Fatih ERBOZ / Yeniçağ
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Afrika gezisi dönüşü gazetecilerin sorularını yanıtlarken, “OHAL ile ilgili olarak ‘şurada keselim’ diye bir şey de yok. Biz burada netice alana kadar yola devam edeceğiz” demesi tepkiyle karşılandı.
Yurt Partisi Genel Başkanı Sadettin Tantan, OHAL döneminde referandum yapılmasının yanlış olduğunu söyleyerek, “Referandum anayasa değişikliği için yapılıyor. Anayasa değişikliğine ihtiyaç var mı? Baştan beri hukuksuzluk üzerine inşa edilen bir dayatma var. Bu hukuk devleti artık kanun devletine dönüşmüş vaziyettedir. Bu kanun devleti de Erdoğan’ın istek ve ihtiyaçlarına göre şekilleniyor. OHAL de buna göre kullanılıyor. Böyle bir dönemde referandum olması mümkün değil.
Türkiye sıcak savaşın içinde. İçeride de yerli ve yabancı örgütlerin tehdidi altındadır. İktidar bu konu üzerinde mücadele veriyormuş gibi yapıyor ama sıcak savaşla mücadeleyi askere havale etmiş, içerideki mücadeleyi de kolluk güçlerine havale etmiş, kendisi yapması gerekenleri de yapmıyor. Sadece konuşuyor” dedi. Tantan öyle devam etti: “Bu sebeple sağlıklı bir referandum yapılamaz. Adaletli hukuk zemini üzerinde bir referandum olması mümkün değildir. Bu tam bir yetki devridir. Burada murat edilen nedir? Türk halkının lehine bir değişim dönüşüm yoktur. Halkı daha da tutsak alan bir düzenlemedir bu düzenleme.
İktidar OHAL şartlarında korku ve kaos ortamında bu değişikliği evet ve hayır üzerine kuruyor. Ama esasen altında yatan sebep bu projelerin uygulanmasında menfaat elde edenlerin yargılanmaktan kurtarılmasıdır. BOP’ta örgütsel aktarımların halkası çözüldüğü zaman bütün ülkelerde yargılanmalar olabilir. Bu kadar acele edilmesinin sebebi kaos ve korku ortamında, OHAL de kullanılarak 15 yıllık AKP iktidarının yargılanmaktan kurtarılmasıdır.”
Baştan beri karşıyız CHP Genel Sekreteri Kamil Oktay Sındır ise tepkisini şöyle dile getirdi: “OHAL’in kendisi gösteri ve yürüyüşlere engel durum oluşturuyor. Bunun somut örneklerini şimdiden birkaç küçük yerde yaşadık. Bu süreçte halkın anayasa değişiklik teklifi konusunda bilgilenme amacıyla yapılacak miting, açık hava toplantıları, salon toplantıları iptal edilebilir, engellenebilir. Bu nokta önemli. OHAL’in kendisi bizzat orantısız güç haline gelebilir. Gerçekten devletin bekası konusunda yapılacak her türlü fedakârlığı yaparız, bunda bir sorun yok. Ancak anayasa değişiklik teklifi ile partili cumhurbaşkanı ya da partili başkan sisteminin bir ön uygulaması şeklinde geçebilecek potansiyele sahip bu referandum.
Daha şimdiden Kanun hükmünde Kararnameler konusunda vali ve kaymakamların tavrı belli. Partisinin genel başkanı olacak bir cumhurbaşkanı ya da başkanın vali ve kaymakamların, mülki idare amirlerinin durumlarını etkiliyor. Kanun Hükmünde Kararnameler sadece terör örgütleri ve onların uzantılarıyla olan mücadele için olmalı. Ancak bu süreçte görüyoruz ki bunun dışına çıkmış durumda. Sonuçta bu referandum süreci ortamından endişe duyduğumuz açkı ve bunu başından beri söylüyoruz."
