Final bize yakışır
2008 Avrupa Futbol Şampiyonası’nda inanılmaz işler yapan ve bir anda Futbol Dünyası’nın gündemine oturan Türkiye’de final heyecanı 70 milyon Türk’ün gönül tellerini titretiyor..
Turnuva’nın daha başında geri gönderdiği futbolcular ve Portekiz karşışına çıkan ilk onbir nedeniyle tarafımızdan eleştirilere uğrayan Fatih Terim herkesin aksine bütün düşünceleri alt üst etti. İmparator Terim’in yaptıkları ilk icraatların doğruluğunu kimse savunamaz, ancak takımın aldığı o inanılmaz sonuçlardan sonra da Terim ve ekibine kimse de laf söyleyemez..
Her nekadar futbol adına fazla birşey ortaya koymasak da, özellikle maçların sonlarında yaptığımız inanılmaz işler, bütün futbol kamuoyunu perişan ediyor..
Şimdi çarşamba günü her zaman turnuva takımı olmasıyla övünen güçlü Almanya ile zor bir maça çıkacağız. Sakatlıklar ve cezalar nedeniyle belki de bu turnuvadaki en umutsuz maçımız olacak. Zira, oynadığımız maçlarda üstün bir performans ortaya koyan Arda, Tuncay, Nihat, Volkan, Emre Aşık, Emre Güngör ve Servet’ten yoksun bir kadro ile maça çıkacak olan Türkiye’nin eli bu maçta oldukça zayıf. Ancak yinede Çek Cumhuriyeti ve Hırvatistan maçındaki şans meleklerimizin yardımıyla bu maçtan da zaferle çıkabiliriz. Ayrıca, bu muhteşem şansımızın yanında moralimizi bozmadan maçın son saniyesine kadar mücedele etmemiz, savaşımızı kanımızın son damlasına kadar sürdürmemiz de gerçekten bizi anlaşılmaz ama korkunç bir takım yapmıyor mu?
Özellikle yediğimiz golden sonra mutlaka gol atmamız ve maçı koparmamız, her halde şimdi Almanları kara kara düşündürüyordur. Tabii bu eksik kadro ile ’Bunu başarabilecekmiyiz’diye de aklımıza türlü düşünceler gelmiyor değil. Ancak ben pes etmeme düşüncesinin ve futbolcularımızın 120 dakika sonunda bile tükenmeyern kondüsyonumuzun, şimdiye kadar daha az oynayan, hatta hiç oynamamış futbolcularımızda bile aynen var olduğunu düşünüyorum. Ve bu arada Türk Milli Takımı’na bu muhteşem kondüsyonunu yükleyen 4 Amerikalı uzman’a da burada teşekkür ediyorum..
Sonuç olarak turnuvanını ilk maçından itibaren türlü şanssızlıklarla boğuşan ve bütün bunlara rağmen yarı final kapısını çalan Türkiye’nin, Almanya’yı geçmesinin de çok da sürpriz olmayacağını düşünmeliyiz. Üstelik şimdiye kadar seyrettiğimiz Alman ekibinin çok da muhteşem olduğunu söyleyemeyiz. Sorarım size sevdiğiniz takıma kaptan Ballack, golcü Podolski, Lahm ve biraz da Klose dışında kimi transfer etmek istersiniz?
Sorarım size, Türk Milli Takımı’nın yarısından fazlası şimdiden Avrupa transfer listelerinde değil mi?