KKTC''de geçtiğimiz hafta yazdığım gibi, Ulusal Birlik Partisi(UBP), Demokrat Parti(DP) ve Yeniden Doğuş Partisi''nden(YDP) oluşan üçlü koalisyon hükümeti kuruldu. Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Başbakan Faiz Sucuoğlu''nun kabinesini onayladı. Önümüzdeki günlerde Hükümet, KKTC Cumhuriyet Meclisi''nden güvenoyu alarak resmen göreve başlayacak. Koalisyon hükümetinin 50 sandalyeli Meclis''te 29 milletvekili bulunuyor. Başbakan Sucuoğlu hükümetin kurulmasının ardından yerel ve Türkiye medyasına yaptığı açıklamalarda önceliğin ekonomide olacağını ve pandemi nedeniyle ortaya çıkan sorunların süratle çözüleceğini müjdeledi.. Sucuoğlu TRT Haber''e yaptığı açıklamada pandeminin ülkenin lokomotif sektörleri turizm ve eğitime zarar verdiğini, 70 sektörün de bu krizden etkilendiğini söyledi. "Pandeminin yarattığı krizi geride bırakmayı hedefliyoruz" diyen Sucuoğlu, havaların ısınmasıyla turizmin canlanacağını da belirtti. Anavatan Türkiye''nin her zaman ve her koşulda kayıtsız şartsız KKTC''nin yanında olduğunu kaydeden Sucuoğlu, Türkiye ile ilişkilerin her zamanki gibi en güzel ve üst düzeyde devam edeceğini ifade etti. "Türkiye bizim her şeyimiz. İki devletiz ama tek milletiz, ortak kaderi paylaşıyoruz" diyen Sucuoğlu, Türkiye''ye duyulan sevginin ve bağlılığın tartışılamayacağını söyledi. Güney Kıbrıs Rum Yönetimi''ne, "Akıllarını başlarına toplasınlar. Hayallerden vazgeçsinler" sözleriyle seslenen Sucuoğlu, Kıbrıslı Türklerin yoluna Anavatan Türkiye ile devam edeceğini kaydetti. Kıbrıs konusunda da açıklamada bulunan Sucuoğlu, "Federasyon temelinde sürdürülen görüşmelerde 50 yılda bir arpa boyu yol gidilemedi. Bizim bütün mücadelemiz KKTC''nin tanınması yönünde. Olmazsa olmazımız egemen eşit iki devlettir" dedi. Başbakan Sucuoğlu, Kıbrıs Türk halkının güvenini kazanmıştır. Cesaret ve kararlılıkla, siyasi hesaplar yapmadan kangrenleşen sorunların üzerine giderse başarılı olacağına inanıyorum. Bilindiği üzere devlet yönetimi takım işidir. Hükümette görev alan bakanlar ve bürokratların da cesur ,namuslu ve aldıkları sorumluluğun bilinciyle hizmet etmeleri esastır. Sucuoğlu''nun bakanların performansını yakından izleyeceğini ve bu nedenle de kabinede değişikliklerin olabileceğini daha işin başında açıklaması da doğru olmuştur. Sucuoğlu Hükümet''i hayırlı olsun..

***

Güney Kıbrıs Rum Yönetimi(GKRY) her sıkıştığında başvurduğu Güven Yaratıcı Önlemler(GYÖ) safsatasını yine gündeme getirmiştir. Daha önce de yazdım; Rumların GYÖ''ler yoluyla Kıbrıs anlaşmazlığını çözme siyasetleri Bizans oyunudur, tuzaktır ve zaman kazanmaya, mevcut sorunu özünden saptırmaya yöneliktir. Cumhurbaşkanı Ersin Tatar''ın Maraş açılımı ve iki devletli çözüm kararlılığı neticesinde köşeye sıkışan Rum siyasiler kapı kapı dolaşarak GYÖ konusunu pazarlamaya çalışmaktadır. Maraş''ın Rumlara iadesi karşılığında Ercan''ın BM gözetiminde uluslararası uçuşlara açılması hususunda Cumhurbaşkanı Tatar oyuna gelmemiş ve bu tuzağa düşülmeyeceğini açıklamıştır.

GKRY Dışişleri Bakanı Yoannis Kasulidis, Rum büyükelçilere, Türkiye''ye karşı yaptırım stratejisini bir yana bırakıp, GYÖ seferberliğine girişme talimatı içeren birer bilgi notu gönderdi. Kasulidis, ''Kathimerini'' gazetesine verdiği demeçte, esas hedefin Maraş''ı kurtarmak olduğunu ifade etti. Kasulidis, Güven Yaratıcı Önlemler''e odaklandıklarını söylerken "Hedefin artık pahalıya da mal olsa Maraş''ı kurtarmak" olduğunu vurguladı. Rum Bakan, bakanlığa atanmasından bugüne geçen bir ay içerisinde Rum dış politikasına getirdiği değişimi de "Maraş''ı kurtarmak için yeni strateji" olarak niteledi.

Rum tarafının belirlediği bu stratejiye, Cumhurbaşkanı Tatar ve Başbakan Sucuoğlu''nun koordineli bir şekilde gerekli karşı stratejiyi belirlemesi ve proaktif dış siyaset çerçevesinde Anavatan Türkiye ile birlikte ilgili merkezlere, özellikle Maraş konusunda uluslararası hukuk çerçevesinde atılmakta olan adımların anlatılması gerekmektedir. Anavatan Türkiye ve Kıbrıs Türk halkının desteklediği Tatar ve Sucuoğlu''nun bu konuda da uyumlu bir çalışma içerisinde olacağına inanmaktayım.

***

Ukrayna krizinde yaşanmakta olan gerilim sürmektedir. Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin''in, Donetsk Halk Cumhuriyeti ve Lugansk Halk Cumhuriyeti''nin bağımsızlığını tanıma kararı sonrasında bölgedeki tansiyon arttı. Putin, Rus silahlı kuvvetlerine bölgeye müdahale etme talimatı verdi. Savaş seslerinin iyice yükseldiği bölgede ne gibi gelişmeler yaşanacağı merakla izlenmektedir. Başta ABD olmak üzere Avrupa Birliği, İngiltere ve NATO ülkeleri Ukrayna''nın toprak bütünlüğüne karşı Putin''in girişimini ağır şekilde eleştirerek geri adım atılmasını talep ettiler. Rusya''nın ardından Küba, Venezuela, Nikaragua, Rus ayrılıkçıların bulunduğu iki bölgenin ''bağımsız ülkeler'' olarak tanınmasına destek verdiklerini açıkladılar. BM Güvenlik Konseyi üyesi Rusya''nın Kıbrıs siyasetini gözden geçirme mecburiyeti bir kez daha hasıl olmuştur. Rusya''nın çeşitli oldu bittilerle veya bölgedeki tarihî gerçeklere dayanarak attığı adımlar KKTC için de örnek olmalıdır. Haklının değil de güçlünün kazandığı bozuk dünya düzeninde Anavatan Türkiye gerekli adımları atmalı ve KKTC''nin tanınmasını talep etmelidir.