Vücudunuzun temel yapı taşlarından biri olan kalsiyum, eksikliği fark edilmeden ciddi sağlık sorunlarına davetiye çıkarabiliyor. Kemik sağlığından kalp ritmine kadar hayati roller üstlenen bu mineralin yetersizliği, modern yaşamın yoğun temposunda sıkça göz ardı ediliyor.Peki, bu eksiklik neden bu kadar tehlikeli ve nasıl önlenebilir? Bilimsel araştırmalar ve uzman görüşleri, kalsiyumun sağlık için taşıdığı kritik önemi gözler önüne serdi.

KALSİYUM: VÜCUDUN GÖRÜNMEZ KALKANI

Kalsiyum, vücudumuzdaki en bol mineral olarak biliniyor ve yaklaşık yüzde 99’u kemiklerde ve dişlerde depolandı. Geri kalan yüzde 1’lik kısmı ise sinir iletimi, kas fonksiyonları, kalp atışlarının düzenlenmesi ve kan pıhtılaşması gibi temel süreçlerde görev aldı.

Journal of Clinical Endocrinology & Metabolism dergisinde yayımlanan bir araştırma, kalsiyum eksikliğinin osteoporoz riskini artırdığını ve özellikle menopoz sonrası kadınlarda kemik kırılganlığını tetiklediğini ortaya koydu. Araştırmaya göre, yeterli kalsiyum alımı olmayan bireylerde kemik yoğunluğu kaybı hızlanıyor ve bu durum, ilerleyen yaşlarda ciddi sakatlıklara yol açabiliyor.

KALSİYUM EKSİKLİĞİNİN SİNSİ BELİRTİLERİ

Kalsiyum eksikliği, başlangıçta kendini hafif belirtilerle gösterse de zamanla ciddi sağlık sorunlarına dönüşebiliyor. İngiltere’deki Oxford Üniversitesi’nden Prof. Dr. Jane Clarke, “Yorgunluk, kas krampları, tırnak kırılmaları ve diş sorunları gibi belirtiler, kalsiyum eksikliğinin erken uyarı işaretleri olabilir. Ancak çoğu insan bunları stres veya yorgunluğa bağlıyor” dedi. Eksiklik ilerledikçe, kalp ritim bozuklukları, kasılmalar ve hatta nöbet gibi hayati riskler ortaya çıkabiliyor.

ABD’deki Mayo Clinic’ten Dr. Robert Heaney’in liderliğinde yürütülen bir başka çalışma, kalsiyum eksikliğinin kardiyovasküler sistem üzerindeki etkilerini inceledi. American Journal of Cardiology dergisinde yayımlanan bu araştırma, düşük kalsiyum seviyelerinin kalp kası fonksiyonlarını bozabileceğini ve aritmi riskini artırabileceğini gösterdi. Dr. Heaney, “Kalsiyum, kalbin düzenli çalışması için olmazsa olmaz. Eksiklik, beklenmedik komplikasyonlara yol açabilir” diye uyardı.

D VİTAMİNİ VE BESLENME: KALSİYUMUN EN YAKIN DOSTLARI

Kalsiyumun vücutta etkili olabilmesi için D vitaminiyle birlikte çalışması gerekiyor. Güneş ışığı, D vitamininin en doğal kaynağı olsa da, somon, yumurta sarısı ve güçlendirilmiş süt ürünleri gibi besinler de bu vitamini sağladı.

Kalsiyum açısından zengin besinler arasında süt, yoğurt, peynir, ıspanak, brokoli, lahana ve badem öne çıkıyor. Londra’daki King’s College’dan beslenme uzmanı Prof. Dr. Tim Spector, “Modern diyetlerde işlenmiş gıdaların artması, kalsiyum açısından zengin doğal besinlerin tüketimini azalttı. Bu, eksiklik oranlarını artırıyor” dedi.

The Lancet dergisinde yayımlanan bir çalışma, kalsiyum ve D vitamini seviyelerini optimize eden bireylerde osteoporoz riskinin yüzde 30 azaldığını ortaya koydu.

RİSK ALTINDA MISINIZ?

Kalsiyum eksikliği, özellikle yaşlılar, menopoz sonrası kadınlar, vegan beslenenler ve laktoz intoleransı olan bireyler için daha büyük bir tehdit. Ayrıca, aşırı kafein, alkol ve gazlı içecek tüketimi, kalsiyum emilimini azaltarak eksikliği tetikleyebiliyor. Prof. Dr. Spector, “Kafein ve şekerli içecekler, kalsiyumun kemiklerde depolanmasını engelleyebilir. Bu alışkanlıkları sınırlamak, uzun vadeli sağlık için kritik” dedi.

ÖNLEM ALMANIN TAM ZAMANI!

Uzmanlar, kalsiyum eksikliğini önlemek için dengeli beslenmenin yanı sıra düzenli sağlık kontrollerini önerdi. Kalsiyum takviyeleri doktor kontrolünde alınmalı. Fazla kalsiyum, böbrek taşları gibi başka sorunlara yol açabilir. Ayrıca, haftada en az 150 dakika orta tempolu egzersiz yapmanın kemik sağlığını desteklediği biliniyor.

Bilimsel veriler ve uzmanlar, kalsiyum eksikliğinin göz ardı edilmemesi gereken bir halk sağlığı sorunu olduğunu vurguladı.