Sıcak para tuzağı

Yaşamakta olduğumuz siyasi ve ekonomik sorunlar nedeni ile, bir yabancı sermaye politikamız yoktu. Dış ödemelerde cari fazla nasıl verebiliriz, dışardan nasıl döviz gelir, hangi yoldan gelir, ekonomik ve sosyal etkisi ne olur? Bunları düşünecek halde değiliz. Çünkü; Bir yandan cari açık, döviz ihtiyacını ve dış borç stokunu artırıyor. Temerrüt riski artıyor. Öte yandan döviz bulamazsak aramalı ve hammadde ithal edemeyiz. Zira imalat sanayiinde ithal girdi kullanım oranı yüzde 40’ın üstünde, İhracat malı üretiminde ise yüzde 70’in üstündedir. Aramalı ithal etmezsek, üretim durur.

2022 yılında Türkiye’ye illegal yoldan çok döviz girdi. Bunu MB ödemeler bilançosunda kaynağı belli olmayan 24,2 milyar dolarlık döviz girişinden de anlıyoruz.

Yabancı sermaye iki yolla giriyor…

  • Birisi, borsa, banka mevduatları ile DİBS senetleri için gelen ve çıkış zamanı belli olamayan portföy yatırımları. Hızlı girip çıktığı ve ekonomiyi ısıttığı için portföy yatırımlarının bir kısmına sıcak para da deniliyor.
  • Diğeri, Türkiye de doğrudan yatırım yapan, mevcut bir işletmeyi satın alan veya gayrimenkul satın alan ve bu nedenle uzun süreli giren doğrudan yabancı yatırım sermayesi.

Hükümetler 2003 yılından itibaren sıcak para ve doğrudan yabancı yatırım sermayesi ayırımı yapmadığı için;

  • 2003 -20012 arasında TL dövize karşı bazen yüzde 28 oranına çıkan oranda değerlendi. Bu nedenle Türkiye pamuk, iplik, gibi aramalı ve hammaddeyi içeride üretmek yerine ithal etmeye başladı. Bugün toplam ithalat içinde aramalı ve hammadde ithalatı yüzde 72’dir. Türkiye’de üretim ithalata bağımlıdır. Aynı nedenle cari açık devam etmektedir.
  • Türkiye, 2012 yılından beri, önce beş ülke ile sonra 3 ülke ile sonrada tek başına Dünyanın en kırılgan ülkesi olarak ilan edildi. Bu nedenle kredi notumuz aşırı spekülatif yatırım yapılamaz seviyesine düştü.

Tüm bu süreçte ekonomiden sorumlu bakanlar arasında; şimdiki hazine ve maliye bakanı da vardı. Bugün kaldığımız yere geri dönüyoruz.

Son bir ay içinde Borsaya ve Tahvile 3,3 milyar dolar girdi. Bakan döviz borçlanmaya ihtiyacımız yok dedi. Buna karşılık, gayrimenkul satışı dışında, doğrudan yabancı yatırım sermayesi gelmedi, tersine çıktı.

Çin gibi bazı ülkeler, doğrudan yabancı yatırım sermayesine öncelik verdi. Bu tür sermaye Çin’e teknoloji götürdü. Katma değer yarattı. Köyden kente emek göçü sağladı. İstihdam yarattı. Çin cari fazla verdi.

Dahası Çin’de doğrudan yabancı yatırım sermayesi sıfırdan fiziki yatırım yaparken, Türkiye ye doğrudan yabancı yatırım sermayesi sıfırdan fiziki yatırım yapmadı mevcut ve karlı işletmeleri ve bankaları satın aldı. Çünkü sıcak para ve kırılganlık yüksek olan bir ekonomide, yerli veya yabancı sermaye açısından sıfırdan yatırım yapmak risklidir.

Geldiğimiz yerde, bizim gibi hükümetleri bilinçsiz olan ülkeler, spekülatif sermaye ve doğrudan yabancı yatırım sermayesi ayırımı yapmadığı için kriz yaşıyor. Kriz yaşayan iki ülkeden birisi, Arjantin, birisi de biziz. Zaten Dünya da bize kriz ikizleri diyor.

2007 – 2011 arasında TBMM‘de, Plan ve Bütçe komisyonunda Türkiye’nin sıcak parayı kontrol etmesi gerekir diye çok öneri getirdim, ama kendi partime bile anlatamadım.

İMF bile 2022 yılında sermaye hareketleri görüşünde güncelleme yaptı.

  • Varlık -yükümlülük stokunda para birimi uyuşmazlığı olursa;
  • Ulusal veya uluslararası güven sorunu olursa,

sermaye kontrolü yapılabilir diyor.

Bugün Türkiye’nin önünde tek yol kalmıştır. İMF ile anlaşma yaparak 100 milyar dolar kredi almak ve sıcak para girişini düşük bir karşılık sistemi kurarak kontrol etmek.

Yazarın Diğer Yazıları