Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
Spor Medyasının Nöbetçi Amiri

Spor Medyasının Nöbetçi Amiri

Muhabirler yerine müdürleri götürdüler

Muhabirler yerine müdürleri götürdüler

İŞTE O YAZI:

Eskiden her gazete her televizyon kendi adamını gönderir ve parasını verirdi. Çünkü muhabir demek haberin ön safında “savaşan” adam demekti.

Kimse bir turnuvaya gezmeye gitmez, “Göreve” giderdi. Son 10-15 yıldır bu kural bozuldu, işler değişti.

Adamını bulan kendisini davet ettirip “Bedava gezilerin”  saygın konuğu oldu. Durum böyle olunca da müdürlerin isimleri ön plana çıktı.

Özellikle sponsor şirketler de haber çıkartmak istediklerinde “Aman alt kademedeki muhabirlerle ne uğraşayım. Müdüre söyleriz, haberimiz çıkar” mantığı ile hareket ettiği için, özel davetler son yollarda doğrudan müdürlere yapılmaya başladı.

Bedavacı müdürler de muhabir yerine gezmeye kendi isimlerini yazdırmaya başladılar.
Durum böyle olunca da “Haber” geri plana atıldı.

Avrupa Futbol Şampiyonası’nda da bu gelenek bozulmadı ve maçları takip etmesi gereken muhabirlerin dışında, TFF’nin davetlisi olarak hatırlı emekli gazeteciler ve bazı gazetelerin müdürleri Roma’da boy gösterip, meşhur Roma Çeşmesi’nin önünde hatıra pozları çektirip kendi sosyal medya hesaplarından komşuları kıskansın diye paylaşım yaptılar.

TFF’nin davetlisi olarak Roma’ya götürülenler ile Bakü’ye götürülecek olanlar hiçbiri statların Basın Tribünü’nde değil “Biletli Tribünde” ağırlandılar… 
Eskiden gazeteciler “önce haber” mantığı ile hareket ederdi.

 Şimdilerde ise “Önce gezme, sonra haber” olduğu için haber yazması, haber geçmesi gereken muhabirler statta yok. 
Onun yerine torpilli özel davetliler grubu var… 

Yine dikkat edilirse, her etkinlikte, her turnuvada hep aynı kişilerin isimlerini görmek mümkün...
Peki, TFF’nin harcadığı bu paranın, yani değirmenin suyu nereden geliyor?

Elbette, sponsorlardan da gelse para hiçbir TFF yöneticisinin babasının veya kendisinin parası değil devletin parası sayılır. 
Bu yüzden de bu paralar elit bir zümreye her daim harcanamaz.
Ama maalesef harcanıyor…

Şimdi asıl soru şu, çeşitli konularda diğer bedavacı gazeteciler boy boy açıklanırken bu gazeteciler niye açıklanmasın.
Gerçi yetkililer, “Açıklamaya gerek yok ki, zaten kendileri sosyal medya hesaplarından kendi fotoğraflarını çarşaf çarşaf yayınlıyorlar” diyebilirler…  

Madem basın kuruluşları zor durumda ve muhabirlerini maddi olarak gönderemiyorlar, e o zaman TFF haber yapacak olan muhabirleri götürse, onları para harcatmadan davetli yapsa kimsenin sesi çıkmaz.
ancak, ortalıkta gitmesi gereken gerçek muhabirler varken davetli listesinde emekli gazeteciler, müdürler ve torpilli davetliler var…

Bu insanları kurumları mı gönderdi, 
Hayır; habere mi gidildi, Hayır…

Kimse kusura bakmasın, bu ülkede gerçek haberciler yeniden ön plana çıkmadan ve haberin ve muhabirin kıymeti bilinmedikçe medya o güçlü, inandırıcı günlerine asla dönemeyecektir. Medya veya medyacı dendiğin zaman bedavacılar akla gelecektir.

Tabii medya kuruluşlarını bu işte büyük suçu vardır. PR’cıları işe alıp onları “Değerli” insanlar haline getirdiği için haber ve haberciler arka plana atıldı. Medya patronları kendi çıkarlarını koruyacak haberlere önem verdiği için medyanın toplum bazında  doğru düzgün inandırıcılığı kalmadı.

Hadi tasarruf yapıyorsunuz paranız az veya yok, e o zaman davetli listesine muhabirlerinizin ismini yazdırsanıza neden müdürlerinize izin veriyorsunuz? Avrupa Futbol Şampiyonası (Euro 2020) dün İtalya ile Türkiye arasında oynanan açılışı maçı öncesi ve sonrası yine a tanıdık görüntü ve bilgiler Türkiye’ye aktı.

Türkiye Futbol Federasyonu’nun masraflarını karşılayarak İtalya’ya götürülen gazeteciler de ortaya çıktı. Bu kısır döngü Euro 2020’nin açılış maçı Türkiye ile İtalya müsabakasında da yaşandı. Birçok muhabir, medya temsilcisi ve spor müdürü turnuvayı yerinden izlemek için İtalya’ya götürüldü.

Başkent Roma’da oynanan maç için giden gazetecilerin masrafları ise Türkiye Futbol Federasyonu tarafından karşılandı. 
Orada olması gereken ülkenin gerçek futbol temsilcileri,  emekçi basın mensupları evinde otururken; her dönem baş tacı edilen isimler yine oradaydı. 

Yediler içtiler, maç seyrettiler eğlendiler, gezdiler, fotoğraflar çektiler, selfieler yaptılar, sosyal medyada paylaştılar… Ancak gözler Bilal Meşe, İsmail Er, Orhan Yıldırım, Erdal Cömert  gibi futbol dünyasının önde gelen isimlerini aradı. Yoktular çünkü davet edilmemişlerdi.

E gazeteleri de “Harcırah yok, mali durum iyi değil” diyerek göndermemişti o ve onun gibi isimleri.. Kısaca, yıl boyu işini yapıp, haber peşinde koşan gazeteciler turnuvaya gidemedi. 
Anadolu’da en çok satan bölge gazetelerin spor müdürleri de çağrılmadı..  Trabzon, İzmir, Ankara, Adana, Konya, Denizli vs en çok satan yerel gazetelerin suçu neydi ki?

Turnuvaya bir de emekliler götürülmüş.  Haber yapmadan federasyon kontenjanıyla oradalar… yine tatil…
Eskiden gazeteler kendi muhabirini gönderirdi, “Müdürler” bu tip teklifleri geri çevirir ve kendileri gitmezdi. Gerçekten işini yapacak olan muhabirleri turnuvaya ya da kamplara gönderirlerdi.

Şimdi ise işi olmayan da bedavacı bir sınıf türedi. Nerede gezi var ise orada onların isimleri var.
Haber bahane, 
tatil şahane…
Hepinize iyi tatiller… 

Milli Takım’ı da unutmayın orada haber yapın…Sizin gibi bedavacılar yüzünüzden bizim gibi haberciler masa başında haber yapmak zorunda kalıyor.

Yazarın Diğer Yazıları