​​​​​​​Tartışma mı seviyesizlik mi?

Geçenlerde okurlarımdan biri bana şöyle yazmıştı:

"Size gerçekten acıyorum. Ekranlara çıkan kimi çapsızlara tahammül edebildiğiniz için. Bunları seyredebilmek, büyük sabır işi." Dikkatli olanlar, bu eleştiriye yer verdiğimi de hatırlar.

Gece Görüşü'nü seyrederken bu cümleleri hatırladım. Hele Merve Şebnem Oruç'un halini gördükçe inanın üzüldüm. Bir gazeteci. Üstelik bayan. Karşısındakilerin her lafını çarpıtmak en önemli özelliği.

Milletvekiline hitap tarzına bakın; "Bir susarsan, açıklayacağım." Bu sözlerle birlikte tahammülü biten Gürsel Erol patladı:

"Sen bana hakaret edemezsin. Ben milletvekiliyim. Genel Başkanıma da saldıramazsın. Senin burada muhatabın Ali Haydar Fırat'tır."

Bu çıkıştan sonra Oruç'un süngüsü düştü. CHP'li Erol'a bir daha bulaşamadı.

Birilerine sormak istiyorum; "Bu hanımı kim bulup çıkardı?" Hadi ekrana sürdünüz. Peki bu önüne gelene bindirme cesaretine ne demeli? Hepsinden önemlisi bunca hakarete söyleyecek söz bulamıyoruz.

Esas karıştırıcı

Bu defaki destekleyiciyi ilan etmek kolay; Hande Fırat. Ortalığı karıştıracağı zaman Asteriks'in Büyücüsü gibi bakıyor.

Hande, Gürkan Hacır'la müthiş ikili oluşturuyordu. Sadece Gürkan onunla didişebiliyordu. Belli ki bu irtibatı yukarıdan kestiler.

Şaşırmasın

Aylar sonra birine göndermede bulunmak istiyorum. Zafer Şahin'i beğendim. Oturuşu, kalkışı ve de sağlam mantık süzgeciyle iyiydi. Şahin'i de kutlamayı vazife addediyorum. Aman şaşırmasın...

Ülke puanları

UEFA Ligi'nde bir kötü gece daha yaşadık. Beşiktaş, Braga önünde penaltı bile kaçırdı. Tabii istikbalini de kararttı. Bu sezon Kartal'a hiçbir kulvarda şans tanımıyorum. Başı sonu belli olmayan kulüp bu kaosu Fikret Orman'a borçlu.

Beni en çok üzen Trabzon oldu. Grup sonuncusu Krasnodar'a net bir skorla 0-2 kaybetti. Yani yer değiştirdiler. Üstelik kendi evinde. Sakatlıkları anlıyoruz ama, taktiksel karmaşayı çözmek mümkün değil.

Tek teselli

Ülke puanları sıralamasında tek artıyı Başakşehir sağladı. Son yılların yükselen takımı Wolfsberger'i mağlup etti. Bu Avusturya ekibinin gruplara kalana kadar elde ettiği sonuçları hatırlayınca, bizimkininki büyük başarı.

Okan Buruk'un futbolcularıyla yeniden ümitlendik. Bir üst tura çıkma şansı fazlalaştı. Diğer güzellik ise ülkeye puan getirmeleri.

Cimnastiğimizin mimarları

Cehaletime verin diyeceğim ama, bütün spor yazarları benden beter. Bir olimpik dal olan "Cimnastikteki kahramanlar" denince, aklımıza Suat Çelen'den başkası gelmez. Bu cansuyunun kaynaklarını bilen bir kişi var; Orhan Ayhan. Hocaların hocası Saip Garipoğlu'nu Ayhan'ın programı sayesinde tüm Türkiye tanıdı.

Ata Dede

Garipoğlu bugün 83 yaşında ama, kafası zehir gibi. Gelecekle ilgili görüşleri fevkalade. Bugün uluslararası alanda kürsülere çıkan sporcuların Ata Dede'si. Şimdiki Cimnastik Federasyonu Başkanı Suat Çelen'de bile emeği var. Çelen'i ise bütün dünya tanıyor. Ünlü "Çelen hareketi"nin yaratıcısı.

Diğer önemliler

Bir başka bağlantı Tahsin Albayrak'la yapıldı. O da bu sporun federasyon başkanlığını yapanlardan.

Bu yayında neler neler öğrenmedik ki. Mesela Bolu, İzmir, Ankara ve İstanbul'da hizmete sokulan eğitim tesislerini.

Bu muhteşem programda iki kişinin üstünde daha durmak istiyorum. Biri bir trafik kazası sonucu 19 yaşında kaybettiğimiz Murat Canbaş. İlk kez finallere kalmıştı. Diğeri Gençlik Spor Genel Müdürü Mehmet Baykan. O da çalışkan isimlerden. Onun unutamadığım anısı, Bolu'da 8-10 yaşlarında bir çocuğun verdiği cevap. Baykan'ın "büyüyünce ne olacaksın?" şeklindeki sorusuna "Dünya şampiyonu olacağım" demesi. Genel Müdür bunu hiç unutmuyor.

Gerçek kahraman

Sonunda da en büyük katkıyı sağlayanın ismi açıklandı; Mehmet Muharrem Kasapoğlu. Gençlik ve Spor Bakanı, atom karıncalardan. Hangi spor dalı olursa olsun, hep yanlarında. Her alanda katkıda bulunuyor. Kasapoğlu'nun soyadını değiştirmek farz oldu; "Sporoğlu"...

ÖZEL NOT:

Kimilerinin yeni yeni tanıdığı Wushu yapan sporcularımız madalya bırakmıyor. Çin'de yapılan 15. Dünya Şampiyonası'nda altından bronza ne varsa topladılar. Ekibi tebrik ediyorum.

GÜNÜN SÖZÜ

Bütün insanlar yaratıcıdır, ama pek azı sanatçıdır. Paul Goodman

 

Yazarın Diğer Yazıları