"Hadi Oradan AKP Mandacısı!"

"Hadi Oradan AKP Mandacısı!"
Dokuz Sütun Gazetesi yazarı Fatih Ergin, bugünkü köşe yazısında MHP yönetiminin Yeniçağ'ı hedef almasına tepki göstererek, "AKP'nin mandasına girip Yeniçağ gibi bir yayını mandacılık ile suçlamanın, makul bir siyaset aklı ile alakası dahi olamaz." dedi.

Dokuz Sütun Gazetesi yazarı Fatih Ergin, bugünkü yazısında MHP Genel Sekreteri İsmet Büyükataman'ın Yeniçağ'ı hedef alan sözlerine sert tepki gösterdi. Ergin, AKP'nin mandasına girip Yeniçağ gibi bir yayını mandacılık ile suçlamanın, makul bir siyaset aklı ile alakası dahi olamayacağını belirterek MHP yönetimine, "Siz ABD'li McKinsey'nin Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ni denetleyecek olmasını savunurken, Yeniçağ iktidarın bu uygulamasına karşı çıkıyordu. Yoksa Yeniçağ'ı sizler gibi McKinsey milliyetçiliği değil de, Türk milliyetçiliği yapıyor diye mi mandacı ilan ettiniz?" diye sordu.

Ergin'in, " Sayın Büyükataman, farkında mısınız, artık büyük atıyorsunuz! Tavsiyem o dur ki, Yeniçağ'ı fikri millî, vicdanı millî, irfanı millî okuyucularından sorun! " dediği yazısının tamamı şöyle:

HADİ ORADAN AKP MANDACISI!

MHP Genel Sekreteri İsmet Büyükataman, Yeniçağ Gazetesi için, "vatansever görünümlü mandacılar" ifadesini kullandı. Büyükataman'ın Yeniçağ'a karşı bu ithamda bulunmasının sebebi ise, gazetedeki bir köşe yazısında Devlet Bahçeli'nin eleştirilmesi. Evet, sebep bundan ibaret! Bu durumda, genel başkan olmadan önce Devlet Bahçeli tarafından finanse edilen Milliyetçi Çizgi Gazetesi'nin Alparslan Türkeş'in MHP'sini yerden yere vurması ne anlama geliyor acaba? Sayın Büyükataman, bu mantığınıza göre Devlet Bahçeli de Alparslan Türkeş'in karşısında mandacılık yapmış olmuyor mu? Malum, Balgat yönetimi yıllardır olmadık ifade ve ithamlarla Yeniçağ Gazetesi'ni hedef alır. Ancak Büyükataman'ın Yeniçağ'a yönelik bu son ithamının özel bir yeri var. Nasıl olmasın? İçerisinde bulundukları siyasi travmayı gösterdi çünkü...

Belki klasik bir ifade olacak ama, şüphesiz bir gazetenin asıl sahipleri okuyucularıdır. Hele ki o gazetenin bir duruşu, bir tavrı varsa... Bugün çizgisiyle ayakta duran, çizgisini bozmadığı için okuyucularının sahiplendiği bir gazeteye örnek verilecekse, şüphesiz Yeniçağ Gazetesi en başta gelir. İyi bilirim bu gazeteyi de, okuyucularını da! Lise yıllarımdan beri, ben de düzenli okuyucusuyum zira Yeniçağ'ın... Millî vicdanının sesi olan nice manşeti aklımda, kimileri bugün dahi yazan yazarlarının nice yazıları arşivimdedir. İsmet Büyükataman Yeniçağ hakkında büyük atınca, aklıma o manşetler, o yazılar geldi. Yüzümde beliren acı bir tebessümle, "Yeniçağ mandacı, öyle mi?" dedim kendi kendime!

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, vaktiyle "AB'ye onurlu üyelik" diye bir söylem çıkardığında, "Teslimiyetin onurlusu olmaz" manşetiyle çıkan Yeniçağ mandacı ama millî devletin temeline dinamit koyan yasaları uyum paketi diye çıkarıp daha AB'ye bile girmeden Türk milletini AB yasalarına boyun eğdiren AKP ile ittifak yapan Devlet Bahçeli'nin MHP'si bekacı, öyle mi? FETÖ'nün "Dinler arası Diyalog" ihanetine kimse ses çıkaramazken ve gazetenin din sayfasının orta yerinden Ali İmran Sure'sinin 19. ayetini her gün yayımlayarak karşı duran Yeniçağ mandacı, öyle mi? FETÖ'nün Türk Ordusu'na kurduğu kumpasları deşifre eden yazarları ile Yeniçağ mandacı ama FETÖ'yü 15 Temmuz'da darbe yapacak güce eriştiren AKP ile ittifak yapan ve kumpaslara karşı "yargıya güvenin" yaklaşımında bulunan MHP ise vatanın bekçisi öyle mi? Siz ABD'li McKinsey'nin Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ni denetleyecek olmasını savunurken, Yeniçağ iktidarın bu uygulamasına karşı çıkıyordu. Yoksa Yeniçağ'ı sizler gibi McKinsey milliyetçiliği değil de, Türk milliyetçiliği yapıyor diye mi mandacı ilan ettiniz?

Yeniçağ Gazetesi'nin millî tepkinin ifadesi olan daha birçok eleştirisini, yazarlarının tarihe millî not düşen nice yazılarından örnekleri buraya taşıyabiliriz. Ancak, verdiğim örneklere bile gerek yok aslında. Çünkü BOP'un stratejik bir ürünü olarak tasarlanmış, iktidara taşınmış ve küresel menfaat bekçiliği yapan AKP'nin mandasına girip Yeniçağ gibi bir yayını mandacılık ile suçlamanın, makul bir siyaset aklı ile alakası dahi olamaz. Lakin ben yine şunları hatırlatma gereği duyuyorum; siz, MHP'yi FETÖ elebaşı ve PKK elebaşının savunduğu başkanlık sistemi için AKP'ye tedarikçi yaparak mı mandacılığa karşı durdunuz Sayın Büyükataman? TBMM'de Andımız'ın yeniden okutulması, T.C. ibaresinin kaldırıldığı yerlere gelmesi, FETÖ'nün siyasi ayağının araştırılması gibi önergelere AKP ile karşı çıkarak mı millî duruş sergiliyorsunuz? Teröristbaşı Öcalan'ın 23 Haziran'daki İstanbul seçimine günler kala HDP'ye çağrı yaptığı mektubuna sahip çıkarak, yani teröristbaşının bir siyasi aktöre dönüştürülmek istenmesine sessiz kalarak mı devletin ve milletin bekasını ayakta tutuyorsunuz?

Yeniçağ Gazetesi halen andımızı, cumhuriyeti, Atatürk'ü savunuyor. Siz ise, Türklüğü ayaklar altına alanların, devleti kuran irade olan Türkçülüğü bölücü görenlerin, Lozan'a hezimet, cumhuriyete kapatılması gereken bir parantez diyenlerin, ülkenin bir bölümüne "Kürdistan" diyenlerin, Erbil'de sözde "Kürdistan" şehitleri için saygı duruşunda bulunanların yanından önünüze gelene atıp tutuyorsunuz! Sayın Büyükataman, farkında mısınız, artık büyük atıyorsunuz! Tavsiyem o dur ki, Yeniçağ'ı fikri millî, vicdanı millî, irfanı millî okuyucularından sorun!