Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
Sabahattin ÖNKİBAR

Sabahattin ÖNKİBAR

Başbakan’ın Avcı olayındaki suskunluk nedeni?

Ankara Belediyesi’nin yaptığı su kesintisine bile müdahil olan Tayyip Erdoğan’ın Hanefi Avcı olayındaki tutumu ilginç değil mi?
Avcı bağlamında haftalardır tabir yerinde ise kıyamet kopuyor  ama Başbakan  hiç oralı değil!
Sakın yargıya olan saygısından demeyin, Tayyip Erdoğan’ın  istediğinde yargıyı nasıl yerden yere vurduğunu hepimiz biliyoruz!
Dikkat ettiniz mi, Başbakan, Avcı’nın iddiaları ile alakalı olarak yalanlayan bir görüntünün içinde hiç olmadı!
Sıradan gazetecilerin yazdığı köşe yazılarına bile cevap yetiştiren Erdoğan’ın Hanefi Avcı gibi halen devlette görevli önemli bir ismin kendisinin yönettiği devletin en temel kurumları ile alakalı beyanlarına sessiz kalması ilginç değil mi?
Sadece o da değil; dikkat edin hiçbir bakan ve AKP’li milletvekili de Hanefi Avcı’yı bazıları gibi hedefe oturtup yerden yere vurmuyor.
Peki bütün bunlar niçin mi?
Bu noktada iki ayrı yorum var:
Birincisi; Hanefi Avcı’nın Emniyet’deki malum sızma ve yapılanmaları bertaraf için  “Haliç’deki Simonlar”  kitabını Başbakan’ın bilgisi ve onayı ile yazması imiş!
Güya bu kitapla kamuoyu baskısı oluşacak ve Erdoğan temizliğe ya da Emniyet’te operasyona mecbur kalacakmış!
Diyeceksiniz ki Tayyip Bey bunu böyle bir kitap olmasa da yapamaz mı?
Doğru yapabilir ama o zaman malum grubu ya da kesimi karşısına alır!
Erdoğan’ın hedefi, o camiayı kırmadan  “Bakın üstümde çok baskı var”  diyerek Emniyet’i temizlemekmiş!
Anlatılanlara göre, özellikle Gazze’ye yardım olayında Okyanus ötesinden gelen AKP ya da hükümet eleştirisi sonrasında Başbakan’ın o cemaate olan güveni bayağı bir sarsılmış!
Başbakan’ın yakın çevresine  “Bunların, İsrail-ABD ile biz arasında tercihe mecbur kaldıklarında bizi tercih etmeyecekleri Gazze olayında  görüldü”  dediği dillerde... Böyle bir durum ise güvensizlik yaratıyor, zira Emniyet’in istihbaratını ele geçiren o grubun, gerektiğinde kullanmak üzere AKP için de belge ve bilgi toplayacağı ve dinlemeler yapabileceği kuşkusu var.
Buradan hareketle de, Hanefi Avcı olayını argüman yaparak kırgınlığa sebep olmadan Emniyet’te bir operasyona imza atılacağı konuşuluyor.
Sadece Gazze’ye yardım olayındaki ayrılık değil, aynı zamanda Emniyet içindeki Milli Görüşçü kadroların anlattıkları ile Genelkurmay’ın yıllar süren ısrar ve ikazları da bir başka boyut imiş!
Yapılan ikinci yorum da şudur ki o bana göre birincisinden daha gerçekçidir!
Hayır, Hanefi Avcı’nın kitap yazmasında Başbakan’ın bilgisi ve ilgisi yok!
Avcı, kitabı kendiliğinden yazdı ve yaşananlar doğal seyir!
Ancak kitap sonrasında Emniyet’teki Milli Görüşcüler ve değişik çevreler cesaretlenip Başbakan’a ulaştılar ve olanı biteni yakından aktardılar.
Pek çok şeyi zaten bilen Başbakan da olaya tutum almaksızın beklemeye başladı!
Başbakan için cemaat grubu önemli; zira önünde bir genel, bir de Cumhurbaşkanlığı seçimi var!
Onları ürkütmek ve kaybetmek istemiyor ama Hanefi Avcı olayındaki doğal gelişmeleri de kullanmak istiyor zira kendiliğinden bir fırsat oluştu... Buradan hareketle Emniyet istihbaratta köklü revizyonlar gündemde imiş!
Ne dersiniz, sizce bu iki komplo teorisinin gerçekliği olabilir mi?

 


TESLİM...
Sıcak para sultanı!
Dünya’da 4 trilyon dolar gezinip durur.. Mama ya da avanta nerede ise oraya demir atar... Hayır, bu para yatırım yapmaz, piyasalar yolu ile kan emer. Nerede fazla faiz varsa soluğu orada alır... İşte bu paranın   önemli pazarlarından biri Türkiye çünkü iyi faiz var. Düşünsenize adamlar bir ay önce 1 doları 1530’dan bozdurup piyasaya girdiler, dolar bugün 1410 seviyelerinde yani aldıkları faiz bir yana kurun düşmesinden köşeleri döndüler... Bu durum yeni değil, uzun zamandır var da AKP geleli beri hadise adeta kurumlaştı... Bu yolla Türkiye’den  son 9 yılda dışarıya transfer edilen para yüzlerce milyar dolar. Hayır bu paranın ekonomiye bir katkısı yok; zira bunlar üretime değil, tefeciliğe ve manipülasyona geliyor. Bu para üretimi stop ettiriyor ve istihdamı baltalıyor; çünkü kurlar ucuzlayınca ithalat da ucuzluyor ve piyasa ithal  mallarla doluyor. Peki hal bu ise AKP neden mi bu sisteme yol veriyor?Ülkeyi ve gelecek nesilleri değil, kendi siyasi çıkarını düşünüyor da ondan! Evet AKP günü kurtarmak adına yıllardır ülkeyi uluslararası rant çevrelerine teslim etmiş durumda!

 

YAPAY GÜNDEM
Öcalan’la müzakereyi türbanla örtmek!
Başbakan’dan sonra BDP cenahı da açıkladı ki Öcalan devletimizle müzakere masasında!
İmralı’ya giden Aysel Tuğluk, bu durumu açıktan dillendirdi!
Devlet dediğiniz şey kutu değil, insanlardan oluşuyor ve o yapının tepesinde sembolik olarak Abdullah Gül, direksiyonunda da Tayyip Erdoğan var, dolayısı ile İmralı’da yapılan görüşmeler Cumhurbaşkanı ile Başbakan’ın bilgisi ve onayı dahilinde!
Tablo bu iken Türkiye’nin gündemine bakın!
Birincisi türban, ikincisi de Özal ve Eşref Bitlis’e yapılan suikastlar!
Neymiş efendim Özal’a şöyle suikast yapılmışmış, Eşref Paşa’nın uçağı böyle düşürülmüşmüş!
İlginçtir, Hükümet Sözcüsü olan deneyimli Cemil Çiçek bile iddia sahiplerine  “saçmalamayın”  derken Tayyip Bey tam tersine “İddialar araştırılmalı” diyerek olayı kaşıyor!
Tayyip Bey, iktidarının 9. senesinde, lakin bu suikastlerı nedense şimdi hatırladı!
Fotoğraf net, suikast Öcalan’la yapılan görüşmelere örtü olarak kullanılıyor ve gündem saptırılıyor.
Ve heyhat, muhalefet yeni gündem belirleyemeyerek türban   konusunda olduğu gibi Erdoğan’ın ardına takılıyor!

Yazarın Diğer Yazıları