Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
Sabahattin ÖNKİBAR

Sabahattin ÖNKİBAR

Mesih misin be kadın?

Adı: Mehmet Tarlacı...  Avukat ve Demokrat Parti’nin
İstanbul il başkan yardımcısı.
Dün feveran ediyor:
- “Tansu Hanım aylardır geliyor gelmiyor diye bize her gün papatya falı açtırıyor. Yeter artık anamız ağladı. Bakın en üst düzeyde kendisine çağrı yapıldı, geleceksen gel, gelmeyeceksen de yokum de! Mesih aleyhisselam mısın be kadın, partimizin geleceği ile nasıl oynarsın? Kongreye 10 gün var hanımefendi hâlâ susuyor ve adeta dalgasını geçiyor!”
Mehmet Tarlacı haksız mı?
Kesinlikle değil...
Evet Demokrat Parti’nin kongresine şurada birkaç gün var, Tansu Hanım koca bir camiayla adeta eğleniyor!
Dün bu durumu Çiller’e yakın bir isim olan Hasan Ekinci’ye sordum o da
tepkili:
- “Sayın Çiller neyi bekliyor anlamış değilim. Aday değilse, değilim desin, adaysa da çıksın ortaya. Koca bir partiyi kilitlemek doğru değil.”
Peki aday olacak mı?
Hasan Ekinci: “Olması lazım zira artık bahanesi kalmadı. DP tabanı onu istiyor. Bir iki güne kalmaz bu iş netleşir.”
Ben günler öncesi yazdığım
noktadayım.
Tansu Çiller’in aday olma ihtimali çok çok düşüktür.
Şayet bir sürpriz yapıp aday olursa biliniz ki Tayyip Erdoğan’dan aday ol işaretini almış ve onun için aday olmuşdemektir.
Bu kadar iddialı nasıl mı bunları söyleyebiliyorum!
Bakınız, bu ülkede Tansu Çiller’i yakından tanıyan az sayıda isimlerden biri de bendenizim.
Hanımefendi ile Başbakanlık günlerinde, ABD gezileri misali çeşitli   yurt dışı seyahatleri esnasında saatler süren sohbetlerimiz oldu. Emin olunuz Tansu Hanım için siyaset yapmak, ya statü sahibi olmak ya da iştir, ötesi yani idealizm gibi şeyler akla dahi getirilemez. Dolayısı ile şu gün için Kilyos’daki villa inşaatları ile otelcilik işleri tıkırında giden Çiller’in bu pozisyonunu riske edecek bir kararı alacağına yani kudretli Başbakan Tayyip Erdoğan’a meydan okuyacağına ihtimal veremiyoruz.
Sadece işleri değil, başında Demokles’in kılıcı misali sallanan bir de faili meçhuller dosyası var ki o konu Tansu Hanım’ın uykularına bile giriyor.
Olması gereken, Çiller’in mübalağasız dalga geçmek olan bu tiyatroyu, yani beklenti halini hemen sonlandırmasıdır. Tansu Hanım’ın takındığı bu tutum, merkez sağ dünyaya verdiği değeri ve de duyduğu saygıyı gösteriyor.
Yoksa Çiller, DP’yi kilitleyerek AKP’ye dolaylı hizmet veriyor ve karşılığında bu partiden aday mı olmak istiyor? Değilse bu patinajını nasıl izah edeceğiz?
Ulusal Kanal’daki programımda söyledim, burada tekrar ediyorum; Tansu Hanım şayet bizi mahcup eder ve Tayyip
Erdoğan’a açıktan meydan okuyup savaş ilan ederse, emin olun biz hiçbir komplekse girmeksizin kendisine destek bile oluruz. Bizim derdimiz ve ölçümüz, öncelikle AKP’ye karşı takınılacak net muhalif
tutumdur.
Ha Çiller gelmezse, DP için son demek değildir!
Sayın Demirel geçiş dönemi için toparlayıcılık yapabilir.
O ikna edilemezse İlhan Kesici davet edilebilir.
O da olmazsa Rıfat Serdaroğlu gibi gerçekten birikim ve misyon sahibi potansiyelli başka başka isimler rezervde
mevcuttur.
Bunlar da olmazsa Hüsamettin Bey, ağabey olarak yerindedir ve seçim öncesi ittifak yapma bağlamında en iyi sonucu alacak isimdir.
Hülasa Tansu Hanım kararını bir an
önce vermelidir!



FOTOĞRAF...
Onlar içeride, Hizbullah dışarıda!
Şu işe bakar mısınız, yeni uygulama ile Prof. Dr. Mehmet Haberal ve benzerleri cezaevinde bırakılırken onlarca kişinin ölümüne sebep olan Hizbullahçı kadro bir bir tahliye edildi. Evet
Mustafa Balbay’dan Doğu Perinçek’e kadar eli silaha değmemiş ve o tür bir emri asla  vermemiş, gazetecisinden parti önderine, akademisyeninden askerine kadar pek çok vatansever zindanda tutulurken, insanları diri diri gömenlerle mafya liderlerine kapı aralanıyor. İşte bu fotoğraf 2011 Türkiye’sini en iyi yansıtan ve de AKP yönetimini en iyi anlatan resimdir. Dramatik olan, Parlamento’daki muhalefetin bu rezil görüntüye suspus olması ya da bir iki basit demeçle geçiştirmesidir... Eyvahlar olsun!



HİPNOZ...
İthalat ne kadar
Tayyip Bey?
Hangi televizyon kanalını açsanız ihracatta bir yıl içerisinde yakalanan yüzde 11’lik büyümenin övgüsü ve destansı anlatımı var... Yahu insaf edin, geçen yıl ihracatta büyük bir daralma yani gerileme olmuştu, dolayısı ile yüzde 11’lik artış iki yıl öncesinin rakamlarına bile erişme değil ama milleti bu şekilde hipnotize ediyorlar... Tam bu noktada soralım; ihracatta yıllık artış yüzde 11 iken ithalattaki artış ne kadar, niçin açıklamıyorsunuz? Korkuyorsunuz değil mi? İthalattaki artışın yüzde 30 küsuru geçtiği, dış ticarette açığın 70 küsur milyar dolara dayandığı ve cari açığın da 50 milyar dolara göz kırptığını ilan etmekten ürküyorsunuz değil mi?.. Ey ahali duyduk duymadık demeyin, Türkiye ekonomide uçuruma gidiyor, 1994 krizi 9 milyar dolar, 2001 krizi de 10 milyar dolarlık cari açık sebebiyle patlak vermişti. Bugün 40 küsur milyarda durum idare ediliyorsa biliniz ki bu sıcak para sebebiyledir. Göreceksiniz bu sıcak paranın yani 120 milyar doların beşte biri çekildiği an Türkiye’de o gün kıyamet kopacak ve dolar bir günde
 2.5 milyon olacak.

Yazarın Diğer Yazıları