Uzman isim, çocuklarda görme sorunlarının genellikle fark edilmeden ilerlediğini belirtti. “Miyop, hipermetrop ya da astigmat gibi problemler, çocuklar tarafından ifade edilemeyebilir. Ebeveynler ve öğretmenler, çocuğun tahtayı görememesi, gözlerini kısması ya da sık sık baş ağrısı şikayeti gibi belirtileri ciddiye almalı” dedi. Görme sorunları erken teşhis edilmediğinde, çocuğun akademik performansı ve sosyal ilişkileri ciddi şekilde zarar görebilir.

BİLİMSEL ARAŞTIRMALAR NE SÖYLÜYOR?

Amerikan Optometri Derneği’nin (AOA) 2023 verilerine göre, okul çağındaki çocukların yaklaşık %25’inde bir tür görme problemi bulunuyor ve bu sorunların çoğu düzenli taramalar yapılmadığında tespit edilemiyor. İngiltere’de yapılan bir araştırma ise, görme bozukluğu olan çocukların okuma ve yazma becerilerinde %30’a varan bir gerileme yaşadığını ortaya koyuyor. Görme sorunlarının düzeltilmesiyle bu çocukların akademik başarılarında belirgin bir iyileşme gözlemlendiği belirtiliyor.

Harvard Tıp Fakültesi’nden göz sağlığı uzmanı Dr. Jane Gwiazda, “Çocuklarda görme bozuklukları, öğrenme sürecini doğrudan etkiler. Örneğin, miyop bir çocuk tahtayı net göremediğinde derse odaklanamaz, bu da özgüven kaybına ve sosyal çekingenliğe yol açabilir. Erken teşhis, bu sorunların önüne geçmek için en etkili yöntemdir” açıklamasında bulundu. Gwiazda, özellikle dijital ekranlara maruz kalmanın artmasıyla miyop vakalarının son yıllarda hızla yükseldiğine dikkat çekti.

2-009.jpg

GÖRME SORUNLARI ÇOCUKLARIN GELECEĞİNİ ETKİLİYOR

Uzmanlar, görme problemlerinin sadece akademik başarıyı değil, çocuğun genel gelişimini de etkilediğini vurguluyor. Uzman isim, “Görme sorunları, çocukların spor aktivitelerine katılımını zorlaştırabilir, sosyal etkileşimlerini azaltabilir ve hatta duygusal gelişimlerini olumsuz etkileyebilir. Örneğin, bir çocuk net göremediği için sınıfta yanlış cevap vermekten korkabilir ve bu durum özgüven kaybına yol açabilir” dedi.

Dünya Sağlık Örgütü’nün (DSÖ) 2024 raporuna göre, dünya genelinde 2,2 milyar insan görme bozukluğuyla yaşıyor ve bunların önemli bir kısmı çocukluk çağında erken müdahaleyle önlenebilir sorunlardan kaynaklanıyor. Raporda, düzenli göz taramalarının görme kaybı riskini %50’ye kadar azalttığı belirtiliyor.

EBEVEYNLERE VE ÖĞRETMENLERE KRİTİK GÖREV

Uzmanlar, ebeveynlerin ve öğretmenlerin çocuklarda görme sorunlarını tespit etmede önemli bir rol oynadığını ifade ediyor. Usta profesör, “Çocuklar genellikle görme problemlerini fark etmez ya da ifade edemez. Ebeveynler, çocuğun televizyona çok yaklaşması, gözlerini ovuşturması ya da okurken satır atlaması gibi işaretlere dikkat etmeli. Öğretmenler ise sınıfta çocuğun tahtayı görmekte zorlandığını gözlemlediklerinde bunu aileyle paylaşmalı” önerisinde bulundu.

Dr. Gwiazda ise dijital çağda çocukların ekran başında geçirdiği sürenin görme sağlığını tehdit ettiğini vurguladı. “20-20-20 kuralını uygulayın: Her 20 dakikada bir, 20 saniye boyunca 20 metre uzağa bakın. Ayrıca, çocukların açık havada daha fazla zaman geçirmesi miyop riskini azaltır” dedi.

DÜZENLİ GÖZ TARAMALARI HAYAT DEĞİŞTİRİYOR

Uzmanlar, okul çağındaki her çocuğun yılda en az bir kez göz muayenesinden geçmesi gerektiğini belirtiyor. Uzman isim, “Erken teşhis, gözlük, kontakt lens ya da basit egzersizlerle birçok sorunun çözülmesini sağlar. İleri durumlarda ise cerrahi müdahaleler gerekebilir, ancak bu vakalar düzenli taramalarla genellikle önlenebilir” dedi.

Çocukların görme sağlığı, onların akademik başarıları ve mutlu bir çocukluk geçirmeleri için vazgeçilmez bir unsur. Uzmanlar, ebeveynleri ve öğretmenleri bu konuda daha bilinçli olmaya çağırıyor