evin, 50.000 insanın taşınması planlanırken, bugün bu sayılardan fazla yapı ve insan yerleşecek olması nasıl açıklanır?

Hem yatırım, hem de şehir planlarını yapan bürokrasi, bu kararları birkaç günde mi alırlar?

Bu ciddiyetsizlik değil mi?

"Kudurduğumuzu" düşünenler, düşünmeye, biz de sorgulamaya devam edelim;

696 sayılı KHK'nın yayımlandığı tarihten hemen sonra, Gemlik Belediyesi'nde imar plan değişiklikleri oldu mu?

Olduysa, toplam kaç Mt2 alan için değişiklik yapıldı?

Değişiklik yapıldıysa, yapılan arazilerin sahipleri kimler, belediye ile ilişkileri ne düzeyde?

Aralık 2017 tarihinde yayımlanan 696 sayılı kararname sonrası, Gemlik'in taşınması planlanan bölgelerde tapu hareketleri nasıl gerçekleşti?

6-7 km. uzaklıktaki Orhangazi'de 4 TOKİ inşaatı yapıldığı halde, birinci derece deprem bölgesi olan Gemlik'e neden TOKİ girmedi, Gemlik müteahhitlere teslim edildi?

Bu günden sonra Gemlik'e TOKİ girerse, yapacağı inşaat arsalarının, hangi tarihte imarları planlandı veya tapuları el değiştirdiği sorgulanmasın mı?

Biz bu kadar hatırlatma yapalım.

Bundan sonrası, Gemlik Belediyesi'ne, Gemlik STK'larına, Gemlik Medyası'na ve en önemlisi Gemlik Halkı'na düşer.

Sağlıkla, sevgiyle tekrar iyi yıllar..."