Yerel seçimleri kazanmak isteyen AKP, bunun için belediyelere sınırsız harcama yetkisi verdi. Belediyelere hukuki sorun çıkmaması için de yerel yönetimleri Sayıştay denetiminden çıkardı..
Hükümet yerel seçimler öncesi belediyeleri Sayıştay denetiminden çıkardı. Bu durumda belediyelere seçim kazanmak için kontrol dışı harcamayla kesenin ağzını açma fırsatı verdi.
Yerel seçimler öncesi belediyelerin Hazine’ye olan borçları için yapılan kesintiyi erteleyen AKP hükümeti, yerel yönetimlerin Sayıştay tarafından denetlenmesinin de önünü tıkadı. Geçtiğimiz aylarda Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, 3 yıl aradan sonra belediye bütçelerinin seçimler öncesi yeniden açık vermeye başladığı uyarısını yapmıştı.
Sayıştay’da büyük sancı
En önemli sıkıntılardan biri de Sayıştay denetiminde yaşanıyor. Sayıştay Başkanlığı’nın, kamu kurumlarını incelemesinde yaşanan ve geçen yıl, 2011 yılı raporlarının Meclis’e gönderilmemesi üzerine çıkan denetim krizine bu yıl da, “yerel yönetim krizi” eklendi. Yerel seçimler öncesinde, yüzlerce belediyenin ve iştirakinin denetim programı dışında tutulması ve denetlenen belediyelere de çok az sayıda denetçi görevlendirilmesi kurumda rahatsızlığa yol açtı. Bu durum denetçiler arasında, yerel yönetimlerinin seçimler öncesinde denetimlerinin örtülü olarak engellendiği şeklinde yorumlandı.
Şirketler incelenmiyor
Sayıştay denetçileri arasında rahatsızlığa yol açan yerel yönetimlerin denetimi rahatsızlığı, bütçeleri 3-5 bakanlığın bütçesine eş değer olan büyükşehir belediyelerine 3-4 denetim elamanı tahsis edilmesiyle başladı. Örneğin, Devlet Personel Başkanlığı’na 4 denetçi görevlendirilirken, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin denetimi için 3 denetim elamanı tahsis edildi.
Belediyelerin yanı sıra belediye şirketlerinin denetimi de bu yıl içinde gerçekleştirilemedi. Milyarlarca liralık kaynağın döndüğü şirketler, 3 yıllık denetim planlamasının içine alınmadı. Belediye şirketleri önceki yıllarda da denetlenmiyordu. Ancak son çıkarılan Sayıştay Kanunu ile belediye şirketlerinin denetimi de Sayıştay’a verildi. 3 yıllık denetim programına belediye şirketlerine yer verilmemesi ile, milyarlarca liralık kaynağın denetimi bir başka bahara kalmış oldu. Yeni denetim programında belediye şirketleri denetim dışında kalırken, geçmişte sık sık tartışma konusu olan TSK ve MİT gibi kritik kurumların dış denetimleri ise gerçekleştiriliyor. Sayıştay Kanunu’nda yapılan değişiklik ile her iki kurum da dış denetime açılmıştı. Söz konusu kurumlarla ilgili hazırlanan raporlar güvenlik gerekçesi ile kamuoyuna açıklanmıyor. Sayıştay Kanunu’nda geçtiğimiz yıl yapılan değişiklik nedeniyle, 2011 yılı raporlarının büyük kısmı Meclis’e sunulamamıştı.
İl Özel İdaresi
Seçimler öncesinde yerel yönetimlere Sayıştay denetimini zorlaştıran hükümet, mayıs ayında aldığı kararla belediyelerin harcama imkanlarını artırmıştı. Bakanlar Kurulu; belediyeler, il özel idareleri ve bağlı kuruluşların borçları için mayıs-ağustos döneminde genel bütçe vergi gelirlerinden herhangi bir kesinti yapılmaması kararı verdi. Böylece seçimlere yönelik inşaat faaliyetlerinin ve altyapı yatırımlarının yapılacağı yaz aylarında belediyelere önemli bir bütçe avantajı sağlandı. 15 Mart 2010 tarihinde yürürlüğe giren Bakanlar Kurulu Kararı ile borçlu il özel idareleri, belediyeler ve bağlı kuruluşlar adına her ay genel bütçe vergi gelirleri tahsilat toplamı üzerinden ayrılacak paylardan yüzde 40 oranında kesinti yapılması öngörülmüştü. Kesinti oranının, 1 Mart 2010 tarihinden sonra doğan borcu bulunmayan kuruluşlar için yüzde 25 olarak uygulanması hükme bağlanmıştı.