Hayrettin Nuhoğlu: "Ülke yolgeçen hanına döndü

Hayrettin Nuhoğlu: "Ülke yolgeçen hanına döndü
TBMM Genel Kurulu'nda konuşan İYİ Parti İstanbul Milletvekili Hayrettin Nuhoğlu, gıda maddeleri bakımından da son derece yetersiz denetimler sonucu ülkemizin yolgeçen hanına dönüştüğünü ifade etti.

İYİ Parti İstanbul Milletvekili Hayrettin Nuhoğlu, TBMM’de Ürün Güvenliği ve Teknik Düzenlemeler Kanunu ile Suriye konusunda değerlendirmelerde bulundu.

Son yıllarda her konuda olduğu gibi gıda maddeleri bakımından da son derece yetersiz denetimler sonucu ülkemizin yolgeçen hanına dönüştüğünü belirten Hayrettin Nuhoğlu; “Hasta kurbanlık hayvanlardan domuz ve katır etlerine, genleriyle oynanmış tohumlardan hormonlu yiyecek maddelerine, kanserojen ihtiva eden çocuk oyuncaklarından okul malzemelerine kadar her şey ithal edilmiş, herkes dilediği her ürünü rahatça ülkemize sokabilmiştir” diyerek ürün güvenliğine ilişkin denetim mekanizmalarının önemine dikkat çekti.

SURİYE SORUNU OCAKLAR SÖNDÜRMEYE DEVAM EDİYOR

Son günlerin en önemli konusu Türk milletinin bağrını yakan İdlip şehitlerimize ve Suriye ile ilişkilerimizin tarihsel sürecine de değinen Hayrettin Nuhoğlu’nun sözlerini şöyle devam etti;

“İdlib ve Suriye, sorun olmanın ötesinde, ocakları söndürmeye devam etmektedir. Suriye dört yüz yılı aşkın yönettiğimiz ve çok sayıda bize ait tarihî ve kültürel miras bıraktığımız bir ülke olmasının yanında, atamız Süleyman Şah'ın türbesinin bulunduğu topraklardır.

Nurettin Zengi'nin ve Selahaddin Eyyubi'nin muhteşem dönemlerini kapsayan Zengiler ve Eyyubiler devletlerinin üzerinde hüküm süren Osmanlılardan bize intikal eden, Misak-ı Millî hudutlarında yer alan yerleşim yerleri ve Akdeniz kıyılarından güneye, Golan Tepeleri'ne kadar yerleşik olan çok sayıda soydaşımızla, coğrafi ve tarihî bağlarımız olan bu ülkeyle inişli çıkışlı siyasi bir geçmişimiz vardır.

Yakın geçmişimizde ülkemizdeki bölücü terör olaylarının organize edilip yönetildiği, militanların eğitilip yetiştirildiği Bekaa Vadisi'ni unutmadık. Bebek katili teröristbaşının oradan çıkarılması için zamanın Kara Kuvvetleri Komutanı Atilla Ateş'in sınırda yaptığı cesur konuşmayı da unutmadık.

SURİYE’NİN POLİTİKASI TÜRK DÜŞMANLIĞI ÜZERİNEDİR

Komşumuz Suriye'nin, geri kalmış, çok uluslu ve küçük bir ülke olmasına rağmen emperyalist büyük devletlerin ilgi alanı içerisinde olmasının sebebi bulunduğu coğrafi konumdur. İlişkilerimizin sert olmasının sebebi ise saydığım özelliklerden ve orayı yöneten ailenin politikalarını Türk düşmanlığı üzerine kurmuş olmasından kaynaklanmaktadır. Hâl böyleyken 2002 yılından beri ülkemizi yönetmekte olan AKP hükûmetlerinin takip ettiği politikalar bizi bugünkü durumlara getirmiştir. Geleneksel dış politikamızın sistematik olarak bozulması ve hatta yerle bir edilmesi sonucu devlet hafızası ve ciddiyeti ortadan kalkmıştır.” dedi.

TBMM DEVRE DIŞI BIRAKILAMAZ

Ülkemizde yönetim bir aileye hatta bir kişiye teslim edilerek şahsi ilişkiler devreye girerek geçmişte Suriye'yle karşılıklı aile tatilleri, yat gezileri, dost sohbetleri, mutluluk tabloları şaşırtıcı boyutlara ulaştığını hatırlatan Hayrettin Nuhoğlu Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 15 Ağustos 2010’da Gaziantep'te yaptığı Suriye ilişkileri hakkındaki konuşmasını aktardı.

"On yıllar boyunca Türkiye sanal korkularla endişelere maruz bırakıldı. İçeride sanal tehditler, dışarıda düşmanlar üretildi. Türkiye on yıllar boyunca içine kapandı, içine kapatıldı. Biz geldik bu anlayışı yıktık, bu anlayışı ortadan kaldırdık. Suriye ile Türkiye birbirine husumetle bakıyordu, sürekli gerginlikler yaşanıyor, iki ülke zaman zaman savaşın eşiğine geliyordu. Biz geldik, Esad kardeşimle oturduk, iki ülke arasındaki meseleleri konuştuk, istişare ettik, müzakere ettik. Türkiye ile Suriye'yi bölgenin iki kardeş, iki dost ülkesi hâline getirdik mi? Her alanda iş birliğine gittik mi? İş birliği anlaşmaları imzaladık mı? Suriye'yle aramızdaki vizeleri kaldırdık mı? Bütün o korkuların, bütün o tehditlerin ne kadar boş olduğu ortaya çıktı. Düşman üretme politikasından yarar değil, zarar gördüğümüz ortaya çıktı."

Erdoğan’ın o günden bu güne Suriye politikasındaki değişikliği hatırlatan Hayrettin Nuhoğlu gelinen noktada Türk milletinin karşılaştığı tehlikelerin bertaraf edilmesi ve her şeyin daha düzgün gitmesi için TBMM’nin asla devre dışı bırakılmaması gerektiğinin altını çizdi.