Hamilelik, bir kadının hayatındaki en özel dönemlerden biri olsa da, gebelik şekeri (gestasyonel diyabet) gibi sağlık sorunları bu süreci gölgeleyebiliyor.
Gebelik şekeri, yalnızca hamilelik sırasında ortaya çıkan ve kan şekeri seviyelerinin yükselmesiyle karakterize bir durum olarak tanımlanıyor.
Uzmanlar, bu rahatsızlığın hem anne hem de bebek sağlığı üzerinde ciddi riskler oluşturduğunu belirtti. Ancak erken teşhis, doğru beslenme, egzersiz ve gerektiğinde tıbbi müdahale ile bu risklerin büyük ölçüde kontrol altına alınabileceği vurgulandı.
GEBELİK ŞEKERİ NEDİR VE NEDEN ORTAYA ÇIKAR?
Gebelik şekeri, hamilelik sırasında vücudun insülini etkili bir şekilde kullanamaması sonucu kan şekeri seviyelerinin yükselmesiyle ortaya çıktı.
Genellikle gebeliğin 24-28. haftaları arasında teşhis edilen bu durum, hormonal değişiklikler ve insülin direncinin artmasıyla tetiklendi.
Uzmanlar, “Hamilelikte plasentadan salgılanan hormonlar, insülinin etkisini azaltarak kan şekeri seviyelerini yükseltebilir. Özellikle risk faktörleri taşıyan anne adaylarında bu durum daha sık görülüyor” dedi.
Risk faktörleri arasında obezite, ailede diyabet öyküsü, 35 yaş üstü hamilelik, önceki gebeliklerde iri bebek doğurma veya polikistik over sendromu yer aldı.
Alman diyabet uzmanı PD Dr. Sandra Hummel, “Gebelik şekerinin tipik belirtileri genellikle fark edilmez, bu nedenle rutin tarama testleri hayati önem taşır” diyerek erken teşhisin önemine dikkat çekti.
ANNE VE BEBEK İÇİN RİSKLER NELER?
Gebelik şekeri, kontrol altına alınmadığında hem anne hem de bebek için ciddi komplikasyonlara yol açabiliyor. Anne adaylarında hipertansiyon, preeklampsi (gebelik zehirlenmesi), idrar yolu enfeksiyonları ve ileride tip 2 diyabet riski artarken; bebeklerde ise makrozomi (iri bebek), doğum travmaları, hipoglisemi (kan şekeri düşüklüğü), solunum güçlüğü, sarılık ve hatta anne karnında ani kayıp riski gibi sorunlar görülebiliyor.
Uluslararası Diyabet Federasyonu (IDF) verilerine göre, gebelik şekeri dünya genelinde her 5-7 gebeden birinde görülüyor ve bu oran endüstriyel toplumlarda hareketsiz yaşam tarzı ve yanlış beslenme alışkanlıkları nedeniyle giderek arttı.
TEŞHİS VE TEDAVİ: ŞEKER YÜKLEME TESTİ TARTIŞMALARI
Gebelik şekerinin teşhisi, genellikle 24-28. haftalarda yapılan oral glukoz tolerans testi (OGTT) ile konuldu. 50 gram glukoz içeren bir içecekle yapılan tarama testi, kan şekeri seviyesinin 140 mg/dL üzerinde çıkması durumunda 75 veya 100 gram glukozla yapılan daha kapsamlı bir testle doğrulandı.
Uzmanlar, “Şeker yükleme testi, anne ve bebek sağlığını korumak için vazgeçilmez bir yöntemdir. Bilimsel çalışmalar, bu testin anne veya bebeğe zarar vermediğini açıkça ortaya koyuyor” dedi.
TEDAVİ VE ÖNLEME: DİYET, EGZERSİZ VE İNSÜLİN
Gebelik şekeri tedavisinde ilk adım, diyet ve egzersizle kan şekeri seviyelerini kontrol altına almak. Diyetisyen kontrolünde hazırlanan beslenme programları, düşük glisemik indeksli gıdalar, lifli besinler ve protein ağırlıklı bir diyeti içeriyor.
Uzmanlar, “Basit şeker içeren gıdalardan uzak durulmalı, tam tahıllı ürünler ve sebzeler tercih edilmeli. Ayrıca, günlük 30 dakikalık yürüyüş veya yüzme gibi hafif egzersizler kan şekeri kontrolünde çok etkili” dedi.
Eğer diyet ve egzersizle kan şekeri kontrol altına alınamazsa, insülin tedavisi devreye giriyor. İnsülin, plasentadan geçmediği için bebek için güvenli kabul edildi. Bazı durumlarda oral diyabet ilaçları önerilse de, bu konuda daha fazla araştırmaya ihtiyaç duyuldu.
DOĞUM SONRASI SÜREÇ VE UZUN VADELİ RİSKLER
Gebelik şekeri, genellikle doğum sonrası düzelse de, bu durumu yaşayan kadınlarda ileride tip 2 diyabet riski %40’a kadar yükselebildi. Bu nedenle, doğumdan 6-12 hafta sonra ve her 3 yılda bir şeker yükleme testi yapılması önerildi.
Emzirme, kilo kontrolü ve düzenli egzersiz, bu riski azaltmada kritik rol oynadı. Bebekler için de obezite ve metabolik sendrom riskine karşı düzenli takip ve sağlıklı yaşam alışkanlıkları önem taşıyor.
UZMANLARDAN ÇAĞRI: ERKEN TEŞHİS HAYAT KURTARIR
Uzmanlar, gebelik şekerinin anne ve bebek sağlığı üzerindeki etkilerini en aza indirmek için tarama testlerinin ve düzenli kontrollerin ihmal edilmemesi gerektiğini vurguladı.
Uzmanlar, “Multidisipliner bir yaklaşımla, perinatoloji uzmanları, endokrinologlar ve diyetisyenler eşliğinde gebelik şekeri kontrol altına alınabilir. Önemli olan, riskleri fark etmek ve erken müdahale etmektir” dedi.