Doğrudur CHP’ye oy verenler eğitimi en yüksek olan seçmen profilidir.
Sorgulayıcıdırlar.
Biat değil itiraz kültüründen
beslenirler.
Ama bir doğru daha var.
CHP seçmeninin önemli bir bölümü Jakoben yani tepeden inmecidir!
Özgürlükçü geçinirler ama keskin önyargıları vardır!
Bozuk plak misali bazen hep aynı şeyleri tekrar ederler.
Hatırlayın, o CHP kamuoyunun önde gelenleri bir ara Deniz Baykal’a hizipçi der dururdu!
Öyle ki bu imaj Baykal’ı yıllarca hep izledi!
Oysa çok iyi biliyorum ki Deniz Bey öyle biri değildi!
Ona hizipçi diyenler de partide ikbal bulamayan isimlerdi!
Bugünkü CHP’de de Deniz Baykal’a yıllardır yapılanın bir benzerine tanığız!
CHP’de bildik o zümre şimdi Kılıçdaroğlu için türbancı demeye başladı!
Vallahi pes!
Yahu adamın derdi post, yani Genel Başkanlık makamında yerini sağlamlaştırmak değil, CHP’yi büyütmek ve oyunu artırmak!
Arayışı ve çırpınması bunun için lakin o Jakoben kafa bunu anlamıyor!
1946’dan bugüne CHP bir kez olsun tek başına iktidar olabildi mi?
Olamadı ise nedir bunun sebebi ?
İşte Kemal Kılıçdaroğlu o nedenlere inmek istiyor ama gel sen bunu CHP’deki o statükoculara anlat!
Bu ülkenin 90 bin camisinde beş vakit ezan okunabiliyorsa bu Mustafa Kemal ve onun siyasi örgütlenmesinin sayesinde, lakin buna rağmen Anadolu kırsalındaki algı CHP’nin dinsiz olduğu değil midir?
Hep yazdık tekrar yazalım!
Din ve inançla hiç bir şeyi yarıştıramazsınız!
Ondan dolayı inancı aradan çıkarmak gerekiyor!
İşte Kemal Kılıçdaroğlu’nun laiklik söylemi ve türban açılımı bunun
içindir!
Kemal Bey’in yapmak istediği CHP’ye yapıştırılan haksız din düşmanı imajını ters-yüz etme adımıdır ki aynı şeyi Bülent Ecevit “İnançlara saygılı laiklik” diyerek yapmış keza Baykal da Kutlu Doğum Haftası törenlerine katılarak yapmıştı..
Türkiye’de siyaset, imajlar ve liderler üzerinden yürüdüğünden Kemal Bey’in bu adımının metodu belki tartışılabilir ama kendisi yüzde yüz
doğrudur.
Bir başka şey, AKP’nin elinden bu argüman alınmazsa onu yıkmak mümkün olmaz ve haksız rekabet
sürüp gider.
CHP’li tepeden inmecilere konuya bir kez olsun bu cepheden bakmalarını öneriyoruz!

HANGİSİ...
Omurgasız mı küfür, alçak şerefsiz mi?
Başbakan Erdoğan önceki gün kıyameti kopardı ve kendisi için omurgasız diyen Kemal Kılıçdaroğlu’nu adeta küfürcü ilan etti. Doğrudur, omurgasız ifadesi siyasi nezakete ve zarafete uygun bir tanımlama değil ama sorarım size, alçak ve şerefsiz demek uygun bir tanımlama mı? Evet lütfen ikisini kıyaslayın ve karar verin!.. Kılıçdaroğlu’na omurgasız dediği için hücum eden Tayip Erdoğan değil midir, Kocatepe Camii çıkışında MHP’yi kameralar önünde alçaklıkla suçlayan?.. Keza aynı Tayyip Bey değil midir referandum sürecinde   meydanlarda şerefsizlik ithamlarında bulunan?.. Sen alçak ve şerefsiz deyince küfür olmuyor, ama Kılıçdaroğlu omurgasız dediği zaman küfür oluyor öyle mi?.. Bu ülkede üslup noktasında en son konuşabilecek siyasetçi Tayyip Erdoğan’dır.

MESAJ...  
Zahit Akman ve Murat Yalçıntaş
Soru basit, Zahit Akman gibi hakkında Alman yargısında davalar açılan ve sanık olan bir kişiyi sahiplenip onun Türkiye’de soruşturmasını  kendi onayına bağlayıp engel olan Tayyip Erdoğan ne oldu da Murat Yalçıntaş’ın ipini çekti? Bu konuda kulislerde söylenenler şunlardır: 1)Murat Yalçıntaş’ın AKP’nin altını oyacak yeni  muhafazakar bir siyasi oluşumun içinde olması. 2) Abdullah Gül’e yakın olması. 3) Rifat Hisarcıklıoğlu ve Sinan Aygün’e yakın olması. 4) Murat Yalçıntaş’ın üstüne gidilerek, yeni siyasi oluşum arzusu içinde olan Rifat Hisarcıklıoğlu ve benzerlerine mesaj verilmesi. 5) Tayyip Erdoğan’ın kilitlendiği malum hedefi için her şeyi yapabileceğini göstermesi!

BU DA OLDU...
AKP, santralciyi medyada programcı yaptırdı!
Yazacaklarımın onlarca ve hatta yüzlerce şahidi var ki biri de benim. Türkiye gazetesinde haber müdürü ve temsilci olduğum günlerde  gazetemizde erkek bir santral görevlisi vardı. Hem benim, hem rahmetli Yalçın Özer’in hem de muhabirlerin telefonunu bağlardı ki bu delikanlı bu işi abartısız olarak 10 küsur sene yaptı. Eğitimi yoktu ve ilginç bir karakterdi. Elini her gün 50 kere yıkamak gibi huyları vardı.. Bazen de kendi kendisiyle konuşurdu ki bütün Türkiye gazetesi Ankara personeli onun taklidini yapardı.. Ve bu delikanlı AKP’den bir aracı bulup önemli bir medya grubunda şimdi, ciddi ciddi programlar yapıyor iyi mi?.. Bu kadarına da vallahi pes!