Bugün size "teknik terimlerle" dolu gelebilecek bir yazıyla çıkıyorum.

Fakat yazının özünde devletteki; yetişmiş ve halkın çıkarını düşünen bürokratları işlevinin ne kadar hayati olduğunu anlatıyorum.

Sadece bir ihalede hiçbir iş yapmadan 18 milyon liraya yakın para kazanmak ister miydiniz?

Bayburt-Gümüşhane Havalimanı yapılıyor biliyorsunuz…

Bayburt''a 47 kilometre uzaklıkta Gümüşhane''nin Köse İlçesi Salyazı Köyü sınırları içerisinde yer alıyor.

Trabzon, Erzincan, Erzurum komşu illeri... Bu illerin hepsinde de havaalanı var. Mutlaka bir ihtiyaç hasıl olmuştur ve havaalanı yapma kararı alınmıştır.

Yoksa bu milletin milyonlarca lirasını neden çöpe atsınlar.

Resmiyette toplam nüfusu 200 bin olan çok göç vermiş Gümüşhane ve Bayburt için 2 Milyon kapasiteli yaklaşık 200 futbol sahası büyüklüğündeki bir havaalanı ve yaklaşık 180 milyon TL yatırım boşa yapılmaz! Müjdeyi de kendisi de Bayburtlu olan Maliye Bakanı Naci Ağbal kendisi de vermezdi.

Demiştim ki…

Ağbal müjde verirken havaalanı için ayrılan bütçenin 285 milyon TL olduğunu belirtti.

Zira bu konuda Sözcü gazetesi yazarı Çiğdem Toker bir yazı yazmıştı.

Kısaca özetlemek gerekir ise 16 Ocak''ta Ulaştırma Bakanlığı Altyapı Yatırımları Genel Müdürlüğü''nce ihale gerçekleştirildi.

Adı: "Bayburt-Gümüşhane Havalimanı Altyapı ve Müteferrik İşler İnşaatı İşi."

İhale açık usul yapıldı. 24 firma teklif verdi ihaleye en uygun teklifi 169 milyon 497 bin TL''ye dört firmadan oluşan bir konsorsiyum verdi.

Yüzde 11 indirimle verildiği ilan edilen bu teklifin sahipleri şunlar: İntaş İnşaat + Yedigöze İnşaat + Aga Enerji + Emiroğlu İnşaat.

Teklif veren firmalardan Yedigöze, Aga Enerji ve Emiroğlu İnşaat''ın şirket merkezleri aynı adreste ve üç şirketin de ortağının Ersin Tuncay olduğunu da yazmıştı Çiğdem Toker.

İhalede yer alan diğer firma AGA enerjinin Bayburt Gruba ait olduğu iddiası birçok haber bülteninde yer aldı. Firma her seferinde bunu reddetti.

Ancak gelin görün ki Bayburt Valisi havaalanı inşaatını ziyaret ettiği esnada yüklenici firma diye bilgi aldığı grubu Bayburt Grup olarak açıkladı. Resmi sayfasında da duruyor. Dili sürçmüştür Sayın Valinin.

Bayburt Grup ile ilgili ayrı bir yazı dizisi yapacağım ancak bugün bu ihaleden bahsetmeyeceğim.

Onun altyapı işlerinden bahsedeceğim.

Çünkü onun için de ayrı bir ihale yaparak Altyapı Yatırımları Genel Müdürlüğü (AYGM) tarafından "Bayburt Gümüşhane Havalimanı Altyapı ve Müteferrik İşler İnşaatı yapım işi" ihalesi düzenlenmiş.

İhale kayıt numarası: 2017/661138

Yapım işi için 190 milyon 438 bin TL yaklaşık maliyet çıkarılıyor.

16 Ocak 2018 tarihinde 174 milyon 748 bin TL bedelle ihale ediliyor ve 27 Şubat 2018 tarihinde de sözleşmesi imzalanıyor.

13 Mart 2018 tarihinde yer teslimi yapılan işin, sözleşmeye göre bitim tarihi 1 Nisan 2020 olarak belirleniyor. İhale tenzilat oranı yüzde 8,23!

Bakın bu ihale açık ihale olmasına rağmen çok fazla indirim yapılmamış.

İhaleyi alan firma bir ortaklık. Bu ortaklığı oluşturan firmalar ise Onur Taahhüt A.Ş. ve İmaj Altyapı A.Ş.

İlgili sözleşme ve şartnamelerde ihale konusu işte, idarenin onayı ile alt yüklenici çalıştırılabileceği; ancak, işin tamamının alt yüklenicilere yaptırılamayacağı belirtilmiş. Dahası alt yüklenicilerin yaptıkları işlerle ilgili sorumluluklarının yüklenicinin sorumluluğunu ortadan kaldırmayacağı düzenlenmiş.

Yüklenici firma taahhütleri altında yapım çalışmaları devam eden işte, alt yüklenici olarak çalıştırmak istedikleri adi ortaklığa ait bilgi ve belgeleri İdareye sunmuş. İdareden de olur verilmiş.

Yani ihaleyi alan ortaklık ihale bedelinin yüzde 10,20 indirim oranına karşılık gelen 156 milyon 929 bin TL bedelle başka bir alt yükleniciye işi devrediyor. Yani 17 Milyon 819 Bin TL düşük bedel ile…

Daha sonra anlaşılıyor ki taşeronun, ana sözleşme ve ekleri kapsamındaki işlerin tamamını yapmayı taahhüt ettiği ortaya çıkmış.

Yani hiç iş yapmadan milyonlarca lirayı kazanmışlar.

Sadece bu da değil. Ayrıca, idare tarafından proje değişikliği yapılarak verilecek ek işlerin dâhil alt yükleniciye yeni birim fiyat üzerinden yaptırılacağı da yine bu sözleşme de düzenlenmiş.

Ne güzel dünya değil mi?

Suya sabuna dokunmadan 18 milyon TL''ye yakın para kazanıyorsunuz.

Bir de alt yüklenici de kar yapacak bu işten.

Düşünün artık fiyatlardaki şişirmeleri.

İnsanlar bu kadar geçim derdine düşmüşken tek kalemde milyonları hiçbir iş yapmadan kazanmak bu ülkenin en büyük sorunlarından biri.

İşin kötü yanı bürokratlar bu durumlara artık "normal" gözüyle bakıyor. Bu tür işler "piyasa koşulları" içerisinde sayılıyor. Halbuki devletin buna izin vermemesi gerekiyor.

Bir işi özel firma yapacaksa da devlet tabiri caizse kafasına vura vura o fiyatları kamu yararı adına düşürmek, düşürtmek zorundadır. O zaman zaten neden devlet yapmıyor bu inşaatları.

Neo-liberal ekonomi politikalarının yarattığı tahribatın bu gibi sonuçlarını ayrı bir yazı konusu yaparız.

Tek bir şey söyleyeceğim… İnin bu milletin sırtından.