Münevver Karabulut 3 Mart 2009 yılında Cem Garipoğlu tarafından canice katledilmişti. Bahçeşehir'de bir villada öldürülen Karabulut'un cansız bedeni Etiler'deki bir çöp konteynerinde bulunmuştu. Garipoğlu, cinayetten sonra firar etmiş, 197 gün sonra bulunarak "tasarlayarak öldürme" suçundan 24 yıl hapis cezasına çarptırılmıştı. Garipoğlu’nun cezaevindeki tek kişilik odada kendini asarak intihar ettiği söylenmişti.

Netflix, Türkiye’de infiale yol açan Münevver Karabulut cinayetini belgesel formatında ele alacağını duyurmuştu. Belgeselin tanıtımı Netflix’in resmi sosyal medya hesabından paylaşıldı.
'BEN ÇOK YORULDUM, İLAHİ ADALETE SIĞINDIM'
Münevver Karabulut’un babası Süreyya Karabulut, yapım sürecinden haberdar olmadıklarını belirterek, şunları söyledi:
“Dosyayı kapattım. Her şeyden uzaklaştım, Bolu’ya yerleştim. Bizim bilgimiz dışında yapılmış. Görüşme ve benzeri bir yok. Şikâyetçi olacağım. Ben çok yoruldum, ilahi adalete sığındım. Artık bu işin son şeyi de diyelim… Bilgimiz yoktu. Çok şaşkınım. Yani biri sokakta ‘Sen Münevver’in babası mısın?’ diye sorduğunda bile ben ‘Hayır, değilim’ diyorum. Artık bu konuyu tamamen kapatıp uzaklaşmak isterken tekrar tekrar gündeme gelmesini istemiyoruz.”

Rezan Epözdemir’in tutuklu olması nedeniyle konuyu Epözdemir'in avukatı Murat Öksüz takip ediyor.
Avukat Murat Öksüz de Türk Medeni Kanunu ile Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu uyarınca bir kişinin hayatına, özel yaşamına ve aile mahremiyetine ilişkin içeriklerde aile izninin zorunlu olduğunu, belgesel niteliğinde olsa dahi bu rızanın alınması gerektiğini vurguladı.
AYLAR ÖNCE İHTARNAME GÖNDERİLDİ
Belgeselin çekileceğine ilişkin konunun aylar önce gündeme gelmesi üzerine dijital platforma yazılı bir ihtarname gönderildiği, ailenin hukuki sürecin başlatılacağı ve gelecek hafta içerisinde tedbir talepli gerekli başvuruların yapılacağı aktarıldı.