"Hiciv Vadisinde Bir Tecrübeyi Kalemiye” adlı şiiri sebebiyle yargılandı
OdaTv''den alınan bilgilere göre, Süreyya Sineması’nın inşaatı 1924 yılında başladı ve 6 Mart 1927’de ise sinemanın açılışı yapıldı. Atatürk geldiği zaman oturması için de bir loca inşa edildi. Sinemanın müdürlüğüne ise Nazım Hikmet’in babası Hikmet Nazım Bey getirildi.
Süreyya İlmen’in hayatını yazan Kürşad Karacagil, Süreyya Paşa adlı kitabında Süreyya Paşa ve Nazım Hikmet arasında yaşanan tartışmayı anlattı.
Kitapta, Hikmet Nazım Bey’in sinemanın müdürü iken rahatsızlanarak evine gittiği aynı gün Süreyya Paşa’nın gelerek, haftalık hesapları incelemeye başladığı dile getirildi. Bu durum karşısında Nazım Hikmet’in üzüldüğü ve Süreyya Paşa ile babası Serasker Mehmed Rıza Paşa’ya “Hiciv Vadisinde Bir Tecrübeyi Kalemiye” adlı şiirle eleştirdiği anlatılıyor. Bu şiirler nedeniyle Nazım Hikmet’e iki dava açıldı. Bunlardan biri İstanbul Cumhuriyet Savcılığı’nca 5 Mart 1933’te diğeri ise şiirdeki hakaret nedeniyle Süreyya Paşa tarafından Nazım Hikmet aleyhine açıldı.
Süreyya Paşa, bu davada Nazım Hikmet aleyhine 20 bin lira tazminat talebinde bulundu. Nazım Hikmet savunmasında “Ben Süreyya Paşa’nın ne babasını ne de şahsını kastettim” dedi. 27 Ağustos 1933 tarihinde dava sonuçlandı. Mahkeme verdiği kararda; Nazım Hikmet’in yazdığı şiirle Süreyya Paşa’nın babasına hakarette bulunduğunu sabit görerek, Nazım Hikmet’e bir sene hapis ve 200 lira ağır para cezası verdi. Ayrıca Nazım Hikmet’in Süreyya Paşa’ya 500 lira tazminat vermesi de kararlaştırıldı. Ancak Cumhuriyet’in onuncu yılı dolayısıyla çıkan af yasasından yararlanan Nazım Hikmet, bu cezaları almadı.
