İstanbul'un Kadıköy ilçesinde 24 Ocak tarihinde kaykay malzemesi almak için gittiği pazar yerinde başka çocuklar tarafından bıçaklanarak öldürülen 14 yaşındaki Mattia Ahmet Minguzzi davasında mahkeme gerekçeli kararı açıkladı.

İstanbul Anadolu 3. Çocuk Ağır Ceza Mahkemesi, 6’ncı duruşmada verdiği hükmün gerekçesini paylaştı. Mahkeme, haksız tahrik indirimi uygulanmadan 24 yıl hapis cezası verilen iki suça sürüklenen çocuk (SSÇ) dışındaki iki sanık hakkında beraat kararını ayrıntılı biçimde açıkladı.

“KESİN DELİL YOK”

Gerekçeli kararda, beraat eden iki SSÇ’nin, cinayet suçundan cezalandırılan diğer iki SSÇ ile arkadaş olduklarının ve olay günü pazar yerine yakın zaman dilimlerinde beraber gittiklerinin tespit edildiği ifade edildi.

Sanıkların pazar yerinde beraber dolaştıkları ve olaydan kısa süre sonra metrobüs durağında beraber görüntülendikleri vurgulandı. Fakat dijital materyaller, HTS kayıtları, kamera görüntüleri, tanık beyanları ve savunmaların bir bütün olarak değerlendirilmesi sonucu “öldürme eyleminde aktif bir rolleri olduğuna dair her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil elde edilemediği” kanaatine varıldığı belirtildi.

Mahkeme, sanıkların Türk Ceza Kanunu’nun 39. maddesi kapsamında değerlendirilebilecek “suç işlemeye teşvik”, “araç sağlama”, “icrayı kolaylaştırma” veya “suç sonrası yardımda bulunma” gibi fiilleri işlediklerine dair herhangi bir delil bulunmadığını belirtti.

Bu sebepten ötürü iki sanığın cezalandırılmasına yer olmadığına karar veren mahkeme, Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 223/2-e maddesi uyarınca her iki sanığın da ayrı ayrı beraatine hükmetti.

İŞTE MAHKEMENİN GEREKÇESİ

Mahkeme heyeti, gerekçesinde şu ifadelere yer verdi:

“SSÇ A. ve SSÇ M.’nin, cezalandırılmalarına karar verilen diğer SSÇ’lerle arkadaş oldukları, olay günü birlikte pazar yerine gittikleri, olaydan sonra metrobüs durağında birlikte görüntülendikleri sabit olmakla birlikte, sanıklardan ele geçirilen dijital materyaller, HTS kayıtları, telefon içerikleri, kamera görüntüleri, tanık anlatımları ve savunmalar birlikte değerlendirildiğinde, öldürme eyleminde aktif rolleri olduğuna dair her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil elde edilememiştir.”