Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı Ankara Büyükşehir Belediyesi'ne yönelik gerçekleştirilen konser soruşturması kapsamında, İçişleri Bakanlığı'ndan Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş ve Özel Kalem Müdürü Nevzat Uzunoğlu hakkında soruşturma izni talep etti.

YAVAŞ'A 'GÖREVİ KÖTÜYE KULLANMA' VE 'DENETİM GÖREVİNİN İHMALİ' SORUŞTURMASI

Savcılık kaynaklarından edinilen bilgilere göre soruşturma kapsamında Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, "Görevi kötüye kullanma” ve “denetim görevinin ihmali" suçlarından Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş ve Özel Kalem Müdürü Nevzat uzunoğlu hakkında İçişleri Bakanlığı’ndan soruşturma izni vermesini istedi.

Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin 2021-2024 yılları arasında yaptığı konser harcamalarına ilişkin yürütülen soruşturma kapsamında 5'i tutuklu 14 kişi hakkında, "nitelikli zimmet" suçundan iddianame hazırlandı. İddianamede, nitelikli zimmet suçunun zincirleme şekilde işlendiği gerekçesiyle 8 kişi hakkında 31,5 yıla, 6 kişi hakkında ise 18 yıla kadar hapis cezası istenmişti.

GÖZLER 12.00'DE OLACAK

ABB Başkanı Mansur Yavaş yaptığı açıklamada, "Konuyu yeni öğrendim. Ancak içeriği konusunda fazla bir bilgiye sahip değilim. Bunu öğrendikten sonra yarın sabah konuyu inceleyeceğim" ifadesini kullandı. Yavaş saat 12.00'de basın açıklaması gerçekleştirecek. Gözler şimdiden açıklamaya çevrildi.

YAVAŞ "KAMU ZARARI BULUNAMADI" DEMİŞTİ

Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, belediyeye yönelik soruşturma kapsamında 13 kişinin gözaltına alınmasına ilişkin, "Biz kendi incelememizi yaptık daha önce. Mülkiye müfettişleri de yaptı ve bir kamu zararı bulunamadı. Şimdi işin içine ihaleye fesat karıştırmak falan gibi bir şeyler katarak bambaşka bir yere götürmeye çalışıyorlar" açıklamasını yapmıştı.

Öte yandan Mansur Yavaş, ABB'ye yönelik konser soruşturması kapsamında gerçekleştirilen operasyonun ardından düzenlediği basın toplantısında, geçmişe yönelik konserleri incelediklerini, teftiş sonucunda herhangi bir zarar çıkmadığını belirtmişti. Aynı şekilde mülkiye müfettişlerinin de inceleme yaptığını belirten Yavaş, müfettişlerin dosyayı savcılığa gönderdiğini, itirazlar sonucunda Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'nın yeni bir inceleme başlattığını ve bir bilirkişi heyeti oluşturulduğunu söylemişti.

Yavaş, "Ben bunların uzmanlık alanının bu konu ile ilgili hiç alakası olmadığını tespit ettim. Medya bilirkişisi, gençlik ve spor ilçe müdür vekili, defterdarlık muhasebe uzmanı, gençlik ve spor il müdürlüğü personeli. Oysa bu bilirkişinin Türkiye’nin çeşitli yerlerinde bu işi yapan uzman kişilerden olması gerekirdi. Heyet de eski rapor üzerinden kamu zararını açıklıyor. Halbuki, dilekçeler savcılığa verildi. Siz eğer kıyaslayacaksanız Mercedes marka aracı Mercedes marka araçla kıyaslayın. Bu işlerle hiç uğraşmamış kişilerin bilirkişi yapması mümkün değil" ifadesini kullanmıştı.

NE OLMUŞTU?

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının soruşturması kapsamında İçişleri Bakanlığı Mülkiye Müfettişliği tarafından gerçekleştirilen tevdii raporu, MASAK incelemesi, Sayıştay incelemesi ve bilirkişi raporlarına göre, ABB'de 32 konser hizmet alımında idarenin, 154 milyon 453 bin 221,60 lira zarara uğratıldığı belirlenmişti.

Soruşturma kapsamında 23 Eylül tarihinde aralarında eski belediye bürokratlarının ve şirket yetkililerinin de bulunduğu 14 şüpheli, "görevi kötüye kullanma" ve "ihaleye fesat karıştırma" suçlarından gözaltına alınmıştı. Emniyetteki işlemlerinden sonra Ankara Adliyesi'ne getirilen şüpheliler, soruşturmayı yürüten cumhuriyet savcısına ifade verdikten sulh ceza hakimliğine sevk edilmişti.

Şüphelilerden 5'i çıkarıldıkları nöbetçi sulh ceza hakimliği tarafından, "zimmet" ve "kamu kurum veya kuruluşların ihalesine fesat karıştırmak" suçundan tutuklanırken, 9 şüpheli ise adli kontrol şartıyla serbest bırakılmıştı.

"DOĞRUDAN TEMİN" YÖNTEMİ

İddianamede, konser ve sahne kurulumu hizmetlerinde Ankara Büyükşehir Belediyesi Kültür ve Sosyal İşleri Dairesi Başkanlığı tarafından gerçekleştirilen konserlerin tek bir firmadan 22/b maddesine dayanarak temin edildiği ifade edilerek, "Bu işlemin mevzuata aykırı olduğu, Kamu İhale Mevzuatı'nın özüne ve ruhuna aykırılık bulunduğu, bu nedenle, denetim raporunda yer alan ‘ihale mevzuatına aykırı davranıldığı’ yönündeki tespitin; yasal dayanaklarının mevcut olduğu, idarenin, rekabete açık olması gereken bir alımı, kanuni şartları oluşmadığı halde ‘doğrudan temin’ yöntemiyle yaptığı tespit edildi" denildi.

"HACI ALİ BOZKURT GÖREVE GELDİKTEN SONRA KONSER SAYILARINDA HIZLI ŞEKİLDE ARTIŞ OLDU"

İddianamede, ABB Eski Kültür ve Sosyal İşler Dairesi Başkanı Hacı Ali Bozkurt’un 2020 yılında göreve geldikten sonra konser işlerinin sayısının hızlı şekilde artış gösterdiğini, 32 konser hizmet alımını 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu'nun 22/b maddesi uyarınca mevzuata aykırı olarak doğrudan teminle yaptığını, Enfest Org.Turz.Ltd.Şti. ve Festiva Org.Turz.Ltd.Şti.'nin sahibi Selahattin Çelikkaya ve Evren Teknik Grup Müzik Org.Ltd.Şti.'nin sahibi Onur Evren ve eşi Sıla Sıla Evren’in üzerine kayıtlı Universe Production Org.San.ve Tic.Ltd.Şti. sahipleri ile birlikte önceden görüşerek konser alımlarını kararlaştırdıkları iddia edildi. Sanık Bozkurt’un "10 Haziran 2024 tarihinde emekli olmasına rağmen Belediyedeki makam odasını boşaltmayarak konser hizmet alım işlemlerini fiilen tek başına yapmaya devam ettiği" tespiti de iddianamede yer aldı.

"PAZARLIK DAYANAĞI BELGELER BULUNAMADI"

Selahattin Çelikkaya ve Onur Evren’in ise sanık Bozkurt ile samimi oldukları, sık sık belediyedeki makam odasına gittikleri, doğrudan temin yoluyla yapılacak konserleri kendi aralarında paylaşarak önceden anlaştıkları ve bu konuda önceden pazarlık yaptıkları kaydedilirken pazarlık dayanağı bir belgenin bulunmadığı, bu durumdan Kültür ve Sosyal İşler Dairesi Başkanlığı'nda çalışan diğer şüphelilerin de haberdar oldukları ifade edildi. Öte yandan Bozkurt’un konsere gelecek olan sanatçıya aylar öncesinden kapora attığı, daha sonra bu durumu resmileştirmek için doğrudan temin yoluyla konser hizmet alımı yaptığı” belirtilerek "şüphelilerin kurdukları düzen içinde kazanç maksimizasyonunu hedeflediğini
göstermektedir" denildi.

Belediye görevlileri Haluk Erdemir, Hüseyin Zehir, Alp Aykut Çıngır, Celal Akbaş ve Kurtuluş Bakır’ın da usulsüzlükleri bilmelerine rağmen bu işlemlere katıldıkları, Daire Başkanı Hacı Ali Bozkurt’un emekli olmasına rağmen fiilen görevine devam ettiği ve şirketlerle önceden yapılan anlaşmalara göre ihale evraklarını sonradan düzenlediği ifade edildi.

İddianamede, belediye tarafından gerçekleştirilen 32 konser hizmeti alımının 31’inin, Bozkurt’un başında bulunduğu daire tarafından Selahattin Çelikkaya ve Onur Evren’in şirketlerine verildiği kaydedildi. 11 Eylül 2024’te Polatlı’da düzenlenen Derya Bedavacı konserinin ise resmiyette farklı firmalar üzerinden gösterilmesine rağmen, fiili olarak Üstün Alpay’a ait Craft Sanat Organizasyon tarafından yapıldığı, bu konser için düzenlenen 4 milyon 750 bin lira + KDV tutarındaki proforma faturanın imzasız ve kaşesiz olduğu kaydedildi.

"PROFORMA FATURALAR İMZASIZ VE KAŞESİZ"

Savcılık, bu şekilde diğer konserlere ait belgelerde de usulsüzlük tespit edildiğini, Edis Görgülü konseri için 57 milyon 53 bin lira, Derya Bedavacı konseri için 4 milyon 750 bin lira, Mert Demir konseri için 9 milyon 235 bin lira, Semicenk konseri için 7 milyon 870 bin lira, Merve Özbey konseri için 4 milyon 200 bin lira ve Mor ve Ötesi konseri için 59 milyon 600 bin lira tutarındaki proforma faturaların imzasız ve kaşesiz olduğunu, belgelerde sadece firmaların isim ve adreslerinin yer aldığını belirtti. Belediyede görevli personelin bu belgeleri denetlemeden onayladığı, ihale evraklarını dikkatsiz ve özensiz hazırladığı ifade edildi.

"BELEDİYEDEN BU FİRMALARA TOPLAM 154 MİLYON 453 BİN 221 LİRA AKTARILDI"

Savcılık, bilirkişi raporuna göre belediyeden bu firmalara toplam 154 milyon 453 bin 221 lira aktarıldığını belirterek, konser alımlarının piyasa rayicinin çok üzerinde bedellerle yapıldığını ve "nitelikli zimmet" suçunun işlendiğini kaydetti. İddianamede, kamu görevlilerinin görevleri gereği koruma ve gözetimindeki kamu parasını kendi veya başkası yararına kullanarak firmaların lehine zimmetlerine geçirdikleri, eylemlerin farklı tarihlerde aynı amaçla gerçekleştirildiği gerekçesiyle zincirleme suç hükümlerinin uygulanması gerektiği ifade edildi.

"NAKİT PARA BANKADAN ÇEKİLEREK İZİ KAYBETTİRİLDİ"

MASAK raporuna göre ise Selahattin Çelikkaya ve Onur Evren’e ait şirketler arasında yüksek meblağda para aktarımı olduğu, şüpheli Onur Evren’in şirketi hesabında toplanan bu paraların üçüncü kişilere çek ve şüpheli faturalarla bankacılık sisteminden çıkardıkları, Evren Teknik isimli firma adına kayıtlı hesaplardan toplam 365 milyon 576 bin 155 TL nakit paranın bankadan çekilerek paranın izini kaybettirdikleri belirtildi. İddianamede bu tespite ilişkin “şüphelilerin belediyeden doğrudan teminle yapılan alımlar yolu ile kurum parasının mal edinilmesi kastı ile hareket edildiğini gösterdiği” değerlendirmesi yapıldı.