Anayasa Mahkemesinin kararları, partinin ağır toplarını karşı karşıya getirdi. Atalay ve Kapusuz “Olumlu” derken, Bozdağ ve Canikli karşı çıktı. Sürpriz Kuzu’dan geldi.
Uludere ve kürtaj konularında su yüzüne çıkan AKP’deki ayrışma, Anayasa Mahkemesi’nin verdiği Köşk kararlarından sonra daha da derinleşti. Parti içi dengeler alt üst olurken, gizlice devam eden Erdoğan-Gül çekişmesi yansımalarının, 2014 yılına kadar süreceği de netleşmiş oldu.
Başkentin kulislerinde
senaryolar uçuşuyor!
Başkentte siyasi tansiyon zirve yaptı.
Olası senaryolar dillendirilmeye başlandı. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ise “Benim prensip olarak aldığım bir karar var.
O da tartışmaların dışında kalmak” dedi.
Her kafadan bir ses çıkıyor
Gül’ün görev süresi için “7 yıl” diyen ve 2. kez seçime girebilmesini öngören Anayasa Mahkemesi kararları, AKP’yi karıştırdı. Beşir Atalay ve Salih Kapusuz kararlar lehinde konuşurken, Bekir Bozdağ ve Nurettin Canikli karşı çıktı. Burhan Kuzu ise “7+5 olmaz Artık o 5+5’tir” diyerek yeni bir formül ortaya attı.
CHP’li Kart’tan sert eleştiriler
GelİŞmelerİ değerlendiren CHP Anayasa Komisyonu Üyesi Atilla Kart, kararların kendi içinde çelişkili olduğunu belirterek şunları söyledi: Anayasa Mahkemesi; bağımlı olduğunu, iktidara rağmen bir karar veremeyeceğini bir kez daha gösterdi. Başbakan’ın takvimini bozmama kaygısı öne çıktı.
AKP’de Çankaya çatlağı
Anayasa Mahkemesi’nin Gül’ün görev süresiyle ilgili kararı AKP’yi böldü. Bozdağ, artı 5 yılın anayasaya aykırı olduğunu söylerken, Atalay ve Kapusuz kararı doğru buldu.
Anayasa Mahkemesi’nin Cumhurbaşkanlığı Seçimi Kanunu ile ilgili verdiği karar iktidar partisi AKP içinde yeni bir çatlağa yol açtı. Uludere olayı, özel mahkemeler ve kürtaj konusunda parti içinde yaşanan tartışmaların ardından Yüksek Mahkeme’den Gül’ün görev süresinin 7+5 yıl olduğu şeklindeki karar partinin önde gelen isimleri tarafından farklı yorumlandı. Gül’ün görev süresinin 7 yıl olmasının doğruluğunda hemfikir olan AKP kurmayları, mahkemenin Gül’e yeniden seçilmenin yolunu açması konusunda farklı görüşlere sahip. Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay ve AKP Genel Başkan Yardımcısı Salih Kapusuz, kararın doğru olduğunu savunurken Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ ve AKP Grup Başkanvekili Nurettin Canikli, 7+5’in anayasaya aykırı olduğu görüşünde.
Amir hüküm var
Bozdağ, Haliç Kongre Merkezi’nde düzenlenen uluslararası öğrenciler mezuniyet töreninden önce basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Anayasa Mahkemesi’nin Cumhurbaşkanlığı Seçimi Kanunu ile ilgili verdiği karara ilişkin bir soru üzerine Bozdağ, kararının bağlayıcı olduğunu belirterek, hayırlı olmasını diledi. Bozdağ, kararın hukuki değerlendirmesini yapmakta fayda olduğunu ifade ederek, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Bana göre Anayasa Mahkemesi’nin kararı, cumhurbaşkanının görev süresinin 7 yıl olduğuna ilişkin kısmı anayasaya uygundur ve doğrudur. Ancak ikinci kez seçilmeme hususunu iptaline ilişkin kısmı ise anayasaya aykırıdır. Çünkü cumhurbaşkanı seçimini düzenleyen Anayasa’nın 101. maddesine göre, seçilen cumhurbaşkanı 7 yıllık bir süre için seçilir, ikinci kez seçilemez hükmünü amirdir. Yasayla yapılan düzenleme, anayasayı değiştiren bir düzenleme değil, anayasa değişikliği sonucu konulmamış olan bir intikal hükmünü koymaktan ibarettir.”
Hüküm bölünemez
Anayasa Mahkemesi’nin görev süresi bakımından anayasanın 101. maddesindeki önceki değişikliği esas alıp, ikinci kez seçilememe bakımından yeni düzenlemeye göre hareket etmesinin yanlış olduğunu belirten Bozdağ şöyle devam etti: “Eğer buna göre hareket etmişse, gerekçeli kararı bilemiyoruz çünkü, bu açıdan anayasaya aykırılık oluşturur. Hükmü bölemez mahkeme. Ya tamamen iptal etmesi ya da tamamen reddetmesi lazımdı. Bir kısmında uyup bir kısmında uymamazlık yapamaz. Ancak gerekçeyi bilmiyoruz. Gerekçe ortaya çıktıktan sonra belki daha sağlıklı bir değerlendirme yapılacaktır. Anayasanın seçme ve seçilme hakkıyla ilgili değerlendirmiş olabilir, eşitlik ilkesiyle ilgili değerlendirmiş olabilir. Anayasa Mahkemesi bu yönde bir değerlendirme yapmış olsa bile, bu iptali haklı kılmaz. Çünkü Anayasa’nın 101. maddesi anayasa hükmüdür. 101. madde, 67. maddeyle geçmişte de birlikte uygulandı. Çünkü anayasa hükümleri arasında bir hiyerarşi yoktur, yani birini yukarı koyup birini ona göre denetleme imkanınız bulunamaz. Hükümler birbiriyle eşittir, her açıdan. Şimdi anayasanın hükmünde ikinci kez seçilememe hükmü varken, onu seçme ve seçilme hakkıyla veya başka bir konuyla irtibatlandırıp anayasanın bu hükmünü görmezlikten gelmesi Anayasa Mahkemesi açısından düşünülemez.”
Tabii ki tartışılacak
Mahkemenin neye göre karar verdiğini şu an bilemediklerini dile getiren Bozdağ, “Şu andaki düzenlemede de üçüncü kez seçilme yasağı var. ‘En fazla iki kez seçilebilir, üçüncü kez seçilemez’ diyor. Önceki düzenlemede de ikinci kez seçilemez hükmü vardı. Önceki düzenlemede bu hüküm varken, uygulanmıyordu, anayasa açısından bir sorun yoktu, şimdiki düzenlemede de uygulanması lazım. Herhangi bir sorun bana göre yoktur. Ancak bunu herkes tartışacaktır, değerlendirecektir” diye konuştu.
Abdullah Gül’e 5 yıl daha hediye!
Burhan Kuzu, “7 artı 5 diye yorumlar yapılıyor. Artık böyle bir şey olmaz. Artık o 5 artı 5’tir. Yani 7 artı 5 olmaz” dedi.
Anayasa Mahkemesi’nin Cumhurbaşkanı’nın görev süresini düzenleyen yasa ile ilgili verdiği karar 7+5 yıl olarak tartışılırken, TBMM Anayasa Komisyonu Başkanı Burhan Kuzu, gündemi sarsacak bir iddiayı dillendirdi. Kuzu, “7+5 diye yorumlar yapılıyor. Artık böyle bir şey olmaz. Artık o 5+5’tir” dedi. Yeniçağ’ın sorularını yanıtlayan Kuzu, Anayasa Mahkemesi’nin kararının doğru olduğunu söyledi. “Karar evvela olumlu. Biz 7 yıllık demiştik. Parlamento seçti. Anayasa diyor ki, parlamento 7 yıllığına seçer, çok netti” diyen Kuzu sözlerini şöyle sürdürdü: “Tekrar seçilme meselesinde Abdullah Gül ya da başka birisi Demirel dahil, Kenan Evren, Ahmet Necdet Sezer dahil yani eski cumhurbaşkanlarından yaşayan kim varsa hepsi aday olabilir. O yolu açmış oldu bu. 7+5 diye yorumlar yapılıyor. Artık böyle bir şey olmaz. Artık o 5+5’tir. Yani 7+5 olmaz. Öyle zannediyorum ki Anayasa Mahkemesi böyle baktı konuya. Yani eskiden seçilme değil de yeni baştan bismillah. 5+5 şu anda bunu tahmin ediyorum. Yoksa 7+5 diye bir formül olmaz. Yeni formül olarak öyle bakmak lazım. Doğru yorum bu olmalı.”
Bir yanlış, bir doğru
CHP Bolu Milletvekili Tanju Özcan, da Kuzu’nun görüşüne destek verdi. Anayasa Mahkemesi’nin verdiği 2 karardan birinin doğru, diğerinin yanlış olduğunu belirten Özcan şunları söyledi: “Cumhurbaşkanının 7 yıl olarak belirlenmesi yanlış. O anlamda bir yanlışla bir doğru toplamında bir doğru etmiyor. Burada Anayasa Mahkemesi hukuki bir karardan çok, siyasi iktidarın güdümünde bir karar aldı. Bir hukuk garabeti olarak Türk hukuk tarihindeki yerini aldı diye düşünüyorum. Anayasa Mahkemesi’nin siyasallaştığını ve siyasal iktidarın güdümüne girdiğini gösteriyor tamamen. Mevcut cumhurbaşkanı iki seçime birden girebiliyor. Cumhurbaşkanı’na 2014 yılından sonra 10 yıl daha görev yapma imkanı verdi bu karar.”
Kendi içinde çelişkili
CHP Konya Milletvekili ve Anayasa Komisyonu üyesi Atilla Kart da, Anayasa Mahkemesi kararının kendi içinde de çelişkili olan bir karar olduğunu söyledi. Kart, “Bütünlüğü olmayan karardır. Anayasa Mahkemesi’nin siyasi iktidarın güç dengelerini gözeterek, konjonktürel bir karar verdiği kanısındayım.
Bu kararı bu şekilde okumak gerekir.”
Haber: Fatih Erboz
Adaylık
için açık
kapı bıraktı
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Avusturya Cumhurbaşkanı Heinz Ficher onuruna verdiği öğle yemeğinin ardından Crown Plaza Otel’de gazetecilerin sorularını yanıtladı. Anayasa Mahkemesi’nin Cumhurbaşkanlığı Seçimi Kanunu’yla ilgili verdiği karara ilişkin bir soru üzerine Gül, “Benim prensip olarak aldığım bir karar var. O da bu tartışmaların dışında kalmak. Benim için önemli olan görevimi layıkıyla yapmak” diye konuştu. Gül, yeniden aday olup olmayacağına yönelik soruya, “Daha önümüzde bunları konuşmak için çok zaman var” yanıtını verdi. Cumhurbaşkanı Gül, Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ’ın, Anayasa Mahkemesi’nin aldığı karara ilişkin yaptığı açıklamanın hatırlatılması üzerine de konuya ilişkin tartışmaların devam ettiğini, bu süreçte herkesin fikrini ifade ettiğini söyledi. Gül, 8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal’ın vefatına ilişkin soruşturmayla ilgili soru üzerine de, “Görev başında hayatını kaybeden cumhurbaşkanı için yapılması gerekenler maalesef o dönem yapılmamış. Yapılmış olsaydı, bugün bu tartışmalar olmazdı. 20 yıl sonra da olsa ailesi ve toplumun isteği üzerine bazı girişimler başlatıldı. Burada önemli olan bu tür tartışmaların tarihe bırakılmaması lazım. Gerçek ne ise o ortaya çıkmalı” dedi.