Rum Yunan ikilisi ve bunların destekçileri İngiltere ile ABD''nin Türkiye ve KKTC''yi hedef alan düşmanca şer planları tehlikeli boyuttadır. ABD''nin, Yunanistan''ın limanlarına askerî yığınak yaptığı ve bu ülkeyi adeta üs olarak kullandığı, Ege''deki adaları da Lozan ve Paris antlaşmalarına rağmen silahlandırdığını bilmeyen yoktur. Başta Fransa olmak üzere bazı Avrupa ülkelerinin PESCO''yu (Savunma Alanında Daimi Yapılandırılmış İşbirliği) NATO''ya alternatif olarak güçlendirme gayretlerinin arkasında Türkiye''ye kurulacak tuzaklar yatmaktadır. Ekonomik ve sosyal olarak çökmüş bir Türkiye yaratarak, hatta bir iç savaş planı yaparak Türkiye''nin bölünmesi ve emperyalizmin boyunduruğu altına girmesi için bazı merkezler iş başındadır. Bugünlerde 1970''lerin Türkiye''sinde kardeşin kardeşe nasıl düşürüldüğü ve 12 Eylül darbesinin nasıl gerçekleştiği ve özellikle Güney Amerika ülkelerinde gerçekleşen ABD destekli darbelerin nelere mal olduğu, demokrasi adına o ülke halklarına yapılan zulüm hafızalarda tazelenmeli, gerekli dersler alınmalı ve uyanık olunmalıdır. Türkiye''deki iç siyaset 1970''lerdeki gibi seviyesizleşmiştir ve uçuruma doğru gidilmektedir; koltuk uğruna yapılmayacak ihanet neredeyse kalmamıştır. Türkiye sevdası ağır basmalı, Yüce Atatürk''ün kurduğu ve bizlere emanet ettiği Türkiye Cumhuriyeti''nin ilelebet yaşaması için, kötü akıbetlerden korunmak için, birlik ve beraberlik yolu tercih edilmelidir. Yoksa halimiz dumandır... KKTC''de 23 Ocak''ta milletvekili erken genel seçimi gerçekleşecektir. Seçime çok az bir zaman kala partiler ve adaylar arasında birbirini suçlayan, aşağılayan, karalayan kısaca tatsız denebilecek açıklamalar yapılmaktadır. Özellikle federasyoncu partilerin battık-bittik-yok olduk şeklinde abartılı çıkışları ve kurtuluşu Rum''la birleşmede ve Euro''da gören açılımları inanılır gibi değildir. Siyasi menfaatlerini ülke menfaatleri üzerinde gören bu partilere halkımız gerekli cevabı sandıkta verecektir.

***

Avrupa Birliği ülkelerinin 2020 yılı savunma harcamalarının 200 milyar Euro olduğu açıklandı. Litvanya, Letonya''dan sonra Yunanistan ve Güney Kıbrıs Rum Yönetimi(GKRY) savunma bütçeleri en yüksek ülkeler olarak sıralandı. GKRY''nin resmî savunma harcaması 450 milyon Euro olarak açıklanırken, bu rakamın AB ve ABD''nin hibeleriyle 1.5-2 milyar düzeyinde olduğu güvenilir kaynaklarca bildirildi. Geçtiğimiz Pazartesi, Rum Yönetimi Savunma Bakanı Haralambos Petridis Rum Millî Muhafız Ordusu''nun (RMMO) düzeyinin yükseltilmesiyle ilgili stratejinin dayandığı temelleri düzenlediği basın toplantısında açıkladı... Rum Savunma Bakanlığı''nın stratejisinin altı temele dayandığını ifade eden Petridis, bu stratejinin ilk ayağının RMMO''nun operasyonel kabiliyetinin güçlendirilmesi olduğunu belirtti. Rum''un hedefinin Türkiye ve KKTC olduğunu tahmin etmemek cahillik olacaktır. Petridis bu durumu gizlemeyerek "Türk uzlaşmazlığının ve giderek artan saldırgan tutumunun, RMMO''nun sahip olduğu olanakların düzeyinin sürekli olarak geliştirilmesini gerektirdiğini" de söylemekten kaçınmadı. İngiltere''nin Kıbrıs''taki egemen üslerinde ve bazı kritik noktalardaki dinleme istasyonlarında modernizasyon çalışmaları için 600 milyon sterlin bütçe ayırdığı, menzilin genişletilmesi neticesinde Türkiye ve Rusya''nın önemli kesimlerinin daha kaliteli dinlenebileceği ve toplanan bilgilerin de ABD Yönetimi ile Echelon sistemi çerçevesinde paylaşılacağı sahibi olduğum Volkan gazetesinde önceki gün gündeme getirildi.. Rumlar; İngiltere, AB ve ABD''nin desteği ile bir taraftan silahlanırken diğer taraftan da Kıbrıs Türk halkının ve Türkiye''nin Doğu Akdeniz''deki haklarına tecavüz etmekte ve tahriklerini sürdürmektedir. Rum Enerji, Ticaret ve Sanayi Bakanı Nataşa Pilidu, enerji konularıyla ilgili olarak ABD''nin Houston kentinde bir dizi temasta bulunmakta ve doğal gaz kaynaklarını kurulacak iş birlikleriyle Amerikalılara peşkeş çekmeye çalışmaktadır. Pilidu''nun ABD temasları çerçevesinde, enerji konularıyla alakalı olarak meslektaşları, devlet yetkilileri ve sözde Rum MEB''inde faaliyet gösteren Amerikan şirketlerinin üst düzey yetkileriyle önemli temaslarda bulunacağı, ayrıca "23''üncü Dünya Petrol Kongresi" çalışmalarına katılacağı bildirildi. Bu arada Rum basınına yansıyan bir haberde Avrupa Birliği (AB) Dışişleri Bakanlarının önünde "Kıbrıs''taki yasa dışı faaliyetlerine ilişkin olarak Türkiye aleyhinde alınabilecek önlemler konusunda, net olarak iyileştirilmiş bir metin bulunduğu" ileri sürüldü. Fileleftheros gazetesinde yer alan haberde, seçenekler belgesinin üçüncü taslağının hazır olduğu ve bunun iki gidişata yöneldiği belirtildi. Seçenekler belgesinde, kapalı bölge Maraş''taki faaliyetleriyle ilgili olarak, AB tarafından Türkiye aleyhinde alınabilecek bir dizi olası önlemin yer aldığı öğrenildi.. Belgede yer alan önlemler arasında, kapalı bölge Maraş''taki faaliyetlerde yer alan kişiler aleyhinde yasal önlemler alınmasının bulunduğunu da iddia eden gazete, Türkiye''nin Avrupa Kalkınma Bankası tarafından finanse edilmesine dair tedbirlerle ilgili bir öneri yapıldığına da dikkat çekti. Görüldüğü üzere düşman boş durmayıp, kuyumuzu kazarken biz birbirimizi yemekle meşgulüz! Emperyalist Batı ve Rum-Yunan ikilisinin Anavatan Türkiye ve KKTC''ye karşı kurdukları tezgah ve şer tuzaklar için gerekli tedbirleri almak zorunda olduğumuzu inşallah bir an önce fark ederiz..