Ben nasıl ''sapık'' oldum?

Ben nasıl ''sapık'' oldum?

Laf olsun diye söylemedim "sapık" oldum derken, efendim... Mahkeme geçtiğimiz salı günü kararını verdi ve beni cinsel tacizden mahkûm etti...

Nasıl bir sapıklık yaparken yakalandığıma gelince; bir gün 70 yaşındaki bir adam Ak Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Tokat Milletvekili Özlem Zengin''in sosyal medyadan paylaştığı fotoğrafının altına, tercihi Özlem hanıma bırakarak; evlenme veya flört teklif etti.

Bu az rastlanır durum da bana bir takipçim tarafından iletilince; Özlem hanımın paylaşımı ve altındaki yorumun ekran görüntüsünü alarak ve bu garip evlenme teklifinin, üzerine, "hayat sürprizlerle dolu" yazarak takipçilerime duyurdum...

Bu arada; ben Tokat yerelinde çok etkili olan bir gazeteciyim ve Tokat milletvekili olmasından dolayı Özlem Zengin''i sıkça eleştiririm. Ulusal ve yerelde o kadar çok hata yaptı, partisine de kendisine de o kadar çok zarar verdi ve bu o kadar çok eleştirildi ki; artık Tokat''tan bırakın seçilmeyi bence aday gösterilme şansı dahi kalmadı.

Sanırım biraz da bu durumun kiniyle; milletvekili Zengin, kendisine yapılan teklifi, takipçilerime duyurmamı, "Kemal Vanlı bana cinsel tacizde bulundu" diyerek şikayet etti.. Ardından savcı buna iddianame yazdı... Finalde ise; hâkim beni cinsel tacizden suçlu buldu...

İşte; bir insanın cinsel taciz gibi, hayatını karalayacak bir suçtan mahkûm edilmesi bu kadar kolay, bu kadar hızlı oldu...

Mahkemede anlattım; ben bir gazeteciyim. O adam evlenme teklif ettiyse de, cinsel tacizde bulunduysa da, bunun haber değeri var ve her gazeteci doğal olarak bunu alır yayınlar... Böylesine basit bir eylem cinsel taciz gibi insan hayatını lekeleyen bir suçla cezalandırılamaz... Ve daha bir çok şey anlattım ama; nafile...

Neyse artık, bunun teselli edici bir yanı da var... Değil mi ama; ya adam evlilik teklifi değil de işlediği bir cinayetin görüntüsünü paylaşsa... Ben de bir gazeteci olarak bunu, "hayat sürprizlerle dolu" diye yazarak yayınlasaydım ne olacaktı?.. Bu şikâyet ve yargılamadaki mantığa göre; bu kez de cinayetten mahkûm olacaktım...

Suçlama da, iddianame de, karar da bana nedense, ''kanırta, kanırta'' denebilecek kadar zorlama geliyor.. Ama yine de düşününce, "şikâyet eden yanılsa, savcı yanılmaz; savcı yanılsa, hâkim yanılmazdı" diyerek bu kararı kabullenmeye zorluyorum kendimi...

Şu saatten sonra; evlilik veya flört teklifi yapan birinin cinsel tacizden suçlanıp, mahkûm olması işten bile değil... Çünkü artık, emsal bir karar var ortada...

Hatta; cinsel tacizi veya daha sonra cinsel taciz olduğuna karar verilen bir olayı yayınlayanın, cinsel tacizden mahkûm olması da mümkün... Onun da emsal kararı oluştu...

Gerçi ortalık cinsel taciz haberlerinden geçilmiyor ve bu cinsel tacizleri ayrıntısı ile haberleştirip yayınlayanlar doğal olarak yargılanmıyorken; benim çok daha masum, "hayat sürprizlerle dolu" cümlesinden yargılanmam da hayli ilginçti...

Haydi yargılandım; bari mahkûmiyetin, "suçu ve suçluyu övmek" gibi, akla, mantığa uygun bir ceza dururken, cinsel tacizden verilmesi de yine hayli düşündürücüydü...

Mahkeme kararı ne çıkarsa çıksın... Süreç; hepinizin gözü önünde yaşandı... Gerçekten bir cinsel tacizde bulundum mu, yoksa bir çirkeflikle mi karşı karşıya kaldım..?

Bir namertlik mi yaptım, yoksa bir namerdin iftirasına mı maruz kaldım, buna da toplumun vicdanı karar verecek...

Evet efendim durum bu.. Bir gün hiç yokken; cinsel tacizci bir sapık olduğunuz tescillenebilir... Çünkü; hayat hâlâ sürprizlerle dolu...

Eskiden bana çok abartılı gelen Yeşilçam filmlerini izliyorum bugünlerde... Özellikle de; parası ve siyasi gücüyle herkesi ezmeye, satın almaya çalışan.. Veya üstünü başını yırtıp, "imdat bana tecavüz ediyor" diye sokağa fırlayarak; insanlara iftira atan, hayatlar karartan, masum insanları hapislere attıran tiplerle dolu Yeşilçam filmleri...

Yaşımın getirdiği tecrübeden olsa gerek; artık abartılı gelmiyorlar...

Yazarın Diğer Yazıları