Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
İsrafil K.KUMBASAR

İsrafil K.KUMBASAR

Gübre vurgununun ardında kimler var?

Ülkemiz bunca netameli gündeme sahipken, ekonomiye el atmak, hele hele ‘gübre’ mevzusuyla giriş yapmak elbette şık değil. 
Affınıza sığınarak itiraf edelim ki, tarım sektöründeki feryatları görünce mecbur kaldık. 
Yoksa ‘daha ciddi’, ‘daha öncelikli’ konulara eğilmek elbette yerinde olurdu.
Malumunuz memlekette ‘ekonomi’ mevzubahis olunca akla hemen ‘borsa-döviz-faiz’ üçgeni geliyor; aynen ‘Bermuda Şeytan Üçgeni’ gibi.
Bu işin de ehil kalemleri var. 
Paranızı nereye yatıracaksınız, ‘hangi’ yatırım aracına ‘ne kadar’ ayıracaksınız, o ehil kalemleri takip ederek öğrenmeniz mümkün.
Bazen ‘sepet’ diye bir şey öneriyorlar. 
Misal 100 liranız var, ‘40 lirasını’ borsaya, ‘25 lirasını’ dövize, ‘kalanı’ da faize yatırıyorsunuz. 
Böylece riski ‘paylaştırmış’ oluyorsunuz. 

***

Şimdi her ne kadar bir bölümü boğazına kadar pisliğine gömülmüş olsa da, bir kısım dindar vatandaş için faiz hâlâ ‘marjinal’ bir kazanç kapısı gibi. 
Onu bir kalemde çiziverin.
Borsa ‘ayıcıkların’ ve ‘boğacıkların’ kapışma alanı haline gelmiş bulunuyor. 
‘İçeriden’ bilgi alma, ‘açığa’ alış-satış yapma konusuna hiç girmeyelim; ‘bilançolar’ üzerinde oynama numaraları da aynı şekilde ha keza.
Yani vatandaşa ‘kağıttan’ da ekmek yok. 
Geriye döviz kalıyor ki, bu ‘yeşile’ meyyal olmanın ‘insan ruhunda’ nelere sebebiyet verdiği sokakları kaplayan ‘cip sevdalılarının’ durumundan aşikar.
‘Mısır’, ‘likit yumurta’, ‘acenta’ alanlarında ise atı alan Üsküdar’a geçmiş bile. 
İşte tam vatandaşın ‘oynayacak yeri dar’ diyorduk ki, bir umut belirdi: ‘Gübre’. 
Fazla el atılmadığını sandığımız bu sektörden ‘iyi kazanç’ pekala imkan dahilinde. 
‘Gübre’ deyince hemen burun kıvırmayın; Türkiye’de gübre pazarı yaklaşık 5.8 milyon ton ile 3.5 milyar dolarlık dev bir pazar.
TMO verilerine göre 2002 yılında tonu 162 lira olan amonyum sülfat gübresinin fiyatı 2014 Nisan itibarı ile 620 liraya ulaştı.
Yine aynı dönemde, 176 lira olan can gübresi 890 liraya, 237 lira olan ÜRE 1216 liraya, 354 lira olan DAP ise 1486 liraya yükselmiş bulunuyor.
Bakmayın siz yazılıp çizilenlere.
Üç ay gibi bir sürede ortalama ‘yüzde 40’ kazancı hiçbir yerde elde edemezsiniz. 
Peki ‘mazota’ bile para bulamayan, ‘kredi borçlarını’ ödeyebilmek için altındaki traktörünü satmak zorunda kalan çiftçi ne yapacak?
Orasını da siz mi düşüneceksiniz canım; oy verirken kendileri düşüneceklerdi.

***

Borsa, döviz, faiz tamamen hikaye; ‘paranın kokusu’ artık gübreden geliyor. 
Kıymetini bil ey ehli iman, kaçırılmayacak bir fırsat.
‘Risk’ mi? Ee, var tabii ki. Her yatırım aracında olduğu gibi, gübrede de ‘bir miktar’risk almanız gerekiyor. 
Bir milletvekili tarafından ilgili bakana yöneltilen soru önergesi de gözden kaçan bu riske dikkat çekiyor. 
Milletvekili diyor ki:
- “Bu gübrelerde son aylarda yaşanan ve çiftçilerimizi ciddi derecede mağdur eden fiyat artışlarından haberdar mısınız?”  
Bakan ve onun başındaki bakan bu soruya nasıl bir cevap verir, şimdilik bilmiyoruz.
Ama ‘narkozun’ etkisinden kurtulup da ‘perişan’ hallerini anlatmak için karşısına çıkmaya cesaret edenlere vereceği cevap şimdiden bellidir:
- “Ananı da al git.”  

***

“Memleket yangın yeri, şu yaptığınız işe bakın” dediğinizi duyar gibiyiz.
Ama inanın maksadımız ne size ‘ekonomi dersi’ vermek, ne de ‘gübre üzerinden’ bir vurgun planlamak. 
Gayemiz ‘vurguna’ dikkat çekmek.
Ülkenin dört bir yanını talan eden iktidar sahipleri, ne yazık ki çiftçinin ‘anasını’ alıp gidebileceği bir yer dahi bırakmadılar.

Yazarın Diğer Yazıları