Canan Karatay: Biz o yaşlarda düz duvara tırmanırdık. Karşı cinse karşı beslenme formülünü açıkladı

Canan Karatay: Biz o yaşlarda düz duvara tırmanırdık. Karşı cinse karşı beslenme formülünü açıkladı
Kalp ve İç Hastalıkları Profesörü Canan Karatay açıklamalarda ve tavsiyelerde bulunarak, "20-30 yaşlarında gencecik hastalar geliyor bana. Biz o yaşlarda hastalık bilmezdik. Düz duvara tırmanırdık.” Dedi.

Kalp ve İç Hastalıkları Profesörü Canan Karatay, Posta Gazetesi’nden Oya Çınar’a röportaj verdi.

Çeşitli tavsiyelerde bulunan Karatay, “İnsan ömrü bellidir. Durdurmak da geciktirmek de mümkün değildir. Ama yaşadığınız süreyi iyi yaşamak diye bir şey vardır. Ben bunu anlatmaya çalışıyorum. Estetik de ayrı bir endüstri artık. Ben, “Kelle paça yiyin, doğal kolojendir” dediğimde de bana hücum ettiler ama doğrusu budur. Kolojen dediğiniz şey hayvansal proteindir.” Dedi.

“BİZ O YAŞLARDA DÜZ DUVARA TIRMANIRDIK”

Doğurganlıkla ilgili sorulara yanıt veren Karatay, “Bu tabloya bakınca bugün doğan çocukların 100 yaşını göreceği iddiası da ilginç geliyor… Bu düpedüz aldatmacadır, halkı uyutmaktır. Siz benim ürettiğim tüm zehirleri yiyin, 100 yaşına kadar yaşayacaksınız… Olur mu bu?” dedi.

Karatay devamında, “ 20-30 yaşlarında gencecik hastalar geliyor bana. Biz o yaşlarda hastalık bilmezdik. Düz duvara tırmanırdık. Her şey 1950 sonrası oldu. 1950’den sonra doğanların hepsi hasta. Batı’da bu çok iyi biliniyor aslında. Çocuklarının kendilerinden daha kısa ömürlü olacağını biliyorlar ama tersiymiş gibi bir algı yaratılıyor. “Gaddar” tüccarların uygulaması bunlar. 1’e karşılık 1500 kazanmak için insanları telef ediyorlar. Hepsi gaddar tüccar!” ifadelerini kullandı.

Devamında ise Karatay, "Bakın etrafınıza, mutlaka duyuyorsunuzdur. 25-30 yaşında çocukların regl düzenleri bozuk. Spermleri az. 30 yaşında menopoza giren var. Biraz eskilere bakın. Eskiden torunuyla yaşıt kızları olan kadınlar vardı. Çok özel bir sağlık sorunu yoksa kadın 50 yaşında da doğururdu. Ve bu halk arasında normal görülürdü, yadırganmazdı. Doğurganlığı devam eden ve sağlıklı olan her kadın hamile kaldığı her yaşta doğurabilir. Çünkü bu doğal bir süreçtir. Bir de günümüze bakın. 40 yaşında doğurana şaşkınlıkla bakılıyor. Havamız kirli, suyumuz kirli, elektromanyetik alanlarda yaşıyoruz." dedi. 

“Sağlıklı yaşam artık birçok insanın en çok ilgilendiği konu. İnsanlar artık daha bilinçli gibi görünürken, bu yıl Avrupa’da obezitenin en hızlı yayıldığı ülke seçildik. Bunu nasıl değerlendiriyorsunuz? “ sorusuna yanıt veren Karatay şöyle dedi:
Yeni bir şey değil. 2008’den beri Türkiye’de obezite ve diyabet pandemisi var ama hiç söylenmiyor. 2011’den beri tüm kitaplarımda yazdım bunu. Tabii ki temelinde yanlış beslenme, stres, kötü alışkanlıklar, hareketsizlik gibi pek çok etken var.

“BÜYÜK BİR PLAN''''

Vegan kültürün büyük bir plan olduğunu düşünen Karatay, insan vücudunun sahip olduğu mekanizmanın sadece tahıl ya da bitki tüketerek sağlıklı bir şekilde yaşamaya elverişli olmadığını söyledi. Bu sebeple veganların kısa ömürlü, hastalıklı, kansız ve dirençsiz olduklarını belirtti.

"COVİD AŞISI OLMADIM, AŞI AŞI DEĞİL, SIVI”

Covid aşısı olup olmadığıyla ilgili sorulara Karatay, “Hayır olmadım. Aşı aşı değil ki, bir sıvı. Bunu 2016’da grip aşısı için de söyledim. Grip virüsünün aşısı olmaz. İlacı olmaz çünkü hayatta kalma kabiliyetleri dakikada bir mutasyona uğramak üzerine. Bugün ürettiğiniz aşı dünkü virüse etki etmez.” Şeklinde yanıt verdi.

COVİD NÜFUSU KONTROL ALTINA ALMAK İÇİN UYGULANAN BİR PLAN

“Peki ne yapılmalı?” sorusuna da yanıt veren Karatay, “Ben bağışıklık zırhımı güçlendiriyorum. ‘Karatay Sözü’ budur. Virüsler ölmez, biz ölürüz. Onlar yok olmaz, zamanla güçlerini kaybederler sadece. Domuz gribi, kuş gribi… Bunların hepsi aynıdır. 1890’daki Rus gribi de bunun bir çeşidiydi. O yüzden korkmayın, korkmayalım. Bu bir senaryo, bir plan!” dedi.

Devamında ise Karatay, “‘Billy The Kid’ diyorum ben ona (gülüyor). Dünyayı kontrol altına almak, insanları korkutup susturmak, yaşlıları yok etmek, nüfusu kontrol etmek amacıyla düzenlenen bir senaryodur bu. Kapitalizm böyle vahşidir işte. O yüzden modern tıptan çok koruyucu hekimliği savunurum ben her zaman. Hipokrat yemini de bunu gerektirir.” Şeklinde konuştu.

"TÜRKİYE’DE OBEZİTE VE DİYABET PANDEMİSİ VAR AMA HİÇ SÖYLENMİYOR"

“Mesleğinizde pop star gibi algılanmanızın, her iddianızın tartışma yaratmasının diğer hekimler üzerinde psikolojik olarak olumsuz bir etki yarattığını düşünüyor musunuz?” sorusuna ise Karatay, “Onu onlara sormak lazım, “Karatay’ın her şeyine neden itiraz ediyorsunuz? Neden ağzını her açtığında hücum ediyorsunuz?” diye. Ama bu bir kesimde var. Geçtiğimiz mart ayında, Marketing Türkiye’nin yaptığı bir araştırmada, Türk halkı beni kanaat önderi seçti. Yüzde 30 oyla, sağlık alanında halkın en güvendiği hekim seçildim.” Şeklinde cevap verdi.

İlgili Haberler