TSK''ya karşı uygulanan "Kumpas Davaları"nın arkasında "FETÖ"nün bulunduğuna artık kimsenin şüphesi yok.

Büyük babaanneme ait sözü ve babamın halası Safiye Annemden öğrenmiştim. "Askerin düşmanı, düşmanın askeridir" sözünü. 2012 yılında kaleme aldığım "TSK''ya indirilen Balyoz: Dijital Terör" adını verdiğim kitapta detayları ile yazdım. Bugün kendilerini "Fetösavar" ilan edenler bile o yıllarda Silivri duruşmalarını ve benim kitaplarımı görmezden geldiler. Halen başta "İmamların Öcü", "Fetullaha Selam Kumpasa Devam" ve "Kumpas Mektupları" adlı kitaplarımdan bahsetmekten imtina ediyorlar. Dijital Terör kitabımda 63''üncü sayfadan başlayarak "Abant Konsülü" başlıklı bölümde dönemin "The Taraf" yazarı Alper Görmüş''ün itirafına dikkat çekmiştim. Meraklısı Yargıtay''da "Delil" olarak sunulan kitaba ulaşabilir. Alper Görmüş, 29 Kasım 2011 tarihinde Taraf Gazetesinde Prof. Dr. Büşra Ersan''ı savunayım derken ağzından baklayı çıkarmış ve kumpas davalarının hazırlığının 2004 yılındaki Abant Toplantılarında alındığını itiraf etmişti. FETÖ''nün Zaman gazetesi, Aksiyon Dergisi ve Samanyolu Televizyonu ile beraber o dönem "Merkez medya" olarak tabir edilenlerle, yandaş ve dinbaz medyanın adeta "İtibar infazı" yaptığı askerler tutuklandıkça "Askerî vesayetin" sona ereceğini iddia edenler arasında bugün AKP yalakaları da vardı. Yeniçağ''daki "Abant''taki Darbe Senaryosu" başlıklı yazımda ifşa ettim. Alper Görmüş Taraf''daki yazısında: "Askerî Vesayet Nasıl Kırılır? sorusuna cevaplar aranıyordu. Toplantının "Radikal demokrat" atmosferi hepimizi etkilemişti, hepimiz biraz uçtuk. Aramızdan biri, belki de askerî vesayeti ortadan kaldırmanın yegane yolunun başarısız kalmış bir askerî darbe girişiminin ardından eski ve yeni darbecilerin derdest edilip yargılanmaları olduğunu savundu. Bunun gibi bir sürü fikir, temenni, öneri birbiriyle çarpıştı" diye yazmıştı.

***

2004 Abant Toplantısına katılanların isimleri internette var. İkisini yazayım Numan Kurtulmuş ve Sadullah Ergin... Sadullah Ergin kim? Adalet Bakanı... Kumpas Davaları sırasındaki bakan sonra da şimdiki bakan Bekir Bozdağ... Numan Bey o dönem AKP karşıtı. Bugün Genel Başkan Vekili... Abant Toplantılarının yapıldığı eski TURBAN Tesisleri Oteli''nin sahibi kim? Diyarbakır''daki Söz Gazetesi ve Söz TV''nin sahibi Mehmet Ali Altındal... Bu konuyu önümüzdeki günlerde yeniden mercek altına alarak 15 Temmuz''a izdüşümünün peşine düşeceğiz.

"Kumpas Davaları" olarak bilinen Ergenekon, Balyoz, Askerî Casusluk ve 28 Temmuz düzmecelerinin altında "İntikam" duygusunun bulunduğunu yazılarımda ve kitaplarımda çizmeye çalışmıştım. Her biri tarihe not olarak düştü. Dahası "Kuyruk acısının" sadece "Dinbazlar"ın değil "PKK''nın da intikam alanında bazı isimler" olduğunu vurgulamıştım. Terörle mücadelede PKK''ya ağır darbeler vuran başta Özel Kuvvetler Komutanlığı''nda görev alan personelin ön plana çıktığına vurgu yapmıştım. ÖKK Komutanlığı yapanların "Kumpas"larda tutuklandığını geri kalanlardan 15 Temmuz''dan sonra "Öç alındığına" dikkat çekmiştim.

Gelelim 28 Şubat dosyasının yeniden açılması ile yaşları 75 ile 90 arasında bulunan isimlerden intikam alınışına. Bu davadan çok personel yargılandı tutuklandı. Başta Kuleli''den Okul Komutanım, emekli Orgeneral Doğu Aktulga hayatta olmuş olsa kesinlikle tutuklanırdı. Jandarma Genel Komutanlığından önce MİT Müsteşarlığı yapan Teoman Koman da tutuklanmış tahliye olduktan kısa süre sonra vefat etmişti.

"Dinbazlık" adına her dönem "Mağduriyet" arkasına sığınanlar TSK tarihinde "Çok özel" yere sahip komutanları tutuklayıp, itibar infazına uğratıp kafalarınca rütbelerini sökerek intikam almaya çalışıyorlar.

Hava Kuvvetleri Komutanlığı yapıp, PKK terör örgütü ile havadan etkin mücadele yapan Ahmet Çörekçi özel bir isimdir. Jandarma Genel Komutanlığı yapan Fevzi Türkeri de özeldir. MGK Genel Sekreterliği yapan Orgeneral  İlhan Kılıç bu günleri çok önceden sezip, cemaat ve siyasal yapılanmalara dikkat çekip, yaptırım uygulamasını isteyenlerin başında gelir. Aydan Erol, Kenan Deniz, Vural Avar ve Yıldırım Türker''in de farklı özellik ve tarihe düştükleri çok önemli notlar var. Çevik Bir "Demans" yüzünden tahliye edildi. O detay... Fakat Çetin Doğan ve "Peygamber Hakkı" olarak bilinen emrindeki personelin kayıtsız-şartsız bağlı olduğu iki önemli "Adam"ı ve terörle mücadelede "Kestane" olmayan gerçek anlamda "Efsane" olanları yarına yazmak üzere esenlikler dilerim...