Üreme çağındaki kadınların yüzde 10’unu etkileyen ve tıp literatüründe endometrioma olarak adlandırılan çikolata kisti vakalarının sıklığı, uluslararası bilim çevrelerinde yankı uyandırdı.

Halk arasında bu isimle anılan ve endometriozis hastalığının bir türü olan bu durum, kadın sağlığı için önemli bir risk faktörü taşıdı.

UZMANLAR YAYGINLIĞA DİKKAT ÇEKTİ

Dünya Endometriozis Birliği (WES) eski başkanı ve önde gelen jinekolojik cerrahlardan biri olan Dr. Charles E. Miller, endometriozisin yaygınlığının genellikle hafife alındığını ifade etti.

Dr. Miller, "Endometriozis, üreme çağındaki kadınların tahmini olarak yüzde 10 ila 15’ini etkilemektedir. Bu da yaklaşık 176 milyon kadının bu durumla mücadele ettiği anlamına gelir" diyerek küresel tabloya dikkat çekti.

Amerikan Üreme Tıbbı Derneği’nden (ASRM) Dr. Rebecca Flyckt ise, özellikle endometriomanın (çikolata kisti) teşhisinde yaşanan gecikmelerin kısırlık riskini artırdığını belirterek, "Yumurtalıklarda gelişen bu kistler, yumurtalık rezervini doğrudan etkileyebilir ve cerrahi müdahale bile bazen risk taşıyabilir. Erken teşhis, doğurganlığı korumak için hayati öneme sahiptir" açıklamasını yaptı.

BİLİMSEL VERİLER TEŞHİSİ DESTEKLİYOR

The Lancet gibi saygın bilimsel dergilerde yayımlanan araştırmalar, çikolata kistlerinin sadece ağrıya neden olmakla kalmayıp, aynı zamanda pelvik yapışıklıklara ve kısırlığa yol açabilen kronik bir enflamasyon sürecinin parçası olduğunu gösterdi.

Bilim insanları, çikolata kistlerinin genellikle şiddetli adet sancısı (dismenore) ve cinsel ilişki sırasında ağrı (disparoni) gibi belirtilerle kendini gösterdiğini vurguladı.

Birleşik Krallık’taki Endometriozis Uzmanlık Merkezi’nden Profesör Togas Tulandi, bu durumun teşhisinin yıllar sürebildiğine işaret ederek, "Kadınlar ortalama 7 ila 10 yıl boyunca yanlış veya eksik teşhislerle yaşayabiliyor. Bu durum, hem hastanın yaşam kalitesini düşürüyor hem de hastalığın ilerlemesine neden oluyor" ifadelerini kullandı.

Profesör Tulandi, doktorların ve halkın bu konudaki farkındalığının artırılmasının şart olduğunu sözlerine ekledi.

Uluslararası sağlık otoriteleri, üreme sağlığını korumak amacıyla, düzenli jinekolojik kontrollerin ve şiddetli pelvik ağrıların asla normal kabul edilmemesi gerektiği yönünde güçlü bir çağrıda bulundu.