Gökyüzünde Hz. İsa’ya çarparım diye uçmayı reddeden pilot kim. Atatürk Havaalanı’nın efsane muhabiri Faik Kaptan açıkladı

Gökyüzünde Hz. İsa’ya çarparım diye uçmayı reddeden pilot kim. Atatürk Havaalanı’nın efsane muhabiri Faik Kaptan açıkladı
Atatürk Havaalanı’nın efsane muhabiri Faik Kaptan, 12 Eylül sıkıyönetim döneminde 24 Aralık’ı 25 Aralık’a bağlayan gece “Hz. İsa’ya çarparım” diyerek uçmayan pilotun Alitali İtalyan Havayolları şirketinde çalışan ve İstanbul-Roma seferini yapmayan pilot olduğunu açıkladı.

Atatürk Havaalanı’nın efsane muhabiri Faik Kaptan, bir yılbaşı gecesinde başından geçen ancak o dönem haberleştiremediği anısını sosyal medya hesabından paylaştı.

Kaptan’ın muhabirlik dönemine denk gelen anısında 24 Aralık’ı 25 Aralık’a bağlayan gece bir Hristiyan bir pilot “Hz.İsa’ya çarparım” diyerek o gece uçmuyor.

12 Eylül sıkıyönetim dönemine denk gelen anıyı ise o dönem Faik Kaptan haberleştiremiyor.

Kaptan’ın sosyal medya hesabından paylaştığı anısı şöyle:

ŞAKA GİBİ BİR NOEL ANISI…
“HAZRETİ İSA’YA ÇARPARIM. BEN BU GECE UÇMUYORUM.”

Evet, gerçekten şaka gibi. Bir pilot Noel gecesi niçin uçmaz?
Noel, İsa Peygamberin doğumu nedeniyle Hristiyanlık Dünyasının kutsal gecesidir. 24 Aralık’ı 25 Aralık’a bağlayan gecedir.
Şimdi kapatılmış olan Alitali İtalyan Havayolları her gün muntazaman Roma – İstanbul- Roma seferini yapmaktadır. Uçak sanırım İstanbul’a saat 16.00’da iner ve 18.00’de tekrar Roma’ya kalkar.
25 Aralık sabah saatleri. Henüz Atatürk Havalimanı yapılmamış. Eski Yeşilköy Havalimanı’ndayız. 12 Eylül dönemi. Havalimanı ünlü Cevat Albay’a emanet.
Sabah saat 10.00 gibi Dış Hatlar gidişte dolaşıyorum. Karşıma çok sevdiğim Alitalia Havayolları İstasyon Müdürü Bora abi(Tınar) geldi. Yanında bir Kaptan Pilot vardı. Omuzunda dört sırma olduğu için Kaptan olduğu belliydi.
İkisinin de yüzü asıktı. Bora abiye selam verdim. Ayaküstü hal hatır sordum. Baktım bir grup Alitalia yolcusu pasaport kontrolüne gidiyor. Onlar da bu manzaraya bakıyordu.
Ben kendisine, “ Hayrola abi uçak arıza mı yaptı da sabaha kaldınız?” diye sordum,
“HAZRETİ İSA’YA ÇARPARIM. BEN BU GECE UÇMUYORUM”
Bu sorum üzerine Bora abim yanındaki pilotu göstererek, “ Bunun yüzünden. Bizim kaptan gece yukarda Hazreti İsa’ya çarparım diye uçmadı. Mecburen iptal ettik sabaha kaldık” dedi.
Ben inanmaz gözlerle pilota bakıyordum. Adam heykel gibiydi. Suratında en ufak bir ifade yoktu.
Bora abi devam etti; ” Adam ısrarla uçmayacağını söyleyince merkeze bildirdim. Onlar da yaptıkları görüşmelere rağmen ikna edemediler. Adam ısrarla ben bu gece uçmam. İsa Peygamberin memleketi Türkiye. Antalya, Demre’de yaşamış. Benim inancıma göre bu gece göklerde. Ya ona çarparsam. Bunun vebalini ödeyemem” dedi.
Bora abi bu durum üzerine yolcuları otele götürdüklerine ve bu sabah saat 11.00 gibi hareket edeceklerini söyledi. Ben tabi bunu haber yapmak istedim. Bora abi pilota durumu anlattı, fakat heyhat bizim tutucu kaptan kabul etmedi.
Devir 12 Eylül Sıkı Yönetim devriydi. Öyle her istediğin haberi yapamıyordun. Havalimanını yöneten komutan bu tür haberlere çok kızıyordu. Bir de olayın kahramanı haber yapılmasını istemiyordu.
Sonuçta bunu haber olarak yapamadım ama bir anı olarak hafızama kazındı.
Olayın şahidi sevgili Bora Tınar abim şimdi Bodrum’da güzel günlerini yaşıyor. Allah sağlıklı ömür nasip etsin.