Yaz mevsiminin renkli ve lezzetli meyvesi üzüm, sadece damakları tatlandırmakla kalmıyor, aynı zamanda kalp sağlığını destekleyen ve bağışıklık sistemini güçlendiren bir süper besin olarak bilim dünyasının dikkatini çekti.

Uzman Diyetisyenler, üzümün uzun süreli ve dengeli tüketiminin sağlık üzerindeki etkilerini vurguladı:

“Doğal haliyle tüketilen üzüm, kalp sağlığını destekler, kan basıncını düzenlemeye yardımcı olur ve bağışıklık sistemini güçlendirir.”

5c8e4aad45d2a05870db30ff.webp

ÜZÜMÜN BESİN DEĞERİ VE BİLİMSEL KANITLAR

Üzüm, C, K ve B6 vitaminleri ile potasyum, bakır ve manganez gibi mineraller açısından zengin bir meyve. 100 gram taze üzüm yaklaşık 70-80 kilokalori enerji sağlarken, yüksek su oranı ve doğal şeker içeriğiyle sağlıklı bir enerji kaynağı sundu. Ancak üzümün asıl gücü, özellikle kabuğunda bulunan resveratrol ve flavonoidler gibi antioksidan bileşenlerden geldi.

ABD’deki Johns Hopkins Üniversitesi’nden beslenme uzmanı Dr. Mark Moyad, “Üzüm çekirdeği ekstresi, C vitamininden 20 kat, E vitamininden 50 kat daha güçlü bir antioksidan etkiye sahip. Bu, bağışıklık sistemini desteklemede eşsiz bir avantaj sağlıyor” dedi.

6-cabernet-franc-saraplik-uzum-cesitleri.jpg

Food Chemistry dergisinde yayımlanan bir çalışma, üzüm çekirdeği tozunun düzenli tüketiminin iltihaplanmayı azalttığını ve kan dolaşımını iyileştirdiğini ortaya koydu.

Koyu renkli üzümler, fenolik bileşenler açısından daha zengin olup, özellikle resveratrol sayesinde kalp sağlığına katkıda bulundu.

Harvard Üniversitesi’nden kardiyolog Dr. Eric Rimm’in liderliğinde yürütülen bir araştırma, resveratrolün damar sağlığını koruyarak kalp krizi riskini azaltabileceğini gösterdi.

Dr. Rimm, “Resveratrol, kan damarlarının esnekliğini artırarak kan basıncını düzenliyor ve ateroskleroz riskini azaltıyor” dedi. Ayrıca, üzümün lifli yapısı sindirim sistemini destekliyor ve kabızlığa karşı doğal bir çözüm sundu.

uzum-asma-bitkisi.jpg

BAĞIŞIKLIK SİSTEMİNE DOĞAL DESTEK

Üzümün bağışıklık sistemine olan katkıları da bilimsel çalışmalarla desteklendi. İngiltere’deki Reading Üniversitesi’nden mikrobiyolog Prof. Glenn Gibson, üzümün içerdiği antioksidanların, özellikle kuersetin gibi bileşenlerin, vücudun enfeksiyonlara karşı direncini artırdığını belirtti.

Nutrients dergisinde yayımlanan bir araştırma, üzümde bulunan C vitamini ve diğer antioksidanların soğuk algınlığı süresini kısalttığını kanıtladı.

Prof. Gibson, “Üzüm, bağırsak florasını destekleyerek bağışıklık sisteminin temel taşlarından birini güçlendiriyor” dedi.

uzum-agaci.jpg

PORSİYON KONTROLÜ VE TÜKETİM ÖNERİLERİ

Uzmanlar, üzümün faydalarından en iyi şekilde yararlanmak için porsiyon kontrolüne dikkat edilmesi gerektiğini vurguladı.

Uzman diyetisyenler, “Özellikle insülin direnci, diyabet veya kilo kontrolü hedefi olan bireylerde aşırı tüketimden kaçınılmalı. Taze üzüm için bir porsiyon yaklaşık 15-20 tane, kuru üzüm için ise bir yemek kaşığı ile sınırlandırılmalı” dedi.

Üzümün yanında çiğ badem veya yoğurt gibi protein içeren gıdalar tüketmek, kan şekerinin dengeli seyretmesini sağladı.

Dr. Moyad ise, “Üzüm çekirdeği tozu kan inceltici etkisiyle biliniyor, bu yüzden kan sulandırıcı ilaç kullananlar doktora danışmalı” uyarısında bulundu.

uzum-alerjisi.webp

ÜZÜMÜN EK FAYDALARI: CİLT VE KEMİK SAĞLIĞI

Üzüm, sadece kalp ve bağışıklık sistemiyle sınırlı kalmıyor; cilt ve kemik sağlığına da katkıda bulundu. Özellikle çekirdekli üzümler, anti-aging etkileriyle dikkat çekti.

İçerdiği antioksidanlar, ciltteki yaşlanma belirtilerini yavaşlatırken, K vitamini, kalsiyum ve magnezyum gibi mineraller kemik sağlığını destekledi. Ayrıca, üzümün eser miktarda melatonin içerdiği biliniyor; bu da daha kaliteli bir uyku sağlayarak genel sağlığa katkıda bulundu.

UZMANLARDAN ÖNERİ: DOĞAL VE DENGELİ TÜKETİM

Uzmanlar, üzümün faydalarını maksimize etmek için işlenmemiş ve doğal haliyle tüketilmesi gerektiğini vurguladı.

Paketli meyve suları veya üzüm şekerlemeleri, aynı besin değerini sunmadı. Dr. Rimm, “Üzümün kabuğu ve çekirdeği, en değerli antioksidanları barındırıyor. Bu yüzden mümkünse çekirdekli üzümleri tercih edin ve kabuğunu soymadan tüketin” önerisinde bulundu.

Üzüm, binlerce yıllık geçmişiyle hem sofraları süslüyor hem de sağlığa katkıda bulundu.

Bilimsel araştırmalar ve uzman görüşleri, bu mütevazı meyvenin kalp, bağışıklık sistemi ve genel sağlık için eşsiz bir destek sunduğunu kanıtladı.

Dengeli tüketildiğinde, üzüm adeta doğanın sunduğu bir sağlık iksiri olarak öne çıktı.