Tüp bebek (IVF) tedavisi, çocuk sahibi olma hayali kuran çiftler için umut ışığı olmaya devam ediyor. Ancak bu süreçte başarı oranlarını artırmak için ön değerlendirme ve genetik tarama kritik bir rol oynadı.
Bilimsel araştırmalar ve uluslararası uzmanlar, kapsamlı bir hazırlık sürecinin ve genetik testlerin hem gebelik şansını artırdığını hem de sağlıklı bir bebek dünyaya getirme olasılığını yükselttiğini ortaya koydu.
İşte tüp bebekte başarının anahtarları ve uzman görüşleri…
ÖN DEĞERLENDİRME: BAŞARININ İLK ADIMI
Tüp bebek tedavisine başlamadan önce çiftlerin sağlık durumlarının detaylı bir şekilde değerlendirilmesi gerekti. Bu süreç, hormon seviyeleri, rahim yapısı, sperm kalitesi ve altta yatan sağlık sorunlarının incelenmesini içerdi.
İngiltere’deki King’s College London’dan Üreme Sağlığı Uzmanı Prof. Joyce Harper, “Ön değerlendirme, tedavinin kişiselleştirilmesini sağlar. Bu, başarı oranlarını doğrudan etkiler” dedi.
Human Reproduction dergisinde yayımlanan bir çalışma, kapsamlı ön değerlendirme yapılan çiftlerde tüp bebek başarı oranının yüzde 25 daha yüksek olduğunu gösterdi.
Tiroid bozuklukları veya polikistik over sendromu gibi sorunlar önceden tespit edilmezse, tedavi başarısız olabilir.
GENETİK TARAMA: SAĞLIKLI GEBELİK İÇİN KİLİT ROLLE
Preimplantasyon Genetik Tanı (PGT), tüp bebek tedavisinde embriyoların genetik anomalilere karşı taranmasını sağladı. Bu yöntem, kromozomal bozuklukları ve kalıtsal hastalıkları tespit ederek sağlıklı embriyoların transferini mümkün kıldı.
ABD’deki Stanford Üniversitesi’nden Genetik Uzmanı Dr. Barry Behr, “PGT, özellikle ileri yaş anne adaylarında düşük riskini azaltıyor ve gebelik başarısını artırıyor” dedi.
Fertility and Sterility dergisinde yayımlanan bir meta-analiz, PGT uygulanan tüp bebek döngülerinde canlı doğum oranlarının yüzde 30 daha yüksek olduğunu ortaya koydu.
Embriyolog Dr. Semra Sertyel, “Genetik tarama, tekrarlayan düşük öyküsü olan çiftler için özellikle kritik” dedi.
BİLİMSEL VERİLER NE SÖYLÜYOR?
Tüp bebek başarı oranları, yaş, sağlık durumu ve tedavi protokolüne bağlı olarak değişti.
Avrupa İnsan Üreme ve Embriyoloji Derneği (ESHRE) verilerine göre, 35 yaş altı kadınlarda tüp bebek başarı oranı yüzde 40-50 iken, 40 yaş üstünde bu oran yüzde 20’ye düşüyor. Ancak ön değerlendirme ve genetik tarama, bu oranları iyileştirdi.
The Lancet’te yayımlanan bir çalışma, genetik tarama yapılan embriyo transferlerinin düşük oranını yüzde 15 azalttığını gösterdi.
Avustralya’daki Monash Üniversitesi’nden Prof. Robert Norman, “Doğru hazırlık ve genetik analiz, tüp bebekte gereksiz denemeleri azaltarak hem maliyeti hem de duygusal yükü hafifletiyor” dedi.
EK FAKTÖRLER: YAŞAM TARZI VE PSİKOLOJİK DESTEK
Uzmanlar, tüp bebek başarısında yaşam tarzının da önemli olduğunu vurguladı. Sigara, alkol ve obezite, gebelik şansını olumsuz etkiledi.
Harvard Tıp Fakültesi’nden Dr. Jorge Chavarro, “Sağlıklı beslenme ve düzenli egzersiz, yumurta ve sperm kalitesini artırır” dedi.
Nutrients dergisinde yayımlanan bir çalışma, Akdeniz diyeti uygulayan kadınlarda tüp bebek başarısının yüzde 20 daha yüksek olduğunu gösterdi. Ayrıca, stres yönetimi de kritik.
Psikolojik destek, çiftlerin tedavi sürecine olan inancını güçlendiriyor ve kaygıyı azalttı.
DİKKAT EDİLMESİ GEREKENLER
Tüp bebek tedavisi, uzman bir ekip ve güvenilir merkezler gerektirdi. Sahte veya denetimsiz kliniklerden uzak durulmalı. DSÖ, tüp bebek merkezlerinin uluslararası standartlara uygunluğunun kontrol edilmesini önerdi. Ayrıca, genetik tarama yüksek maliyetli bir yöntem olduğundan, çiftlerin bu konuda bilinçli karar vermesi gerekti.
Endokrinolog Prof. Dr. John Mathers, “Tüm çiftler için genetik tarama gerekli olmayabilir. Bu kararı doktorla detaylı değerlendirmek önemli” dedi.
BİLİME GÜVENİN, HAYALİNİZE ULAŞIN!
Tüp bebek tedavisinde başarı, doğru ön değerlendirme ve genetik tarama ile mümkün.
Bilimsel araştırmalar ve uzman görüşleri, bu adımların gebelik şansını artırdığını ve sağlıklı bebek oranlarını yükselttiğini doğruladı.
Hayalinizdeki aileye kavuşmak için güvenilir merkezlerde, uzman rehberliğinde ilerleyin.
