Bu da bizim faaliyet raporumuz

Bu da bizim faaliyet raporumuz

Bu kural hiç değişmeyecek… Kim gücüne güveniyorsa bilmeli ki devran dönüyor ve adaletsizlik kimsenin yanına kâr kalmıyor… Kamunun hangi biriminde olursa olsun "Bize bir şey olmaz" diyerek, arkalarındaki gücün kıyamete dek süreceğini zannedenleri, dün olduğu gibi bugün de yarın da hüsran bekliyor… 15 Ağustos 2019

***

Yanlış, kimden gelirse gelsin yanlıştır… Başkasından kaynaklandığında yanlış olan, bizden kaynaklandığında da yanlıştır, hatta daha büyük yanlıştır… Ve başkasının doğrusu da doğrudur, üstelik bizim bütün yanlışlarımızdan üstündür… 24 Ekim 2019

***

Makamlarınızla, arabalarınızla, arazilerinizle, fabrikalarınızla, paralarınızla ve alkışçılarınızla birlikte evrende ne kadar çok yer kaplarsanız kaplayın hiçbir şeysiniz, hiçbir şey... Büyüyen taşınır ve taşınmazlarınız, sahip olduğunuz varlıklar, adaletinizi değil de kaybetme korkularınızı besliyorsa, kazandıklarınız kaybettiklerinizin yanında birer hiç olarak kalıyor aslında... 30 Mart 2020

***

İyiler, kötülüğe fırsat bulamadıkları için mi iyidirler? Veya namuslular, namussuzluk imkânı yakalayamadıkları için mi namusludurlar? Yolsuzluktan şikâyet edenler, yolsuzluk yapacak makamları kapamadıkları için mi, yani tesis yetersizliğinden dolayı mı dürüsttürler? Adaletsizlikten dertlenenlerin, zulümden şikâyet edenlerin, bu dertlenme süreleri, hükmetme makamına gelene kadar mıdır? 19 Ekim 2020

***

Önemli olan kazanırken 'adalet'le kazanmak, kaybederken de 'asalet'le kaybetmek... Kerbela'da Hz. Hüseyin gibi, Plevne'de Gazi Osman Paşa gibi, Çeğen tepesinde Enver Paşa gibi... İşte bunun için hep "Yenilmek bir 'son', yenmek de 'mutlak zafer' anlamına gelseydi, bugün gönlümüzde yaşattığımız Hz. Hüseyin değil, Yezid olurdu" demek gerekiyor... 30 Ekim 2020

***

Haksızlık bizim mahalleden kaynaklandığında, tek başına kalmak pahasına da olsa, o mahallenin hüküm sahiplerine karşı çıkıp mazlumun yanında ilk yer alan olmak... Hakkı başkası temsil ediyorsa, mahalle baskısından, taassuptan ve cahiliyeden korkmadan, 'atalar dini'ne esir düşmeden o hakkı sahibine teslim etmek... 11 Şubat 2021

***

Yolsuzluk mu daha kötüdür, yoksa yolsuzluğun bir felsefeye kavuşması mı?
Şüphesiz ikincisi… İlki yolsuzluk yapanları, ikincisi ise toplulukları çürütür… İkincisinin tedavisi ilkine göre çok daha zordur… Hâlbuki yolsuzluğun bizi/sizi, ideolojisi, rengi olmaz… Kim, hangi gerekçeyle yaparsa alçaktır… Yetim hakkı yediği için 'dini yok sayan'dır… 13 Şubat 2021

***

Rachel Corrie, İsrail buldozeri tarafından ezildi ama insanlığın bugününe kadar söylenmiş ve söylenebilecek tüm sözler içinde, en güzel, en doğru, en vicdan kanatıcı, en soylu cümlelerinden birini yeryüzüne emanet etti: "Zulüm bizdense ben bizden değilim..."

'Doğru'ya kimden geldiğine bakmadan destek olup, yanında saf tutabiliyor muyuz? 'Yanlış'a kimden gelirse gelsin karşı çıkıp, o yanlışın ortadan kalkması için mücadele verebiliyor muyuz? Temel mesele bundan ibarettir...

'Liyâkat'in olmadığı yerde 'sadâkat' ancak işgalcidir... Liyâkatin belki de ilk düğmesi, adâlet arayışının gök kubbesidir o cümle: "Zulüm bizdense ben bizden değilim..." 22 Mart 2021

***

Kimden gelirse gelsin, para ve gücün, ideallere düşürdüğü bu gölgeyi kabullenmek züldür… Şimdi o Kızılderili hikâyesine dönüp yine soralım: Toplum olarak, siz, biz, hepimiz, neyi besliyoruz: İyiliği mi, kötülüğü mü? 9 Ağustos 2021

Faaliyet raporumuza devam edeceğiz…

Yazarın Diğer Yazıları