Babıali'nin pislikleri

Babıali'nin pislikleri

Türkiye Cumhuriyeti''nin 99. kuruluş yıl dönümünde, başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarını şükran ve minnetle anıyorum. Hepimizin Cumhuriyet Bayramı kutlu olsun.

Gelelim yazımıza. Başlığa bakınca "Eray kimleri yazmıştır" diye içinizden geçirdiğinizi hatta "Onu kesin yazmıştır" dediğinizi duyar gibi oldum.
Hatta "Sakın beni yazmış olmasın" diyerek yazımın üstüne heyecandan 4-5 kere tıklayıp yazdıklarımı bir solukta okuyan meslektaşlarımı da tahmin edebiliyorum. 

"Ben yokmuşum" diyerek, derin "Bir oh" çekenleri de, soğuk terler dökenlerin isimlerini de tek tek sayabilirim.

Neyse, başlığımıza konu olan olayı aktarayım size. Senelerdir meslektaşlarımızla bir araya geldiğimizde konu dönüp dolaşıp medyaya geliyor.
Kime dokunsam bin ah işitiyorum. Özellikle yapılan haksızlıkları saatlerce dinliyorum. Çalışan da olsa, çalıştırılmayan meslektaşlarım da olsa cümlenin sonuna konan nokta gibi "Babıali''nin pislikleri" adında bir kitap çıkartıp, hepsini cesurca yazacağım" diyorlar.

Ben en az 5 senedir her ay bu masalı dinliyorum. Masal deyince yanlış anlaşılma olmasın. Kitap olarak okumadım ama hepsinin neler yaşadığını, uğradıkları haksızlıkları en ince detayına kadar biliyorum. Hatta bazılarına tanık bile oldum. Sadece kitap çıkmadığı için okuma şerefine nail olamadım. 
O kitap çıkınca söz ilk alan ben olacağım.

KORKU FİLMİNİN ADI SEZGİN BARAN KORKMAZ 

ABD''nin Utah eyaletinin Salt Lake City kentinde kara para aklamakla suçlanan ve tutuklu olarak yargılanan SBK Holding Yönetim Kurulu Başkanı Sezgin Baran Korkmaz''ın yargılandığı davanın ilk duruşması yapıldı.

Sezgin Baran Korkmaz''ın yargılandığı davada medya tarafı bizim için ağır basıyor. 8 sayfalık bilgi notunda aralarında yazarların da olduğu 22 gazetecinin adı geçiyor. Bu gazecilere aylık 7 bin nakit ödendiği ileri sürülüyor.  Bu paranın TL mi, dolar mı, Euro mu olduğu da belirtilmedi. Bu isimlerden bazıları dedikodu olarak bir kaç yerde yer aldı. Hatta isim listesi yayınlandı.

Sezgin Baran Korkmaz rüşvet verdiği ya da pahalı hediyeler gönderdiği kişilerin adını telafuz ederse medyada taşlar yerinden oynar. 

NE DAVETMİŞ BE

AKP''nin dün akşam düzenlediği ve ‘yeni vizyonunu’ ilan edeceği “Türkiye Yüzyılı” başlıklı toplantısına muhalif olarak tanınan gazeteciler de davet edilmişti. Gideceğini söyleyenler de oldu, katılmayacağını belirtenler de.

Bir kaç meslek büyüğüme "Sen davet edilsen gider miydin" sorusunu yönelttim. Çoğunluk asla gitmezdim yanıtını evelemeden, gevelemeden verdi.
Davet edilen gazeteciler arasında Nevşin Mengü, Soner Yalçın, Uğur Dündar, İsmail Saymaz, Doğan Şentürk, Özlem Gürses, Çağlar Cilara, İsmail Küçükkaya, Fatih Portakal, Taha Akyol, Deniz Zeyrek, Gürkan Hacır, Candaş Tolga Işık, Çiğdem Toker yer almıştı. 

Fatih Portakal, Deniz Zeyrek, İsmail Küçükkaya, Nevşin Mengü, Çağlar Cilara neden katılacaklarını gerekçeleriyle açıkladı. 

Özlem Gürses, Çiğdem Toker, İsmail Saymaz, Halk TV Yönetim Kurulu Başkanı Cafer Mahiroğlu da katılmayacaklarını gerekçesiyle bildirdi.
Kim hangi düşünceyle katıldılar, ya da hangi düşünceyle katılmadılar tam olarak bilemiyorum. İnce eleyip sık dokuyarak bu kararı verdiklerine inanıyorum.

AKP''nin düzenlediği toplantıya katılan muhalif gazetecilerden biri olan Fatih Portakal''ın, sosyal medyasından yaptığı paylaşım çok tepki çekeceğe benziyor.

İşte Portakal''ın o paylaşımı: "Türkiye yüzyılı parçası çalındı. Görsellik güzeldi. “Yarın değil hemen şimdi” dendi. AKP’nin “seçim sloganı olacak” diye düşünüyorum. Dikkatimi çeken şu: partiyi sırtlayan, götüren net bir şekilde Erdoğan."

 

Yazarın Diğer Yazıları